Bugün bünyesinde Burger King'in de bulunduğu Ata Holding'in ortaklarından. Gençlik yıllarında kendi şirketlerini de kuran Üründül, o günleri şöyle anlatıyor: "1977'de Yapımal isminde bir şirket kurdum. Atatürk Barajı'nda taahhüt işleri yaptım. O civardaki 5 yıldızlı oteli, camiyi vs benim şirket yaptı. Daha sonra babamın da ortağı olduğu Entegre Kireç'in bayii oldum. O anarşik devirlerde Okmeydanı, Gaziosmanpaşa gibi yerlere her gün gidip tahsilat yapardım. Öyle ki adamlar korkudan tahta şeylerin arasından beni kabul ederlerdi. Sonra da yeniden Yapımal şirketi içinde mobilyacılığa döndüm."
sözlükçüler tarafından ayşegül ve cin ali misali türlü türlü maceralarının çıkarıldığı noel baba.
ömer siyasetçi
ömer ieet şöförü
ömer maçta
ömer gençken
ömer ömer ömer ömer*
spiker erdoğan: evet sayın üründül, baros un yerine koller oynuyor, bunu nasıl yorumlamak lazım?
yorumcu ömer: tabi koller hava hakimiyeti olan bir oyuncu, onlar da bu zaafiyetimizi biliyorlar, ona oynayacaklar.
dk. 5
spiker erdoğan: dediğiniz gibi, her şey koller üzerine kurulmuş
yorumcu ömer: tabi hava hakimiyeti olan bir oyuncu.
dk. 10
spiker erdoğan: bütün toplar havadan geliyor, her şey koller üzerine kurulmuş.
yorumcu ömer: hava toplarında çok etkili...
dk. 15
yorumcu ömer: o değil de, kaleci bile havadan atıyor topları, koller e gidiyor toplar..
maç boyunca benzer şeyler yaşandı, aradan geçen iki yıl içinde de fazla bir değişiklik olmadığını gördük. bundan sonra da olacağı yok zaten.
bu yazısından sonra kendisi hakkında oturup uzun uzun düşündüğüm adamdır.
evet nerdeyse bütün bir dünya kupası boyunca kendisine ben de salladım zaman zaman yüksek perdeden. hadi grup maçlarının çoğunda vuvuzela gürültüsü ön plandaydı benim için rahatsızlık olarak çünkü zaten finli spikeri pek dinlediğim yoktu.
ammaaa türkiye'ye dönüp trt üzerinden maçları takip etmeye başlayınca kupanın kanser etme seviyesi de yükseldi. bundaki tek neden de ömer üründül kesinlikle değildi. gerek yalçın çetin, gerekse de levent özçelik mümkünse sadece türkiye kupası maçı falan anlatsınlar. erdoğan arıkan birazcık kurtarıyordu vaziyeti ama o da yetersiz aslına bakarsanız.
neyse sapmayalım konudan. ömer üründül neden yorum yapıyor sorularının cevapları genellikle; "bu işten para kazanmıyor", "kendi cebinden harcıyor", "bu işi gerçekten sevdiği için yapıyor" vs vs gibi şeyler. şimdi trt devlet kurumu kötü konuşmak olmaz da demeyeceğim, güney afrika'da bu kadar bilinen tanınan bir muhsin ertuğral'a maç yorumlatmaları çeyrek finalleri buldu.
ha ömer üründül tamamen götten sallama yorumlar mı yaptı? hayır yapmadı. çok çok doğru yorumları da oldu aslında. ülkenin her yerinde "abi yeaa arjantin kupayı kazanır" yorumlarını duymadığı görmediği bir ortamda "almanya arjantin'i ufalar", kimsenin hollanda'yı favori görmediği turnuva boyunca da "hollanda sürpriz olabilir" falan fişmekan gibi çok doğru tespitler de yaptı.
bu adamın futbolu bilip bilmediğini tartışmıyorum. türk televizyonlarında yorum yapan adamların zaten %90'ının futbol bilgisi sınırlı. ömer üründül de kendi çapında yaptı yorumunu, döndü evine. bu adam sadece ifade eksikliği çekiyor bir de tahminimce maçı izlediği yerde sizin bizim gibi hop oturup hop kalkıyor, canlı yayında da kimseye sövemeyeceği için böyle garip tepkileri olması da doğal.
ha hıncal uluç'a verdiği cevap mı? zamanında mehmet demirkol'dan tarihin en şiddetli ayarlarını alan bir adama bu vız gelir tırıs gider. bok at gündem yarat ekolüyle popüler olan hıncal, tahminimce malzeme eksikliğinden şimdi de ömer üründül'e sarmıştır.
ama yine de kendisi sağolsun şöyle bir anımız oldu: (#8587779)
--spoiler--
ömer üründül: "5 duyu organı varken bir oyuncunun, teknik direktörü hala götünden anlaması çok enteresan..."
--spoiler--
maçta yorum yaparken istediklerini sahaya yansıtamayan bir oyuncuyla ilgili böyle bir cümle kurmasını beklediğim yorumcudur.
Dünya kupası sırasında ünü tavan yapmış bir spor yorumcusu.Maçla ilgili şahane sözlerinden biri.
-Bu maç berabere bitmezse bir takım kazanacak
Her neyse bence üzerine çok fazla gidiliyor gidilmemesi gerekir.
dünya kupasından önce cuma namazı'nda sultan ahmet camii'nde aynı saftaydık ömer abi ile. namazdaki kararsız hareketleri dikkatimi çekmedi değil. sakalı ile gönlümüzdeki yeri hep ayrıdır tabi ki.
misafirim olduğu için uzatma dakikalarında mutfakta bir şeyler hazırlıyordum.
golü duyunca koştum. tv nin sesi yüksek olduğundan gol öncesi hollanda nın korerine aut verildiğini duymuştum. gol sonrası itirazları görünce arkadaşa; ''korner pozisyonuna mı itiraz ediyorlar' 'dedim, 'evet' dedi.
3 dakika daha geçti. maç bitti. hollandalılar ın hakeme itirazı devam ediyor son düdükten sonra da. o sırada ömer üründül, spikere:
---- spoiler -- fernando torres son dakikalarda oyuna girdikten sonra depara kalkıştığında bacağını tutar acı içinde yerde kıvranır.
ömer üründül: lifi koptu lifi !
-- spoiler --
spoileri s.keyim sana bir şey olmasın üründül! 18267676347 metreden nasıl bildin hemen bir de bir kaç dakika geçmesine rağmen ben dedim önce ben dedim ilk ben dedim lifi attı diye . arkadaş sanki lifi attı diye anons yaptılar stadta sen nerden biliyorsun lifin attığını.
final maçı akşamı,"şu dünya kupasında nasıl biz yokuz anlamıyorum." diye yorum yapmıştır. grup maçlarında bu yorumu yapsan anlarım da, final'e geldik ömer amca. eskiden mirc'de sohbet odalarında robotlar oluyordu. bir kaç kalıp yüklenmiş, sorduğun soruya ortalama bir cevap veriyorlardı. ömer üründül'de bir robot olabilir mi acaba?
"uzatmalarda bir gol gelecek gibi" yorumundan dolayı ayrıca kutluyorum kendisini.
kupa dönüşü havaalanında karşılanası, omuzlara alınası, havaya atılıp tutulmayası adam. sakallardan seker o bi'şey olmaz. futbol çok enteresan ömer. diğ mi?