Türkiyede kamu veya özel sektördeki işverenlerle bu iş alanlarına eleman yetiştiren okullar birbirinden bihaber çalışıyor. Bir siyasi seçim öncesi bir şehre gidip üniversite kuruyor. içine de bikaç fakülte koyuyorlar. Yahu ihtiyaç var mı, istihtam sorunu olur mu diye düşünen yok.
Ülkenin yarısı işletme okuyor diğer yarısı da maaş garanti diye öğretmen olmaya çalışıyor. Sonra o işsiz öğretmenler polis olmaya çalışıyor.
Oysa ülkede birçok sanayi dalında yetişmiş teknik eleman sıkıntısı var. Bir cnc kalıp operatörü ortalama 5-6 bin lira maaşla çalışıyor. Ama bu bölümü okuyan eleman yok. Çünkü lise de dahil olmak üzere kişisel yetenek ve ilgi alanı yönlendirmesi olmadan rastgele tercihler yapılıyor. Sonra da ya işsizler ordusu yada mesleğinde mutsuz çalışanlar ortaya çıkıyor.
Üniversite çok, mezun çok ama kalifiye mezun pek yok. Ayrıca herkes devlete 'kapak atma'nın derdinde. herkes torpil arıyor. kimi milletvekili buluyor kimi bakan. ondan sonra yukarda torpiller savaşı yaşanıyor. kimi yeğenlerini işe yerleştirdiği için kimi de parsel parsel sattığı için anasının malı başında kavga eden çocuklar gibi birbirlerine giriyor.
halbuki iş olanakları artırılsa, gençlerin girişimci olması için imkanlar daha da artsa ve onlara eğitim hayatlarında teorik değil adam gibi hayatın içinde onlara lazım olacak mesleki bilgi verilse daha iyi olur.
en basit örnek olarak: kaşe stajyerliği. adam güya staj yapıyor, dersini veriyor. ancak sadece gitti bir şirkete okulun verdiği kağıda kaşe bastırdı. ondan sonra meslek hayatına atılınca, hiç bir şey bilmiyor.
neyse çok uzadı, çay içeyim ben.
adım başı üniversite sıçıldığı için. ulan mecidiyeköy'de hasan kalyoncu üniversitesinin kampüsü var, pasajın içinde. eskiden millet mühendislerin karşısında esas duruşa geçerdi, geçen mühendislik okuyan arkadaşımı gördüm "şimdilik asgariye çalışıyorum" diyor.
Kıyamet kadar niteliksiz üniversite açılırsa, olacağı budur!
Doç, prof görmeden mezun olan, araştırma- inceleme gibi kavramlardan uzak, salt derslerini verip mezun olan binlerce öğrencinin yaşadığı sıkıntıdır.
Dil öğrenmek yok, kendini donatmak yok, okumak, araştırmak yok, kişiliğini, vizyonunu geliştirecek aktiviteler yok, sonra da niye işsizim?!?!
Lan o' lum, napalım seni!!
Olmamışsın ki evladım!
üniversite mezunlarının çoğalması. evet piyasada kalifiyeli personel bulmak na mümkün artık. herkes üniversiteye yönlendirildiği için personel de kalmadı.
artık yavaştan meslek liseleri ve sanat liselerine yönlendirilmeler teşvik edilmeli. bu gidişle ne zanaatkar kalacak ne de ustalık.
ingilizce ve korece biliyorum lise mezunuyum.
işimin yoğunluğu sebebiyle 15 saate varan mesaim oluyor, aldığım paranın karşılığı değil ayrıca ssk da giriş çıkışlar yapıldığını farkedip işten ayrıldım 8 ay iş bulamadım, mecbur eski işe geri döndüm. 8 aylık boşlukta devletimizde bana gss borcu kitledi.
işte türkiye gerçeği budur...
1- özgüven eksikliği
2- iş aramamaları
3- herhangi bir tecrübeleri olmamaları,
üniversite hayatı boyunca yatarak okuyup okuduğun bölümle alakalı sektörel bir fikrin olmazsa tabi bir bok olamazsın, sonra kpss hazırlanır hazırlanı iş yok iş yoooook ben niye atanamıyooom #iibf'yeanasınınnikahıkadarkadro diye internette gezinir isyan edersin.
Zilyon tane antin kuntin donanımsız üniversite açılır ve çocukları bunlara mahkum ederseniz olacağı budur!
Doç., prof. görmeden mezun olunan üniversiteler var. Vahim!
istihdam edebileceği miktardan çok yüksek sayıda bölüm açıp, öğrenci almak maharet değil.
Elini sallasan, iktisat, sosyoloji, eğitim fakültesi..vs mezunu insana çarpıyor.
onca emek, ailelerin katlandığı maddi külfet, harcanan zaman, buhar olup uçan umutla beraber kesif bir koku yayıyor ne yazık ki.
şimdi duygusallığa hiç gerek yok. iş var, siz vasıfsızsınız.
iyi bir üniversiteden mezun olan iki mühendis tanıyorum. biri ilk onda bitirdi. diğeri orta halli bir ortalama ile.
şimdi ben işveren olsam ne yapardım?
1) benim de param gidecek. gidip de birilerini hayrına işe almam haliyle. isterim ki işi bilsin. bi de ben burada öğretmenlik yapmayayım. en kolay yoldan tecrübeli eleman alırım. zaten bilen insan gelsin çalışsın.
2) eğer tecrübesiz eleman alacaksam da derece öğrencilerini alırım. neden? ben kimseyi kişisel olarak tanımıyorum sonuçta. benim için en iyi algı göstergesi o.
yani okuyun geliştirin kendinizi efendim. devlet ihtiyacından çok daha fazla eleman yetiştiriyor da yetiştiremiyor işte.. eğitiminize önem verin, sonra kimya mühendisliği bitirip işkurda memurluk yapınca seviniyorsunuz.
Bin tane sebebi vardır ama en önemli nedeni üniversiteler ilim yuvalarıdır ve ilim sizin malesef karnınızı doyurmaz yani üniversiteyi biz meslekten önceki hazırlık kursları olarak görüyoruz halbuki bu bakış açını değistirsek hem hem ilim sahibi hemde mesleği elinde biri olabiliriz.Keşke hiçbir çıkar gözetmeksizin öğrenmeyi sevsek.
açilın ben bilir kişiyim. şaka şaka üni de okusanız tribe girmeyin. sizden çok fazla var. eskidenmiş o tripler, biraz kanaatkar olun. idealist olmayın sonra benim böbrek kaçlira eder acaba diye para aranırsınız.
