2020 Mart ayı itibarıyla coronavirüs'ün Avrupa'nın içinden geçmesine sebep olandır.
insanların yarıdan fazlası, virüs sebebiyle alınan önlemlerin bireysel özgürlüklerini sınırladığı düşünüyor ve bu önlemlere uymuyor! özgürlüğü cahile vereceğine hiç verme amk.
"türkiye’de devletin en çok korktuğu şey, emin olunuz ki, özgürlüktür. devlet vatandaşın düşünmesinden, kendisi ifade etmesinden, ‘ben de varım’ demesinden, hatta bizatihi inanç ve duygularından korkuyor. nerede düşünen bir vatandaş, farklılığını belli eden bir kimse varsa, biliniz ki, devlet seçkinleri nezdinde en ‘tehlikeli’ kişi odur. açıkçası, bir ‘kişi’ olmanız, ‘insan’ veya ‘vatandaş’ olarak var olmanız, tek başına, tehlikeli sayılmanıza yetiyor.
sakıncasız olmak ise çok kolay. eğer insan ve vatandaş kimliğinizin bilincinde olduğunuzu belli etmezseniz, ‘devlet’ adına size buyurulanlara harfiyyen uyar ve resmî öğretilerden hiç şüphe etmezseniz, kısaca düşünmez ve sadece itaat ederseniz, devlet nezdinde en makbul ve muteber ‘vatandaş’ siz olursunuz. çünkü, devlet sizden düşünen, sorgulayan, doğrunun ne olduğuna ilişkin kararı resmî otoritelerden beklemeyen ve siyasal hayata katılan vatandaş olmanızı değil, aksine ‘hikmet-i hükûmet’ten şüphe etmeyen ve devlet’ karşısında ‘haddini bilen’ uysal tebaa olmanızı bekliyor, talep ediyor."
Dünyadaki tüm canlıların hayali olan, adı olup da kendisi olmayan garip bir fenomendir. Özgürlük sonu olmayan bir şeydir, biz zavallı homosapiensler gelistiğimiz kadar özgür olabiliyoruz. Ayrıca Türkiye'de bulunmayan bir şeydir.
hiç bir canlı tam olarak özgür değildir bana göre martılar gibi özgür olmak istiyorum derler ya onlar neden bütün gün gemilerin peşinde bir parça simit için hiçbir ölümlü canlı asla tam olarak özgür değildir. ama şahsen doğal bir adada yalnız başıma yaşasam özgür hissederdim.
Kuytularda kotuluk planlari yaparak gecinen, Kendini ciddi ciddi secilmis iyilik kaynagi sanan gerizekali asalak kolonisi ozgurluk evi kurmus (bkz: freedom house), sozlukteki gerizekali asalaklar da (bkz: yhd) ozgurluk hakkinda ahkam keser.
ölene kadar mümkün olmayan şeydir. gerçi ölünce de tam olarak özgür olamıyorsun ama en azından diğer insanlardan ve aklını, ruhunu sınırlayan bedenden özgür kalıyorsun.
aidiyetlik hissetmeye meyilli insanoğlunun hiç deneyim edemeyeceği bir ütopyadır. en küçük aidiyetlik bile, yanında belli başlı, önemli - önemsiz sorumluluklar getirir. bireye yüklenen sorumluluk, eylem alanını kısıtlar.
silivri ceza infaz kurumuna ait restaurant var. bu restaurant kampüsteki personellere, lojman sakinlerine ve aynı zamanda halka hizmet veriyor. fiyatlar piyasanın biraz altında diyebilirim. içerisi de kebap restaurantı konseptli ortanın bir tık üstü diyebilirim.
Geçenlerde öğle yemeği için bir yer ararken buraya gittik. içerde o kadar güzel karşılanıyorsun ki daha girdiğin andan itibaren herkes cumhurbaşkanı gelmiş gibi davranıyor sana. garson hürmet konusunda o kadar titiz davranıyor ki neredeyse masayı yalayacak müşteriyi memnun etmek için.
birlikte yemek yediğim arkadaşıma sordum. bu insanlar ne kadar maaş alıyor ki böyle gönülden çalışıyor diye. bu insanlar maaş almıyor, onlar mahkum dedi. mesai saatlerinde gelip çalışma fırsatı sunuluyor bazı iyi halli mahkumlara. onlar için buraya gelmek ve burada çalışıp günü geçirmek paradan daha değerli dedi.
gerçekten tüylerim ürperdi. özgürlük paradan daha değerliydi. ne kadar maaş verirsen ver hiçbir insan bu denli gözlerinin içi parlayarak çalışmazdı. gerçekten çok duygulandım ve üzüldüm.
Özgürlük söz konusu olunca bizim insanımız “istediğimi yaparım, içerim, sıçarım, istediğimle sevişirim yea” kafasında. Bunlar da elbette özgürlüğün bir parçası ama uğruna savaşlar verilen, bedeller ödenilen, hapislerde ömür çürüten özgürlük bu değil. Aslına bakarsanız özgürlük, bireysel kurtuluştan ibaret de değil.
Sorunların temeline kısır bir şekilde inerseniz çözümler de yüzeysel olur. Maalesef.
Liberalizmdir... en güzel ideolojilerden biridir fakat ülkemizdeki siyasi kültür henüz tam anlamıyla oturmadığından bunun istenmesi ütopik bir dilektir..
ozgurluk nedir yauv?
ozgurluk kendini sevebilmektir, kendine deger verebilmektir. bazen de bencillesmektir. ailenden uzaklasmak istemek, uzaklasinca da onlari cok ozlemektir. sevgilinin bunaltmasi yuzunden ayrilmak, sonra onun sevgisine muhtac kalmaktir.
ozgurluk hakkaten nedir yauv? bence hic ama hic guzel bir sey degildir. ama yine de siz bilirsiniz.