annelerin oğulları için arayıp da elbet bulduğu şey. kızımız okulunu bitirip görevine başlıyor derken görücülerine start veriliyor. öğretmen kız= mal olarak görülüyor sanki. evine de yeter para da kazanır mantığına oturur bu kızlar. öğretmenler sanki çok kazanıyormuş gibi. eve falan da yetilmez.
sözleşmeliyse idare eder ama kadroluysa güzelliğine güzellik gelir hanım teyzelere göre. "bu apartmanda öğretmen kız varmış ona bakmaya geldik" sanki satılık daire var Allah'ım ya!
akıllı öğretmen kızlar öğretmen erkeklerle evlenir. tatil vb. çok avantajlarını bolca kullanabilmek için. okumuş olması,belirli bir kültürel seviyede olması,kendi geliri olması bu kızları ideal eş olarak ön safhalara taşınmasını sağlıyor.kızlar içinse burnu havada olanları evde kalıyor genelde. yani bir noktada birine he demeleri kendi menfaatlerinedir. ben uyarayım. işinize gelirse...
çoğu insana göre tam evlenilecek kız tipidir. amına kodumun işine gelince 3 te evde olmasını istersin önceden sevgili olduğun kızlar yok bana versin ne bok yerse yesin, sonra karım bakire olsun zihniyetiyle gezen mallar size sesleniyorum: iş evliliğe gelince tabi evde otursun olur bi siktirin gidin!
yazıktır..
24lü yaşlarda öğretmen olan bu kız, genelde ücretli öğretmenlik yapıp köy okullarına gider durur birkaç yıl..
sonra hepsinin sonu aynıdır..
dershane..
analarının pompaladığı egoyla doktor, avukat falan bulacaklarını sanırlar ama yine kendileri gibi bir öğretmenle evlenirler. piyasaları dolardan daha dalgalıdır.
ibf ve sanat fakiltelerindeki birkaç marjinali saymassak, dünyanın en büyük boş ego sahibi insanlardır, hele branş öğretmeniyse. doktordan diş hekimden aşşağısı kesmiyor ablalaları, ulan zaten hangi kadın ister kendinden az maaş kazanan erkeği?
sınıf ve anaokulu örtmenlerini ayırıyorum arkadaşlar, inanın çocuklarla uğraşmak kolay değil ve 2000 öncesine göre gayet iyi ve hoş insanlar. (az elimize vurmadı deli sınıf örtmenimiz)
kanımca ideal eş adayı tayin edilmiş hatun kişi. yoğun iş hayatına sahip kadınlar evleriyle ve çocuklarıyla yeterince ilgilenemez aslında mantıkla bakıldığı zaman devlet kadrosunda görev almayı başarmış bir öğretmen bağyan 3.000 tl civarı bir maaş alır kı bu kazancı mesleğinin ilk beş ve hatta çoğu meslek için sonsuz yılında özel sektörde kazanmak imkansıza yakındır.ayrıca branş öğretmeniyse de haftada 3 gün civarı okula gider ve zamanın büyük bir çoğunu evine ve ailesine ayırabilecektir.kadın sizin hizmetçiniz mi kadın sizin malınız mı gibi saçma bir mantıkla olaya yaklaşan arkadaşlar için söyleceklerim şunlardır,tabi ki kimse kimsenin hizmetçisi değildir fakat kadın eli değmeyen bir evde ne huzur olur ne düzen yani sen eşine yardımcı olsan bile ev düzeni kadın komutasında sağlanır ayrıca bir evde ana eş mutsuz sinirliyse gerginse bu bütün eve yansır fakat aynı şey adam için geçerli olunca çok da yansımayacaktır aile kavramında kadının yeri son derece önemlidir ve kadının fiziken ve ruhen mutlu huzlurlu rahat olması sağlıklı bir aile yaşantısı için son derece önemlidir ve bu sebeple aslında öğretmen kız ideale yakın eş adayıdır.
Bazıları için altın yumurtlayan tavuktur. Kadının etinden, sütünden, derisinden faydalanmak için öylece köşede ogretmen kadının mezuniyetini beklerler. Birçok erkeğin ağzından da, erkek annelerinden de bolca duydum. Hani tamam eşler birbirine destek olmalı, kadın özgürce çalışabilmeli. Ama çalışsın, eve erken gelsin, yemeği de yapsın, evi de temizlesin gibi basit sebeplerle öğretmen kızlarımız tercih ediliyorsa çok basit bir hareket. Şuna benziyor. Kızların doktor, mühendis diye adam seçmesi gibi. Oysa evliliğe bambaşka sebeplerle karar verilir.
Kendini geliştirmiş ve hak edenlerini bir kenara atarsak; büyük çoğunun iki yumurtayı kıramayacak potansiyel iş görmezler ordusu olarak çocuklarımızı yetiştireceğini düşününce soda şişesine oturasım geliyor.