Göçmenler yaşadıkları ülkelerde siyasal ve toplumsal yaşamın her alanında eşit haklara sahip olmalıdır.
Göç alan ülkelerde gelişen ırkçılığa ve ayrımcılığa karşı mücadele edilmeli, bu amaçla mücadele eden demokratik göçmen hareketleri desteklenmelidir.
Türkiyeli göçmenlerin Türkiye'deki seçimlere bulundukları yerlerde doğrudan oy kullanarak katılma hakları sağlanmalı, göçmenlere kendi temsilcilerini seçme imkânları sağlanmalıdır.
Göçmen kadınların, göç ettikleri ülkelerde ayrımcılığa uğramalarına karşı çıkılmalı, bedenlerini kullanarak yaşamaya mecbur bırakılmalarına ve fuhuş sektörüne karşı mücadele edilmelidir.
Çocuk haklarına ilişkin uluslararası sözleşmeler ve çocukların lehine olan yasal düzenlemeler geciktirilmeksizin uygulanmalıdır.
Çocukların çalıştırılması ve istismarına karşı mücadele ettiğimiz kadar, toplumdaki geleneksel "çocuk algısı"nın çocukları sıkıştırdığı, çocukluğun her şeyden önce kendi halinde ve döneminde bir yaşam evresi olduğu bilincinin yaygınlaşması için mücadele edilmelidir.
Çocukların çalışma hayatında sömürü unsuru olarak kullanılmalarına son verilmeli, çocuk çalıştırma yasağının etkili kılınması için denetim ve cezalar artırılmalıdır.
Her çocuğun sahip olması gereken eğitim, sağlık, beslenme ve barınma hakları koşulsuz sağlanmalı; çocuklarına sağlıklı bir gelecek sunma olanağından yoksun aileler maddi ve sosyal olarak desteklenmeli, çocukların aile ortamında korunmaları sağlanmalıdır.
Tüm çocuklar koruyucu sağlık hizmeti kapsamında yılda en az bir kez taramadan geçirilmeli, aşı ve diğer tıbbi hizmetler kamu kaynaklarıyla sağlanmalıdır.
ideolojisi ve planı olan tek parti belki de. Can dündar'ın programında ufuk uras'ın akp'li ve chp'li vekillere verdiği ayarı asla unutamayacağım parti. Böyle aşmış bir liderle bu kadar az tanınmak sadece hopa'da kendini göstermek sadece türkiye gibi erzak karşılığı oy alınan bir ülkeye özgüdür bence.
ödp'nin tüm üyelerini bilmem ama ufuk uras'ın yöenettiği küçük bir toplumda yaşasaydım keşke. insanlar belki yine mutsuz olurlardı bazı bazı ama özgür olurlardı. eşit olmazlardı belki yine ama aradaki eşitsizlikler adil olurdu.
hayır saçmalamaıyorum eşitsizlikler adil olarak dağıtılabilir. ve bunu ufuk uras eminim çok güzel yapardı.
umarım 23 temmuz itibariyle mecliste göreceğimiz siyaset insanı. *
kurucularının tamamına yakını * bilim adamı, sanatçı, yazar,yani türkiye'nin aydınları olan partidir.
bu yüzden aydınların partisi olarak nitelendirildi ilk zamanlarında.
daha sonra devrimin ve aşkın partisi olarak isimlendirildi. siyasete aşkı sokmuştu.
ilk dönemlerinde çok büyük bir gelecek vaat ediyor gibiydi. duruşuyla, ideolojisiyle, yapısıyla, özlenen sol partinin geldiği düşünülüyordu. ancak parti içinde çatlaklar erken baş gösterdi. gruplaşmalar, bölünmeler oldu. giderek güçleneceğini umduğumuz parti, gözgöre göre dağılmaya başladı. ve geldiği nokta biliniyor. artık toparlanması çok zor, o ilk günkü enerjiyi, o topluluğu bulmak veya biraraya getirmek artık neredeyse imkansız. son umudumuzda böylece tükenip gidecek. ve biz sadece arkasından bakmakla yetineceğiz. ülkede hiçbir güzel şeyin değerini bilemediğimiz gibi, ödp'ninde değerini bilemeden kaybedeceğiz. neleri kaybettiğimizi düşünemeden.
elle tutulur bir tek söylemi, eylemi olmayan tabela partisi. ayrıca şunu da eklemek gerekir ki, en temel ilkelerini halkçılık, halkın içinden gelmek gibi söylemlerle açıklayan bir siyasi oluşum kendi halkından ve halkın yaşadıklarından ancak bu kadar bihaber olabilir.
kazara iktidara falan gelecek olsalar, "eee napcaz biz şimdi" diyeceklerini düşündüğüm partidir.
"Özgürlük ve Dayanışma Partisi tüm emekçilerin, ezilenlerin ve onlarla aynı saflarda yer almayı ve yeni bir dünya kurmayı isteyenlerin partisidir.
Sınıflı toplumların ortaya çıkışından bu yana, işçi ve emekçi sınıfların pratiğinde kendini yeniden üreten eşit, özgür, sömürüsüz ve sınıfsız bir dünya arayışı insanlığın özlemidir." diyerek kendini tanımlayan bir partidir.
daha önceki seçimlerde aldığı oy ile sempatizanı arasında çok büyük oy farkı olan parti. sözkonusu oy farkının nedeni bir çok ödp sempatizanın seçimleri bir at yarışı sanması ve kazanmayacagı için inandığı partiye oy vermemesidir. baraj yüzde 10 oldugu sürece ödp nin meclise girmesi küçük bi ihtimaldir ama ödp gibi bir partinin mecliste olması demokrasi için büyük bir kazançtır.
ülkenin siyasi yelpazesi içinde hep bir renk hep bir umut olan ödp ne olursa olsun ona oy veren sempatizanları ile 11 yıldır ayakta.
bursa'da öde gibi anlamlı bir öğrenci hareketinin başlamasına ön ayak olmuş, iktidara gelse ülke bazında büyük değişimlere yol açabileceğini düşündüren, ne yazık ki düşüncede kalan oluşum.
istanbul'da aday çıkarmayan ve ülke genelinde oy olrak gerileyen ama ufuk hoca'nın meclise girmesi ile seçimden zaferle ayrılmış sayılabilecek parti.**
"ödp otoriter bir sosyalizm anlayışı karşısında, özgürlükçü bir sosyalizmi savunmaktadır. fakat görülüyorki memleket toprağının derdi olan erozyon felaketi, zihinlere de yansımış vaziyettedir. dünyadaki diğer birçok anti-kapitalist partiyle birlikte, özgürlükçü bir marksizmden esinlenen sosyalistlerin ve devrimcilerin, enternasyonalist ve özgürlükçü sol zemindeki arayışını, hiç sıkılmadan, liberalizm ve kozmopolitizm gibi göstermeye çabalamak tek kelimeyle ayıptır. böylesi, 'uysa da uymasa da, uydur uydur söyle' tarzından hala medet ummanın kimseye faydası olmaz."
22 temmuz seçimlerinde bin umut bağımsız adaylarını desteklemeyerek birçok ilde meclise bağımsızların girememesine sebep olmuş partidir. ödp'nin, diğer sol görüşlerle ittifak yapma konusunda hala aşamadığı garip dertleri, sıkıntıları vardır, nitekim bir önceki genel seçimlerde de emek, barış, demokrasi ittifakını desteklememiş, seçime tek başına girmiştir. bu tavır savunulacak bir platform sağlamamakta, onu da geçtim savunulan değerlerle dahi ters düşmektedir. ayıpladığım, yakıştıramadığım bir tavırdır.
radikal iki'de yazdığı yazıda ahmet insel kaliteli bir ödp eleştirisine imza atmış; 100 yıl öncesinin kitabî sosyalistlerinden uzak durmaya çalışmasına rağmen ikircimli bakıştan kurtulamamış ve yerelleştirilememiş bir sol anlayışı savunan partinin artık bir yol ayrımında olduğunu belirtmiştir.
yanlış bir taktiği * tutarlı biçimde savunan tkp,
doğru bir taktiği ** elinden geldiğince doğru savunan emep,
doğru taktiği * biraz sorunlu sorunlu da olsa savunan baskın oran*
doğru taktiği ** biraz zorunlu da olsa savunan ufuk uras*
parti bildirgesi, programı okunsa; iktidara geldiğinde neler yapacağı rahatlıkla anlaşılabilecek; türkiye'nin en düzgün, parti içi demokrasisi en gelişkin, siyasal örgütlenmesi.