özlemek

entry2341 galeri79
    514.
  1. herhangi bir yastığa özlediğin kişiymiş gibi sarılarak gözyaşlarıyla uyumak.
    2 ...
  2. 513.
  3. ince sızı, başını yastığa koyuncaya dek kaçabildiğin tek...
    "bilinçaltı aptaldır" önermesine inanıp da özlemiyorum diye kendini kandırmaya çalıştıkça kendini yalanlayan...
    0 ...
  4. 512.
  5. 511.
  6. başka tenleri koklarken dahi o'nun tenini hayal etmek, hissetmektir. ama suratta kocaman bir sırıtışla elbette.
    0 ...
  7. 510.
  8. maziye dalıp gitmektir özlemek,
    tavan arasından tozlanmış resimleri çıkarmak, en masum sevişmelerle avunmaktır.
    özlenir, özlenen yanında dahi olsa...
    0 ...
  9. 509.
  10. özlemek, sardı mı bırakmayan, arsız bir duygudur. kovsan gitmez, alışkanlık yapar, yokluğu daha beter sıkar insanı, daha bunaltır daha bir acıtır sanki. özlemek dünyanın en güzel duygusu gibi yerleşir en taze yerine zihnin. kalbin, senin, benim onun... yavaşça işler içine içine. bakarsın sen olmuş, sana benzemiş, sen aynı özlem olmuşsun, özlem aynı sen.
    zaman mı kovalar onu?
    hayır. zaman büyütür yüceltir belki.
    1 ...
  11. 508.
  12. kişiyi paranoyalardan paranoya beğendiren bir psikolojidir. heleki özlenenle aranızda artık bir şey yoksa yani herhangi bir şey, ozaman daha bi pislikleşir özlem. durup dururken akıla düşmeler, bir internet sayfasında yahut bir tv reklamında onu düşünüp özlemekten deli olmalar... hepsi boşuna, hepsi boş!

    kişisel telkinler bir işe yaramaz genelde ama genede denenmeli. o özlemiyor şimdi yahut o çoktan unuttu seni gibi sert telkinler hele hiç işe yaramıyor. insan kendi yalanına kendi inanıyor sonra ve daha çok üzülüyor. en etkilisi; sizi özlediğine emin olmak, onu özlemeyi kabullenmek ve ayrılığın gerekli olduğunu o kafanıza sokmaktır. neden gerekli? niye beraber olmazdık? gibi soruları bir köşeye bırakmakta yardımcı olucak bir eylemdir.

    özlemek; en çok geri dönüşü olmayan birşeyi özlediğinde dayanılmazdır.
    1 ...
  13. 507.
  14. bazen bir kriz gibi gelen duygudur. beyninize o hakim olur, benliğiniz onunla dolar, taşar. hiçkimseyi onu istediğiniz kadar istemezsiniz. dünyaları verseler onun yerini tutamaz. o yanınızda olsa başınız göğe erecekmiş gibi hissedersiniz. o da sizi özlüyorsa çok keyif verici bir duygudur.
    1 ...
  15. 506.
  16. özlem nedir ki?
    sensizliğin yanında.
    özlem sadece canımı yakar,
    sensizlik dağıtır da geçer beni.
    sensiz olmasam,
    özler miydim ki?
    keşke özlesem özlesem...
    ama sensiz hiç kalmasam ki..
    *
    1 ...
  17. 505.
  18. bir ölüyü özlemek. böyle gecenin bir yarısı insanın içinin kanamasıdır. her içtiğin yudum da biraz daha özleyip kavrulmaktır. gözyaşının her damlasının gözünde donup kalmasıdır. için için ağlayıp hıçkıramamaktır. fotoğraflara bakıp o gülüşü özlemektir. elini telefona götürmek ama arayamamktır. keşkelerin içinde boğulurken yaşanamamışlıkları özlemek. içinde bir ateş hissetmek ve hiçbir şeyin onu dindirememsi, her geçen gün daha fazla özlemek ve bu özlemi dindirebilcek olan tek kişinin o toprak altında olması ve onun nefes almasını özlemek. özlem çok kötü berbat bir şeydir, hele ki özlenen artık bu dünyada değilse daha da beter bir hal alır. özlem olmaktan çıkar artık çok başka can acıtan ve insanı yaşarken öldüren yaşayan ölüye çeviren bir şey olur çıkar. adı özlem olur ama aslında çok daha fazlasıdır hissedilen.
    1 ...
  19. 504.
  20. babamı özlüyorum ben en çok.

