bugün

(bkz: cehenneme övgü) *
"insanlar sorumluluk alabildiği kadar özgürdür." sözü ile dahada anlaşılabilinir.
yaşadığımız ülke itibariyle özgür olmak gibi bir lüksümüz yok zaten.
insan, yaşı büyüdükçe özgürlüğü azalan bir varlıktır. zaman geçtikçe daha çok roller üstlenirsin. üniversiteyi kazanırsın, iş sahibi olursun, evlenirsin, çocukların olur, bu zor zamanlarda ana babanın sorumluluğunu üstlenirsin. özgürlüğün azalır ve hep kendinden ödün verirsin. hayat özgürlüğün törpüsü olur.
güzel bir caps yani bülbülü altın kafese koymuşlar ama yine de mutlu olmamış.
bir insan hareket edebilirse bağlandığı zincirlerini fark edebilir.
özgür olduğumuzu düşündüğümüz sürece hiçbirimiz özgür olamayız.
özgürlük yanılsaması da denebilir.
demir parmaklıklara hapsolmadıkça insan kendini özgür kılar,addeder.
kaldırımda yürümeyi dahi özgürlük belirtisi olarak sayanları bulursunuz.
önemli olan muktedire yönelttiğiniz sorular ve aldığınız karşılıktır.
gençleri odalarına, internete hapsetmişler adına da özgürlük demişler.
'onlar'ın istediği filmleri izliyor, onların istediği müzikleri dinliyor ve onların istediği kitapları okuyorsun arkadaşım.
seyircisin!
onlar yaşıyor sen seyrediyorsun ve bunu sana "özgürlük" diye yutturuyorlar.

etrafınıza bakın en çok özgürlük diyenler en fazla internete takılanlardır. alsan elinden internetini cinayet işler bunlar. sen daha bir internetten vazgeçemiyorsun, pardon ama nasıl özgür olacaksın? özgürlük bence en az şeye ihtiyaç duymaktır ve kendi kendine yetmektir.

ne istiyorsun? bana sorarsan bırak her şeyi ve düşün, sadece düşün. ben kimim, ne istiyorum, neler yapabilirim?
Soyunmanın özgürlük olduğunu düsünen zıhnıyet zaten medyanın tutsagıdır şeklındede örnek verebılırız bu doğru söylentıye.
Doğrudur. Hiç kimse tamamen özgür olamaz.