o tam olarak öyle değil de işçilerini(hadi işçiyi siklemiyor) halkının can güvenliğini korumakla yükümlü devletin ve sorumlu yöneticilerin, madencilerin kaderi ölmek demek yerine halkının çalıştığı maden ocaklarını para uğruna ya da hatır için sattığı özel sektörü denetlemeyi reddettiğinden sonra oluşan faciadan dolayı devleti suçlamaktır. beynini kullan canım kardeşim
benim güzel ülkemde hiçbir dosya düzgün ve kararında incelenmemiştir.Yıllardır böyle süre geldi fakat son 12 yılda gözden kaçan dosya sayısı halkın canına mal oldu yıllardır yaptıklarıyla övünen asyayı avrupaya bağlayan yol yapan duble yok getiren bir ülkenin başbakanın sözleride içler acısıdır.benim abim kardeşim elinde kazma kürek akşama kadar 1 torba kömür için 5 liraya çalışıyor ölüm tehlikeside cabası bütün bu olayları devlete mal etmek anlamsız olur fakat taşeron işçiliğin bu denli büyümesinde etkili tek kişi hükümettir.
devlet o kurumu denetlemiyosa veya göstermelik denetliyosa üstüne birde meclise cinayet bölgesi hakkında gelen öneriyi eften püften buluyosa bu cinayette devletinde parmağı var denmektedir.
Acayip bir düşüncedir. Özel sektör oldu diye çalışanını sikmesi serbest şirketin zaten değil mi? Köle alıyor çünkü. işçinin hakkının hukukunu kim koruyacak? O şirketin denetimini kim yapacak? Beynini kuşa taksak ters uçar bunların.
sosyal devlet kavramindan bihaber kisi soylemi. devletin asli vazifelerinden birisi de, vatandaslarinin istihdama yonelik tum guvencelerini saglamasidir. her ne kadar isi ozel sektor saglasa da, isletmeler ustu bir kurulus olarak devlet bunlari koordine ve denetlemeyle yukumludur.
lafa gelince bizim donemimizde turkiye suradan suraya geldi, insanimiz boyle guvenli soyle hizmet yaptik diye iskembeden sallayip, sisirme rakamlar vermek kolay. is ciddiye binince, olasi hatalarda ucuz kivirmalara basvurmak da oyle. hem guclu turkiye martavalini sikip, hem iscileri allaha emanet calistirmak da bizim gibo ucuncu sinif ulkelere has. elin oglu sosyal devletin temellerini 19.yyda atip elini tasin altinan k oyarken, bizim sumukluler hic bir siki ustlenmiyor. sanirsiniz 1800 lerin londrasinda yasiyoruz. Ayrica bu ilk degilki. Dorduncu oluyor hatirladigim kadariyla. Akli basinda bo hukumet hakli da olsa, yeniden elestiriye mahal vermemek icin onlem alirdi. Gerci medya kurulusu satin almak, propaganda icin para ayirmak varken boyle seylere odenek ayirmaz bu yandan carklilar.
zaten adamlar her turlu elestiriyi puskurtmeye odakli olduklarindan dunya savasi cikarsalar da secmenin muhakkak bir bahanesi oluyor. amac elestirtmemek, kabul etmeyip, yadsimak cunku.
şimdi şurada sana hakaret edeceğim sende koşup moderatörlere zırlayacaksın çünkü verecek cevabın yok yazılanlara.
bu ülkede çalışma ve sosyal güvenlik bakanlığı diye bir bakanlık var bildin mi?
özel sektörde de çalışsan, devlette de çalışsan (istiyorsan karaköy genel evlerinde de çalışabilirsin) sen bu ülkenin vatandaşıysan hakların vardır ve bu haklarını "devlet" korur.
şimdi, iş güvenliği uzmanlığı deyü birşey var bildin mi?
işte o bu ülkede sadece adı olan mesleklerden, uygulaması yok, uygulaması olsa bile denetleyeni yok, denetlemesi olsa bile caydırıcı bir cezası yok.
çünkü "devlet" dediğin, o başında "altıma yat" dese olur padişahım diyeceğin adamın yönettiği hükümet sayesinde denetleme mekanizmasının anası sikildi.
özelleştirme adı altında peşkeş çektiğin firmayı denetlettirir misin? sana soruyorum dangalak sana.
neyse;
bu amına koyduğumun bilgilerini "google" ye yaz bir araştır.
beynine biraz kan gitsin.. tabi kafanın içinde bir beyin varsa.
akp'li sesyayarların sığınmaya çalıştıkları basit yalandır.
iş güvenliği kağıt üzerinde değil, devletin akp partizanı olmayan ve özel sektörün kıçını yalamayan dürüst ve işinde uzman iş güvenliği müfettişlerinin sıkı kontrolleriyle, güçlü sendikal örgütlerle, yani kısacası demokratik bir hukuk devletinin tüm kurum ve kurallarıyla işlediği bir düzen varsa sağlanabilir.
maden ocağı sahibi akp'li ve daha çok kazansın diye o ocağa iş güvenliği uzmanları uğrayamıyorsa veya risk raporları bakanlıkta hasır altı ediliyorsa, daha çok maden kazaları ve ölümler olur. o bakımdan maden ocağı özel sektörün diye akp sorumluluktan kurtulamaz.
sırf akp yi suçlamak için denetlemek gibi dolaylı bir sorumluluğu seçmek de size yakışırdı zaten.
migtosta bozuk et çıksa nolurdu mesela?
tayyip yaptırdı mı derdik yoksa gözler migrosun sahibine mi yönelirdi önce?
bu lanet olası maden ocaklarını özel işletmelere peşkeş çek. Ondan sonra o sülalesine soktuğumun patronları biraz daha kazanacağım diye işçi güvenliğini siklemesin.
iktidar partisi milletvekilleri daha birkaç hafta önce soma için verilen önergeyi reddetsin. ondan sonra da " özel sektörün hatasını devlete mal ediyörlar ühühühühühü :( " de.
öğretmenin hatasını direkt müdüre mal etmek gibidir. sen bi sor bakalım bu öğretmen neden böyle yapmış?
müdür denetleyecek tabi ama öncelikle öğretmen suçludur.
ama ak parti düşmanlığı söz konusu olunca çindeki olaydan bile tayyibi suçlarsınız.
bir acımıza da beraber üzülemedik yazıklar olsun size.