Mete müzik öğretmeninin piyano eşliğinde şarkı söylediğini duyar. Yanına gider oturur. Aylin o sırada kapıda onları dinlemektedir. Şarkı italyancadır. Mete sorar ne demek istiyor şarkıda diye. Müzik öğretmeni der ki: Seni sevmek için daha küçüğüm. Mete kalakalır. Aylin arkasına dönüp gitmeye başlar ve sahne Soner'e geçer. iki zor aşkın böyle anlatılması çok güzeldi valla.
her şey iyi güzel de, o babaanne neden her akşam bekleyeni varmış gibi diğer oğlunun evine gidiyor anlamadım. yahu yaşlı başlı kadınsın kalıver işte orda. o çirkef, manyak gelininden laf yiyip duruyosun. ilginç yav.
ŞU ARALAR KANAL D'DE YAYINLANAN DiZi.RAYTiNGi YÜKSEKTiR. SENARYOSU ÇOŞKUN IRMAK TARAFINDAN YAZILMAKTADIR.
ERKiN KORAY'IN HARiKA ŞARKISINI DEĞiL DE DiZiYi YAZMAM ÇOK SIĞ OLDU DEĞiL Mi?
1) ahmet için mustafa sandal&natalie den geliyor sayın okurlar
"aşka yürek gerek anlasana
her defa yanıyorum ama gitmeliyim
yaranı sarıp acını dindiremem
bak bana ben acının ta kendisiyim"
haydi hobaa...
2) caroline allah seni napmasın, "hemşiraaa" demenle koltuktan yuvarlanmam bir oldu gülmekten.
3) babanne neden çocuklarla birlikte kalmıyor üç beş eşyasını alıp yahu? tıngır tıngır gelip gelip gidiyor. çok saçma. al işte hasefe hanım sen de yoksun evde, geliyo carolin.
4) aylin, mete, o yelloz amca kızı ve diğer tüm lise öğrencileri, dönemin lise öğrencilerine uygun giydirilmiyor. o yıllarda lise okuyan annem ve bütün arkadaşlarından duyuyorum her defasında. saçlar iki yandan örülürmüş öyle aylinin yaptığına bile izin vermilmezmiş.hem o sibel can rengi saç boyası da nedir boyayamadılar mı bi düz açık kahveye aylinin saçını? ayrıca gözünde nerdeyse takma kirpik var aylinin. berrin bile ondan daha lise öğrencisi gibi. hele zaten o amca kızına diyecek hiç bir şeyim yok. kahküller, at kuyrukları, etek kısa, yarım çoraplar falan. şş aloo kızım arka sıradakilerden karıştın heralde yanlışlıkla ne iş? yıl 2010 mudur?
hele mete... o ne öyle sanki "koçum benim" den bir kare izliyor gibi oluyorum onu görünce. nerde o zamanlar öyle gömlekler dışarda, saçlar hugo gibi, omuzda çanta boş boş??? hem o zamanlar öyle lacivert ceket pantolon mu varmış sanki güngörlerden almışlar gibi duruyor. babamın lise fotoğraflarında saçlar kısa, bir gömlek, süveter, ceket, pantolon, kravat sonuna kadar çekili, ellerinde de laptop çantasına benzeyen tutmalı çantalar...
acilen bu işe el atmaları gerek bence. dizinin bütün havasına aykırı. vita kutularına çiçek ekmekle iyi etmişsinizde e dana kadar çocukları güngörlerden giydirmişsiniz be.
her dizide oldugu gibi basindan takip etmeyip arada sirada takilarak hakkinda edindigim yalan yanlis bilgilerle ahkam kesecegim dizidir... basliyorum efenim.
1. devamli babalarina cemkiren hayirsiz evlatlarin dizisi bu bir kere.. dizinin sonunda hepsinin taş kesilecegi kanaatindeyim.. bence bu dizinin adi "oyle bir cakar baban ki" olarak degistirilmeli.
2. mete diye bir cocuk var.. ne zaman gorsem babasinin umugunu sikma tesebbusunde kendisi.. ruh hastasi midir nedir lan? bir insan her defasinda zopa yedigi halde surekli babasina saldirir mi?
3. osman diye bir bebe dolaniyor ortalarda.. bik bik bik..ayak altinda devamli.. ne zaman buyuyecek lan bu?
4. karolin var.. cok super bir insan.. baba karisini bosayip onu alsin bence.. osman'i da yanlarina alip hollanda'ya yerlessinler.. barbar turk cemile bicakladi lan guzelim hatunu.. cok ayip.. bu mudur misafirperverlik?
