daha önce makarna yapılmış tencerede makarna yapmak, daha önce makarna yenmiş tabak ve kaşıkla makarna yemek, daha önce kola içilmiş bardakla kola içmek ve bu yemek yeme metaryellerinin en az 3 haftadır hiçbir şekilde yıkanmaması. beyaz pilastik masanın siyaha çalması ve yemek yenen yerlerde kedilerin cirit atması...
ayrıca günlerce yıkanmayı bekleyen bulaşıkların arasında bekleyen el bezinin üzerinde bir yağ katmanı oluşması. utanmadan onu temizlemeye çalışmıştık ev ahalisiyle. sonuçta kimsenin midesi kaldırmamış ve çöpü boylamıştır kendisi.
aylar önce dökülmüş biraların yerde kuruduktan sonra üstüne yapışan iğrenç toz pislik.
akabinde arkadasın kustugu koltugun ertesi gün şahsımca onlarca kez prilli süngerle silinmesine üstüne sıkılan parfümlere rağmen koltuğun süngerinin içine işlemiş lanet kusmuğun tam 1 ay boyunca koltuga her oturdugumuzda kesik kesik kokusunun gelmesi, hatırladıkça tiksiniyorum hala.
bir hatun kişi tarafından bulaşıkların iki hafta yıkanmaması. temiz hiçbir tabağın, çatalın ve kaşığın kalmaması. bu yüzden üşenilip yemek yenmemesi ve iki haftada yaklaşık üç kilo verilmesi.
evin her köşesinde örümcek ağı oluşması.
yemek yenileceği zaman, son üç gün yıkanmadan günde en az iki öğünde kullanılmış çatal kullanılması. *
uzun sacli bir grup ogrencinin kaldigi evde, evin cesitli yerlerinde olusan sac ve kil yumaklarinin tepeleridir. o noktada ne nasuh mahruki durabilir, ne de saadettin teksoy namaz kilabilir.
aslında insanoğlu bakteri ve mikroplarla ne kadar içiçe yaşayabilir diye bilimadamlarınca yapılan kontrollü deney gruplarının yaşadığı evlerin son halidir.
3 gün boyunca üç amele çalıştırarak evin kaba pisliğini çıkartmayı başardık evsahibi
sarhoş bir akşamın gecesinde balkona atılmış olan yatağın üstüne işemek için iddaaya girmek ve o yatağın üstüne işemektir. daha sonra olay bir kaç gn sonra hatırlanır ve 6 ay balkona adım atılmaz. çok daha sonra bir kaç arkadaşa olay anlatılmadan bel ağrıyor bahanesi ile yatak dışarı atılır ancak bu arkadaşlar yataktan gelen kokudan olayı anlayıp ağzımın tavanına salıncak kurup salına salına s.....lar.
insan aklinin yetersiz kaldigi, pisligin ulastigi seviyeyi algilamakta zorluk cektigi noktadir.
bizzat yasanmis bir olaydir:
5 kisi buyuk bir evde kalinmaktadir, 4 katli bir ev, yer londra, baker street civari. mutfakta surekli sise, bardak, tencere kaybolmaktadir. ev sakinleri saskin, bu kadar cok seyin nasil ve nereye gittigini arastirmaktadir.
arastirmalar sonucsuz kalmistir. ilerleyen gunlerde en ust katta oturan hirvat kizin odasindan enteresan kokular gelmeye baslar. birgun kiz evde yokken 4. kata cikilir ve kapidan iceri bakilir.
aman allahim. bizim kayip siseler, bardaklar, tencereler..... hepsi orda ve icleri cis dolu ! koku dayanilmaz !
bu guzeller guzeli hirvat kiz, 1. katta olan tuvalete inmemek icin mutfak esyalarini odasina cikarip tuvalet niyetine kullanirmis meger !
be salak kari, madem boyle bir igrenclik yaptin, git bosalt, niye odanda sakliyon.
bulaşık yıkamakla yıkamamak arasında yaşanılan bir dönem
-arkadaşlar bulaşık sırası kimde
-ben daha dün yıkadım benden sonra kimde
-Dün sendeyse Gökhan bugün sende
-yok abi bende ondan önceki gün yıkadım
-lan bu sırayı kim değiştirdi laaaannnn (bu sıradan başka evde ,bakkala gitme sırası,su sırası,yemek yapma sırası,temizlik sırası gibi ana başlıklar ve alt başlıklarda 432 tane sıra vardır.)
-abi sıra bende ama bişi diyeceğim ben bu tencereyi yıkamam çıkmaz bu kalsın böyle daha dekoratif olmuş
-dünde yıkadılar çıktı koçum hadi kolay gelsin
-yok hacı anasını satıyım ya herkes 2 tabak bi çatal yıkıyor bize alay tenceresi
-yıka laaayyyn
ayrıca ev sahibinin zile basış stilinden anlayıp 72 saat uyumakta olan bünyeyi zıpkın misali kaldırıp kapıya gidene kadar harmandalı çöplüğünü andıran evi swiss otel kral odasına çevirmeyi başardığımız günlerde olmuştur
uc ay once ıcılıp bırakılan cayın bardagının dıbınde kuflerın olusması
gok kusagındakı renklerı sırasıyla almıs bayat ekmegın sana bakıyor olması
korkudan yatagın altına bakılamaması
yerde en az 30 dan fazla ırılı ufaklı nesnenın bulunması.
buzdolabının içinde yeşil yeşil organizmaların türeyebileceğine şahit olunan ve en son 3 ay önce gittiğiniz arkadaşınızın evine gittiğinizde masanın üstünde duran yarısı içilmiş cappy kutusunun hala aynı yerde aynı şekilde durduğunu gördüğünüz andır.
halının üstündeki, garip şekilde parlak, kristalize bir ışık saçan kusmuk. "doğru söyle nolur ne içtin valla çok merak ediyorum" sorumun cevabına inanmadım, votka ve bira parlak kusmuk olarak çıkmazdı, ertesi gün de içtiklerini hatırlayamadığı için hala merak etmekteyim, acaba ne içmişti o kız...