    sanki özlemişimde bitmiş gibi, daha özlemiyormuşum gibi. bu versiyonunu yürek kaldırabilir belki ama, "seni çok özlüyorum" versiyonu gelir boğazın ortasında lönk diye bi gemici düğümü atar, ne ileri gider düğüm ne geri. ne çözülür, ne sıkılaşır. öyle saçma sapan kalır.

    seni özledim
    sen de beni özlemişsin
    öyle diyordu kuşlar
    kuşlar yalan söylemez
    değil mi?
    2 ...
  21. 503.
  22. özlemek öyle çok uzakta olduğu için duyulan his değildir. yanında uyurken bile özledim diyerek boynuna deli gibi sarılıp ağlamaktır.
    özlemek bazen dinlediğiniz bir şarkıda tüylerinizin diken diken olmasıdır. keşke burada olsaydı da sarılaydım boynuna demektir.
    gözlerinin dolması ama ağlayamamak, hafif bir tebessümle onu düşünmektir.
    otobüsteyken başını soğuk cama yaslayıp beraber dinlediğiniz parçayı dinlemek ve şehrin ışıklarında onu hayal etmektir.
    gece yattığınızda diğer yastığın boş kaldığını görmek içinin burkulması ve yastığı sımsıkı sanki o imiş gibi sarılmaktır.
    özlemek işte.
    özlüyorum bile bile.
    ama gidiyorum yinede.
    hoşçakal özlediğim.
    0 ...
  23. 502.
  24. özlemek, özlenenin içimizdeki yerinin anlaşılmasıdır.. gece güneşi özler, tutsak kurtuluşu. ruh yaratıcıyı özler ve her an bedeni yani kafesini yıpratır her an taki artık serbest bırakana kadar uğraşır sonra bir gün aciz kalsın beden de özlem bitsin diye. biz yaşlanmak deriz o kavuşmak der. toprak yağmurunu özler. özlemek özlenenin içimizdeki yerinin anlaşılmasıdır. Anladım.. kurak bir toprak gibi... kör bir insanın her uykusunda ertesi günü görmek için dua ettiği gibi umut ettiği gibi, özledim .. içimdeki sen ile senden ayrı kaldıkça paçalanırcasına anladım.. Özlemek alın teriymiş kalp denen işçinin.
    1 ...
  25. 501.
  26. özlemek hayal kurmakla birleştiği zaman tadına doyum olmaz .
    0 ...
  27. 500.
  28. özlemek ,özlenen yanında olsa da ona onu anlatmak için kelimelerin kifayetsiz kaldığını anlatamayacak kadar mahçup durumda olmaktır.
    özlemek, özlenen uzakta olduğu zaman bile ona bir telefon kadar yakın olduğunu anlayamamaktır.
    özlemek, bir ağacın kökünün dallarına dokunamamasıdır. Birbirlerine o kadar yakın oldukları halde, birbirlerini hissedebildikleri halde o hani dokunma güdüsü vardır ya onu tadamamaktır.
    özlemek, sevdiğinin sevgisinin kare kökünün üçte birini bile bilmemektir.
    özlemek, sigara dumanını her içine çektiğinde ciğerlerinde onun nefesini, onun nefesinin seni nasıl öldürdüğünü hissetmektir.
    özlemek, bira yudumlamaktır.
    özlemek, onu özlediğini biraz olsun unutmak için uyumaktır.
    özlemek, yavaş yavaş eridiğini görmektir.
    özlemek, bitmektir.
    2 ...
  29. 499.
  30. ne başı ne de sonu belli olan, sancılı bir süreç.
    0 ...
  31. 498.
  32. geri gelmeyecek olanı özlemek en acısıdır.
    3 ...
  33. 497.
  34. bir kişiden çok, o kişinin size kazıdığı duygu da özlenir bazen. ait ve güvende olma hissi, beraberinde getirdikleri huzur. en çok o özlenir işte.
    2 ...
  35. 496.
  36. çoğu kez hissedilmeden dile getirilen duygudur. aslında özlem duygusu öyle bir duygu ki, o an -yani özlediğiniz an- kalbinizde küçük bir sızı hissedersiniz. hem mutlu olursunuz hem canınız acır.
    4 ...
  37. 495.
  38. birçok kişi bilmiyor özlemenin ne olduğunu, ne demek olduğunu, nasıl iç acıtan, iç yakan bir şey olduğunu. kolayca ağızdan çıkan bir kelime olmuş özledim demek. kimisi daha 2 dakka önce yanından ayrıldığı sevgilisini özledim diyor, kimisi daha dün görüştüğü arkadaşını.. nedenmiş çok seviyormuşta 1 saniye bile ayrı kalınca özlüyormuşmuşmuş.. özlemek değil onların ki tamamen bencillik. içi boş olan kelimeler dünyasına doğru gidiyor özlemek kelimesi de. eğer onların ki özlemse benimki ne. onlar evlerinden uğurladıkları ve en geç ertesi gün tekrar görüşeceği, kapıdan geçirdikleri andan itibaren mesajlaşmaya başladıkları sevgililerini özlüyorlar. öyle laf olsun diye durmadan özledim diyenlere soruyorum, sizinki özlemse eğer sevgilisini bu dünyadan uğurlamış, nereye gittiğini dahi bilmeyen, şuan ne yapıyor nasıl en ufak bir fikri bile olmayan, ondan tekrar bir haber alamayan, sesini duyamayan, kokusunu koklayamayan benim hissettiğim şey ne öyleyse. özlem dediğiniz şey insanın içini yakar. tekrar göreceğin birini ya da görebilme ihtimalin olan birini özlemek gerçek özlem değildir. ne zaman ki çok sevdiğiniz birini o toprağın altına bırakmak zorunda kalırsınız işte o zaman öğrenirsiniz gerçek özlemin ne olduğunu.
    13 ...
  39. 494.
  40. bir süre sonra kişiye aklını oynattığını düşündürecek seviyeye gelebilen duygu. hani eskiden de bişeyler özlenirdi. ama uyu, uyan, yemek ye, müzik dinle, ders çalış vb. tüm rutin işlerde akılda tek kişinin hayali, fikri olması hayra alamet değil.* özlem gittikçe ağırlaşabilen, zıvanadan çıkabilen bişeymiş buradan da bunları görebiliyoruz. **
    3 ...
  41. 493.
  42. 492.
  43. gün geçtikçe yok olan olgu.
    her gün biraz daha az özlüyor insan. bir gün özlemekten vazgeçecek. bitecek o içindeki özlem.
    işte o zaman yeni özlemler başlıcak.
    0 ...
  44. 491.
  45. özlemek yoktur beklemek vardır aslında.