5. guzel bir rakam.. genelde 4'ten sonra 6'dan once gelir.. "cak bir beslik" deyiminde de adi gecer.. bu deyim avucun bes parmaginda acik oldugu konumda diger kisinin ayni konumdaki eliyle birbirlerine carptirilmak suretiyle "hey adamim yine muhtesemiz la amunahoyum" manasini tasimaktadir.
saygilar efenim... hatun yazarlarimiza ekstradan muhabbetlerimi de sunarim... operin.
psikopat ve kendisi için birbirine bıçak çekebilen standartı düşük kadınları gördükçe iyice havaya giren bir babanın şımarıklıklarını konu alan dizi...tabii bu babadan olan ruhsal yönden bozuk erkek çocukları unutmamak lazım. mete agresif ve toplum için tehdit unsuru iken osman pasif ve pısırık olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir.
ali'nin mete'nin sırtında mandolin kırdığı sahnede tir tir titrememi sağlamış dizidir. ilk kez bir dizinin sahnesinde böyle oldum. psikoloji bozar bu dizi.
yeni fragmanından gördüğümüz kadarıyla artık osmanında babasına kinlenmeye başladığını gördüğümüz dizi. yazık lan ali sana bir osman seviyordu ondan da soğuttun kendini.
--spoiler--
Ben masal gibiydim.
Bir vardım,bir yoktum. Çünkü çocuktum.
Büyükler beni görmek isterlerse var olurdum, görmek istemezlerse yok. Ama yanılıyorlardı. Ben hep vardım..
En çokta beni yok sandıkları zamanlarda vardım.
Hepsi birbirlerini birbirlerine göründükleri kadar biliyorlar tanıyorlardı. Oysa benim yanımda bütün maskeleri düşüyordu, Çünkü ben çocuktum, yoktum.
--spoiler--
- "mantikli ol, evini düsün, cocuklarini düsün, sen de git gavur karilariyla fingirdes. o zaman senin aklin nerdeydi?"
cemile'm ya, ne diyeyim ki ben sana.ikimiz de biliyoruz ki, türkiye'de her 10 kadindan 7'si senin sartlarinda, senin tepkini verir. bosanmak ayiptir, günahtir, tabudur. erkek ne yaparsa yapsin evin diregidir, kocadir, cocuklarin babasidir, güvencedir... seni asla haketmeyen bir insandir aslinda o, sacinin tek keline kurban olmasi gerekendir ama üste cikar böyle, kendi yaptiklari pisliklerin bedelini sana ödetir...
iste bunun icin de, yüreginden silmek istesen de, bir daha adini bile duymamak, yüzünü bile görmemek istesen de, cikaramazsin o yüzügü parmagindan. dayak da yesen, kafan gözün de patlasa cikaramazsin...
"cemile... cemile ya..."
o bakis anlatiyordu aslinda neler düsündügünü be cemile'm...
- berrin'in arkadasinin sesi cok sinir bozucu ya. bas bas bagiran o kizdan bahsediyorum. hele hele hakan'la olan sahnelerinde daha da bir cirmaliyor kulagi.
hakan'in berrin'i ilk gördügünde verdigi tepki, gözlerinin dolmasi, böyle ne yapacagini bilememesi falan güzeldi.
hele arabadaki sahnede cok cok begendim kendisini.
"- agliyor musun sen?
- hadi be, ne aglamasi?"
yok aglamiyorum, gözüme ahmet denen anarsist kacti!
takti cocugun anarsist olmasina cünkü, sagci olsa sorun olmayacak miydi yani? o zaman ne tür bir asagilama sifati kullanacakti acaba?
- "bazi seyleri bilmenizde fayda var."
neymis o faydasi olan seyler hakan'cim? ahmet anartistin teki onu anladik. baska bir sey yoksa kalkalim biz??
"sen iyi aile terbiyesi almis, efendi bir cocuksun."
bunu senden duymanin anlami ne kadar büyük bilmezsin ali kaptan! sen kalmistin insanlari aile terbiyesi ve efendilik ile yargilayacak cünkü...
- "anne dikkatini yola versen, bir de trafik kazasi gecirmeyelim simdi."
berrin ve ahmet'in hastaneden cikis sahnesinde digerlerinin öylece bakmasi da güzel bir sahneydi. o dönemde gercekten de ask mesk islerine zaman ayirmak yerine dünyayi kurtarmaya calistigi icin arkadaslar, berrin'e yenge olarak degil de, ahmet'e ayak bagi olarak bakabiliyorlardi ancak. ki ahmet'in berrin ile anfideki konusmalarindan da anladik düsüncelerini.
avukat ile konusan cocuk ahmet'ten daha yakisili bu arada *
- "aaa ben seni taniyorumm... sen..."
gizlice bizim evi gözetleyen herif degil misin? hem de anarsistsin galiba, yesil parka giyiyorsun:)
civ civ civ ayagina berrin'i ve ahmet'i gözetlemesi cok tatliydi ama osman'in yine.
- ali kaptan'in eve geldigi sahnede osman'in öyle merdivenlerde durup bakmasi icimi acitti resmen. ilk bölümlerde kapiya kosan, babasini yollarda bekleyen cocuk yok artik. el birligiyle yok ettiler o cocugu. öldürmediler ama büyüttüler, büyümesine yardim ettiler...
"benim baramotrem yüregimin pirpirlanmasiydi... o zaman anladirdim ki; firtina yakin..."
gecenin en iyi sahnelerinden biriydi bence. osman'in firtina kopacagini anlatmasi, arkada calan müzik, ali kaptan'in ahmet'in ayakkabi ve montunu görmesi, berrin'in tedirginligi, yani kompozisyonu olusturan tüm ögeler cok iyidi, hepsi yerli yerindeydi.
"sen kizimin aklini celip, basini belaya mi sokacaksin? kendin gibi anarsist mi yapacaksin?"
yeter ya. anarsist asagi anarsist yukari. hayir anarsistin ne oldugunu bilseler de kullansalar bu kelimeyi hadi yine eyvallah ama yok bastan beri bir anarsist tutturmus gidiyoruz.
"vatana millete düsman mi edeceksin?"
kendi yuvasinin icine eden adam vatani milleti düsünüyor ya buyur burdan yak.
"sen hic bir sey bilmiyorsun."
e yani. git karini aldat, sevgilini al istanbul'a getir, coluk cocuk demeden falakaya yatir, sonrada gec karsima bana akil vermeye kalk. hadi yavrum nas, nas.
- önce berrin'in sonra mete'nin kapiyi yumruklamasi ve ali kaptan'in odadaki cocukluk resimlerine bakip gecmisi hatirlamasi cok feci bir sahneydi. gözlerim doldu yine itiraf ediyorum o sahnelerde.
ama iki de bir "babam nerde??!" diye bagirmalari cok komik olmus kabul edin. ev sanki topkapi sarayi ya, hepi topu 2-3 odasi var evin, o kadar bagiracagina, gidip kapilari acsan tek tek daha cabuk yanit alirsin yani.
tam bu cümlede berrin ve mete'nin gülmeleri süper bir detay olmus. ben de katildim gülmekten cünkü tv basinda:).
- "ben seni sevmek icin daha cok kücügüm."
lütfen ama lütfen mete ve müzik ögretmeni arasinda bir sey olmasin. lütfen bu kliseye izin vermeyin bu dizide.
beraber sarki söylediklerinde, aylin'in kapidan dinleyip kendini sorgulamasi, yani umarim öyle yapmis olmasi da iyi bir sahneydi arada.
- "ben düsünebiliyorum, bana sorma kendine sor. sanirim düsünemeyen sensin. ama bunu acikca söylemek cesaretini gösterecegin yerde, benim üzerime yikmaya calisiyorsun..."
önce hakan berrin'i, sonra berrin ahmet'i asklarina karsilik alamiyor diye dövmekten beter ettiler cünkü.
- "agac parcasi degil o, madolin. müzik aleti."
son sahne yine kopardi olayi. kavga sahneleri icin özel egitim aldiklarini düsünüyorum hepsinin. cok gercekci oluyor cünkü kavga sahneleri. ali kaptan'in mete'yi yaka paca disari atmasi, mandolini parcamasi falan... cok fenaydi coook...
* amaç bir aşkı memnu benzeri klasik oluşturmak değil, çok da fifi nasıl tepki aldığı hatta. ama yazmazsam çatlarım arkadaş. bu nasıl bir gerçekçi dizidir. bu nasıl nokta atışıdır, şapka çıkarmadan geçemiyorum. babanın hala bana nasıl tepki verir bu çocuklar havaları falan... dayanamıyorum her bölümde ağlıyorum onun da benim için özel sebepleri var, herkesten bir nebze daha gerçekçi bunlar benim için.
bu arada meteyi oynayan Aras Bulut iynemli birileri senin alnından öpsün. nerdeyse birebir gördüklerimi oynuyorsun.
(#9742442) sonrası da budur. şimdi prozak sonrası uykuya gidiş.
türkiye'de yeni bir neslin yarısının adının osman olmasına neden olacak dizidir. hmm burada bir terslik var ama olsun. ilginç birşey yakaladım sandıydım.
