kendimi bildim bileli (12 yaşından beri) çalışan bir kardeşiniz olarak, genç kardeşlerime naçizane tavsiyem şu;
-çalışana her zaman iş vardır arkadaşlar.
-iş beğenmemezlik yapmayın. bırakın bu kafayı.
-ben çalışcam diyen iş bulur. mutlaka bulur. korkmayın. cesaretli olun.
-eğitim avantajını, dezavantaja çevirmeyin, diplomanız önünüzde handikap olmasın.
-mütevazi olun, alçaktan uçun. önünüze gelen fırsatı ayağınızla tepmeyin.
-beklemeyin, parasına aldırmayın. çalışın. çalışanın imkanlarını allah yükseltir.
-daha sonra mutlaka şartlar düzelir. sabırlı olun. yaptığınız işin hakkını verin. dürüst çalışın. kaytarmayın.
-akıllı insan içinde bulunduğu şartları değerlendirir. ahmak da (düşüncesiz) şartlar oluşsun diye bekler durur.
-gözü yükseklerde olan kadınlardan/ erkeklerden uzak durun. ayağınızı yorganına göre uzatın.
-evlenin. evlenmekte acele edin. zira berekettir. bereketlenirsiniz. imkanlarınız genişler. allah rızası için haramdan kaçmak için evlenmeye çalışana allah yardım eder.
-sabah erken kalkın. iş arayın. diplomanıza göre değil. piyasa şartlarına göre.
son olarak duayı terk etmeyin. düzenli olarak her gün dua edin. hem iş hem eş konusunda allah cümlemizin yar ve yardımcısı olsun.
Diploma mezun olduktan sonra 1 yıl daha işe yarar daha sonra adam sana sen bu 5 yıl içinde mesleğin hakkında ne yaptın diye soracaktır eğer doyurucu cevap veremezsen geçmiş olsun .
Devlet büyüklerine göre iş beğenmemek . e biz mağazada satış danışmanı olacaksak niye okuduk? Hadi ona da razı oldum. Gittim part time ispanya menşeili bir mağazada görüşme yaptım. Ne dediler biliyor musunuz? Haftada 4 gün 8 saat. Yemek yok , yol yok. Günlük 45 lira.
Sonra gelin böyle bir ülkede yaşamak isteyin.
Hayvanlar gibi kpss çalışıyorum bende. iş kur kurslarından bile geri dönüş alamıyorum. Bir kere bile arayıp mülakata çağırmadılar 3 yıldır. işkur 'da bile torpil dönmüyorsa ben hiç bir şey bilmiyorum demektir.
Üretmek amaçlı hiçbir çabası olmayan kişiler gelip "4 yıl okudum, hiç okumamış adamla aynı maaşı aldığım işi kabul etmem." Diyor. Pardon da sayın amınakoduğum, senin o hiç okumamış adamdan fazlan ne? Ters fonksiyonun türevini biliyorsun, çalışacağın hiçbir işte kullanmayacağın mazide kalmış istatistik yorumlama tekniklerini biliyorsun, okuduğun 4 yılda karı kız peşinde koşmaktan her dersi bütünlemeyle geçtin diye işveren sana daha çok maaş mı verecek? Ürettiğin ne var problemden başka? Pozitif olarak yaklaşmaya çalışsanız bile elle tutulur bir yanı yok bu meselenin.
Üretken ve faydalı işler yapmaya çalışan kişilerin zaten 4 yılı bitmeden bir şirket ya da kuruluşla ilişkisi oluyor ve mezun olunca "işsiz" grubuna dahil bile olmadan maaşını almaya başlıyor. Hiçbir şirketle ilişkisi olmayan ve bu söylediğim çalışkan kategorisinde olan kişilere de fakültenin yetkili kişisi, dekan ya da profesör, referans olarak iş bulmasında çok büyük yardımcı oluyor.
yorum yaparken sözlükteki genel kanının aksine doğru olduğunu düşündüğüm şeyleri söylemek istedim. "Sistemi eleştireyim zaten herkes durumdan muzdarip, gelsin artı oylar hobaaaaaa" kafasında olanlar da eksileyecektir.
Üniversiteden bağımsız olarak kişinin dünyaya ne kattığıyla ilgili bir konudur. Üretken olanlar zamanında üniversite okumadan(tüm iş adamlarının ismini sırayla yazardım fakat uzatmaya gerek yok) kendi işlerinin patronu olmuşlar. Bu günümüzde okumadan mümkün değil ancak okumak da zengin olmanın tek şartı değildir.
Üç işçinin yapabileceği işi bir işçiye yaptıran, kimisi laik, kimisi solcu, kimiside dinci ve parayı gavurdan çok dafa çok seven ensesi kalın patronlar yüzündendir. Herkes kendi ideolojinın patronunu önce hesaba çeksin.
Ben işçi hakkı yiyen, tekelleserek üniversite mezunu gençlere iş alanı bıraknayan paraya tamak dinci patronlar suratına tükürüyorum.
Haydi sizde samimi iseniz kendi ideolojinızın savunucusu patronların yüzüne tükürün.
dil bilmemek,kendini geliştirmiş olmamak,ülkede rağbet görmeyen bir bölümden mezun olmuş olmak, kırsal bölgelerdeki ünilerde okumuş olmak diye sıralanabilir, he bir de türkiyede yaşıyor olmak.
Her mezrada bir üniversite olması. Her meslek grubundan yüzbinlerce sırada bekleyen olması. Emeklilik yaşının 784 olması. Artık üniversite mezununun bir farkının kalmaması.
160 soruda 25 net yapıp üniye yerleşmeleri sonucu bide üstüne kendilerinden büyük egolarının olması turkiyede işsizlik yok iş beğenmeme var 16 yaşındaki çocuk rahatça iş bulup 1 milyarla ise başlıyor ee digeride ben 7 sene okudum asgari ücret mi alacam diyor ve işsiz kalıyor.
okudukları bölüme ülkedeki o bölümden mezun kişiye olan ihtiyaç sayısını doğru analiz etmeden başlamak. iş bulmak ve işsiz kalmak meselesi malesef ki arz-talep meselesidir. fakat çalışma şartları dendiğinde işler değişiyor. o zaman ülke işçiye çalışana ne kadar değer veriyor ortaya çıkıyor bu iki meseleyi birbirine karıştırmamak gerek.
Kamu Yönetimi Bölümü mezunu olup devlet kpss ile memur istihdam ediyorsa devlet kendi eğitim sisteminin ürünü olan mezuna bilgi seviyesi olarak güvenmiyor demektir.
Her ile en az bir üniversite açalım diyerek kalitesiz eğitim veren okullardan mezun olan öğrenciler belki üniversite sınavında yigilma yapmıyor (sorsan boş kontenjanlar var) ama mezun olunca herkes iş bulacak diye bir kaide yok ki diyen sistemin sonucu açıkta kalıyorlar. 2010 sınavında kopya ayyuka çıktığında ben tatmin oldum diyenler şimdi cadı avlar gibi malum kişileri avlıyor.
üniversite mezunu olmanın aman aman bir bölümden mezun olmadığın müddetçe işe yaramaması.
benim gibi anadolu lisesinde 4 yıl matematikten, kimyadan 1(yazıyla bir) alan, ortalama yükseltme ile geçen davar bile akdeniz gibi güzel bir üniversitede mühendislik okuyorsa, sistemde bir anormallik var demek abes olmaz.