    beklemek özleyenin eriyişidir. bilirim zor gelir erimek. yok olacağını sanırsın, bitmekten korkarsın huzurlu bir limanda.

    özlemek, özüne uzak düşmektir. özünden ayrı düşenin sızım sızım sızlamasıdır. özlemek yoktur, sızlamak vardır aslında...

    özlemek,çift yüreğin tekliğine hayranlıkla bakmaktır kocaman bir aynada. özlemek, asılı kaldığınız darağacında ,ayağınızın altındaki tabureyi itmektir. özlemek yoktur aslında ölmek vardır ipincecik bir iple... bu, beni öldüremeyecek kadar ince bir ip dediğiniz bir iple kendi kendinizi boğmaktır. özlemek yoktur aslında, boğulmak vardır karanlık bir zindanda.

    üzerinize kapanan kapılar, geride kalışınızı simgeleyen bir terk ediştir aslında. ardında kaldığınız her kapıda kapıya boş boş bakarak öylece durmak.. özlemek yoktur aslında, gidenin ardından dolmuş gözlerle bakmak vardır eski bir kış sabahında..

    indirimli bir beyoğlu akşamında indirimsiz yüzlere tanışıyormuşsunuz gibi tek tek bakmak. yanınızdan geçen insanların her birinin yüzündeki hasreti sorgulamak. yılın başına yaklaşan beyin oğluna neden bu kadar hüzünlüsün demek... geride bırakacağı yıla kendinden ne bıraktığını düşünmek... özlemek yoktur aslında, beyoğlunda gezersin gözlerini süzersin diyen eski nağmeye gülmek vardır...

    kapalı bir kutuya girip, açıkmış gibi davranmak. içinizdeki sırrı kendinizden bile saklayacak kadar garip olmak. özlemek yoktur aslında, dengeyi bozduğunuzu ben herkesten farklıyım diyenlerin yüreğine bağırmak vardır.

    özlemek yoktur aslında insanın kendi içine yerleştirdiği kanlı canlı bir yürek vardır... bizi özlemin esaretine kilitleyen de budur...
    1 ...
  46. 490.
  47. sabırla isyanın arasında bir yerlerde,arafta kalmış ruhlar ordusu insanlık.hep bir şeylere ya da birilerine duyulan özlemlerle geçiyor ömür.sahi,en fazla ne kadar özleyebilir insan?en fazla ne kadar dayanabilir?özledikçe daha bir bağlanıp daha da çok mu sever insanoğlu?özlemek umut etmek demek belkide ve belkide umut etmek biz insanların asla vazgeçmediği tek şey.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük