etrafındaki herkesin birşeyler yazıp çizdiğini farketmek kesinlikle insanı en çökerten durum. he bir de yeni sınav sistemine göre ikinci bölüm sorularını çözmeyecek meslek lisesi mezunlarının yada dil bölümü öğrencilerinin ilk 45 dk sonunda sınıfı terketmesi.
yıl 1996, ilk öss'ye girişim. o zaman sistem farklı tabi, nisan ayı gibi öss ye giriyoruz sonra haziran ın ortasında bir de öys ye giriyoruz, 2 basamaklı sınav sistemi.
neyse o zaman şimdiki gib 10 çeşit kitap yok, a kitapçığı var bir de b var, bana a kitapçığı denk geldi, heyecanla adı-soyadı yazdım, formu doldurdum, sayısal 1. sorudan başlayacağım, bir an evvel başlasın diyorum. zil çaldı ve başladık:
bir açtım 1. soru şu: "9'un karekökü kaçtır?" evet aynen soru bu? Hayır soru çok kolay, ama en az 1 dakikam bu soruya gitmiştir, "9 un 2 karekökü var 3 ve -3, acaba hangisi var şıklarda?" diye önce ona baktım, -3 yok 3 var, tamam 3 ü işaretleyecem, iyi de bu kadar kolay soru sorulur mu? diye bir daha baktım acaba dedim ben mi yanlış okudum diye, hayır soruda birşey yok, 9'un karekökünü soruyor, 3 ü işaretledim ama aklımda bir soru işareti olmadı değil, sonra gelen 2. sorudaki kesirli ifadeyi çözmem 15-20 saniyeyi almadı, ama o birinci soru en az 1 dakikamı yedi.
hakikaten sınavın başında çökmüştüm, bu kadar kolay sorulur mu yahu???
görevlilerin soru kitapçığını yanlış vermesi ve bunu 25 dk sonra farketmesi. çaktırmamaya çalışarak yanıma gelip kaç soru yaptın diye sordu ama ben anladım ters giden bişeylerin olduğunu, daha sonra gidip bir yerlere sordular ve gelip sınava devam etmemi ve tutanakla halledeceklerini söylediler ama "ya sınavım geçersiz olursa?" tedirginliği sınav boyunca üzerimdeydi.
sınava başladıktan henüz on dakika geçmiş, abi cevap kağıdını uzatıyor.
gözetmen : çok hızlısınız.
öğrenci : hııhıhı ben odtü de okuyorum. spor olsun diye girdim, baktım sorulara, beğenmedim, çıkıyorum !!!
arkadaki kişinin hıyar yemesi, öndekinin sakız çiğneyip balon patlatması, yandakinin dişlerini gıcırdatması, diğer yandakinin parmaklarını kırtlatması, gözetmenin de gelip gelip ensenize şaplak atması.
özelli,kle sayısalcıysanız sorunun çözümünde hata yaptığınızı bilmek ama nerde hata yaptığınızı bir türlü görememek çökertir insanı, moral bozar. örneğin defalarca 3 ile 4 ü çarpıp 15 bulursunuz ve sonuca ulaşamazsınız. soru zaten basittir üstelik yolunuz doğrudur ve ondan emin olduğunuz için bu hatayı gözden kaçırırsınız. soruyla inat etmeye gelmez tabi. ancak elde değildir hem vakit hem de güven kaybetmişsinizdir. ister istemez çökersiniz boşlar arkası arkaya gelir.
öss esnasında değil öncesinde yaşanabilecek en feci olay sınav sabahı uyuyakalmaktır.
sınav sorularının sizin çok rahat bir şekilde yaşabileceğiniz cinsten olmaları olayın katmerini teşkil eder.
dostlar böylesi düşman başına!
sayısal bölümü çözerken boynun tutulması; sayısal bölümden sözele geçerken "yahu bir gerileyim kendime geleyim" diyen öğrenci kişisinin boynunu daha da zorlaması sonucu oluşan acı.
paragraf sorularında olaya kendini kaptırıp hayallere dalmak. sonra toparlayıp paragrafı en baştan okumak. sonra gene hayallere dalmak sonra toparlayıp gene baştan okumak.. **
