Hayatta yaşamak için amacı kalmadığını düşünen, ya gerçekten depresyonda olan yada bunu depresif tavırların dayanılmaz çekiciliği yüzünden ikide bir dillendiren ama uygulayamayan insanların istekleridir. Oysa hayat güzel arabalar, kızlar falan.
eğer mutlu değilseniz, her şeyi içinize atıp bir çözüm yolu bulamıyorsanız, her daim yalnız olduğunuzu düşünüyorsanız, kendinizi işe yaramaz biri olarak görüyorsanız, dünyada boş yere yer kapladığınızı, boş yere nefes aldığınızı düşünüyorsanız, psikolojiniz düzelmeyecek derece karmaşıksa, anlık mutluluklardan bıktıysanız, yazın gelişi, baharın gelişi size bir şey ifade etmiyorsa, yaşınız genç olmasına rağmen bir heyecan, gençlik ateşi hissetmiyorsanız, sürekli yorgun hissediyorsanız eğer tek çözüm yolu gibi...
ama olmuyor tabii. öbür dünyaya gitmek için çok günahınız, aileniz var. bu dünyada kalmak içinse fazla hüzünlü, mutsuzsunuz, tek başınasınız...
"Hayat ne kadar zor gözükürse gözüksün, her zaman yapabileceğiniz ve başarılı olabileceğiniz bir şey vardır" diyen ALS hastası Stephen Hawking e kulak verilmesi gereken anda olmak demektir.
çok fazla geçiyor aklımdan. ve aklıma geldikçe de sinirleniyorum çünkü yapamayacağımı biliyorum ve kendimi iyice çaresiz hissediyorum. çünkü ya yapacaksın ya da aklından bile geçirmeyeceksin öteki türlü eziyet büyüyor.
Liseli kendini beğenmiş tek derdi birilerine laf sokmak olan kuaförden çıkmayan eline tek bir kitap dahi alıp okumamış olan sahip olduğu en önemli şeyin uzun saçları olduğunu düşünen bir ergene tercih edildiğimi öğrendiğim gün yani bugün hissettiğim duygu.
Evrensel olan duyguların en salt en gerçekçi olanıdır.
insan bu durumda iki yol ile karşı karşıya kalır. Biri varlığını yoklukla onurlandırmak, diğeriyse varlığın farkındalığının farkında olması ile gelecek spiritual rahatlık.
her ne kadar aynı kaynaktan meydana gelse de sonucun bir iyi ve bir kötü barındırma durumu vardır. Radikal etkiler köklü değişiklikler varlığı anlamlı ve zinde kılar, ölüm bile..
hayattan hiç bir beklentisi olmadığı zaman insanın hissettiği duygu.
başkalarını kırmamak üzmemek adına ölmeyi tercih ederdim ama bunu kendi elimle yapmaya cesaretim yok. ölümden sonra bir şeylerin olmasından korkuyorum.
işler iyi giderken hiçbir akli denge sahibi insanın istemeyeceği fakat acı çekmekten bıkan, hayattan aldığı acı içgüdülerini bile bir kenara bırakıp bilinçli bir sonu arzulayan insan eylemidir. devamlı yoğun acılar çeken depresif biri olarak bazen şu vakte kadar mutlu olmazsam intihar edeceğim diyorum ciddi manada. sonra daha bi rahatladığımı artık endişelerimin azaldığını hissediyorum.
aslında istenen ölüm değildir. dünyadan vazgeçmek o kadar da kolay değildir. çoğumuz ölmek değil de göz ucuyla ölümümüzün nasıl karşılanacağını izlemek istiyor olabiliriz. *