3 - 4 yaşındaki bir çocuğa baba mala burmak ne demek? sorusunu sordurmak
- olum babana sor bakalım mala vurmak ne demek diye sana çikolata vereceğim
- baba mala vurmak ne demek?
- ......
k: ablaaa neden herkes birbirini ziyaret ediyo ki be ?
a: bayram ya ondan işte.
k: hö ? ne bayramı bu be ?
a: kurban bayramı.
k: hadi ya... ya ablaaaa bu bayramda napıyolar ?
a: kurban kesiyolar.
k: oha kesiyolar mı ? kurbanı mı ? kurban ne ki ?
a: öküz falan işte.
k: oha şehirde nerden buluyolar öküzü be ?
a: köylerden getiriyolar.
k: öküzü mü ? nasıl ya ?
a: kamyonlarla getiriyolar.
k: oha kamyonlarla mı ? inşallah kamyonun bagajına koyuyolardır hayvancağızı. yoksa sığmaz ki.
zeynep: anne neden esyalarimizi topluyoruz?
anne: köye gidicez yarin
zeynep: neden??
anne: yarin bayram da ondan
zeynep: peki ibo´da nereye gidicez???!?!
çocuk zırt pırt bağırıyor ve sizi kafayı kırdıracak konuma getirmiştir çığırmalarından. ailesiyle size misafirliğe gelmişlerdir.
ben: gelsene canım sana oyuncaklarımı göstereyim!
çocuk: peki.
ondan sonra odada bir güzel mıncırılır kolu bacağı, ''bir daha bağırdığını duymiyim!'' denir.
sonra annesine ağlayarak şikayete gider yine bağıra bağıra, yırta yırta kendini. ama anne inanmaz çocuğa, çok sevgi dolu bildiklerinden sizi (kihkihkih).
çocukken alışveriş merkezinde babama kadın pedlerinin yanından geçerken onların ne olduğunu sordum.
-baba bunlar ne? direkt cevabı yapıştırdı.
_"am bezi" diye.
az önce komşunun cin kızıyla girdiğim diyalogtur.
s:sıla (5 yaşında)
t:tolerance limit
s: tolerance limit abla bu ne renk?
t: sarı
s:bu ne renk?
t:siyah
s:bu ne renk?
t:kahverengi
s:hmmm..kahveee? lık lık lık..
t:evet ablacım kahve.
s:peki ben şimdi ne içiyorum? lık lık..(eliyle bişey içiyormuş gibi yaparak)
t:kahve mi içiyosun?
s:hayııır.bööyle siyak siyak bişiiyy.
t:kola mı?
s:hayııır. kaçak çay.
ko telefonunu karıştırmaktadır o sırada kk yanına gelir.
kk: aa senin telefonun internete girio muuuuu?
ko: evet canım girio.
kk: hadi bana internetten oyun açsana o zaman.
ko: evde de internetin olması lazım ama.
kk: e hani internete girioduuu!!
ko: evet ama hani evde de telefona bağlı bi internet oluo ya ondan olması lazım
kk: e ama internet var dedin!!!
ko: diorum ki hani telefon kablosunu böle bi kutuya bağlıolar ya öle olması lazım.
kk ko yu çeker telefonun yanına götürür ve normal fişini gösterip "bak kablosu var der" ve sonunda ko delirir!
aşk ve ceza'yı ızleyen yıgenımın bana gelıp
-teyze ben kımım biliyor musun?
-kimsin?
-savaş baldar
-teyze bilgisayarında oyun oynayabılırmıyım?
-hayır
-sen ne biçim teyzesın teyzelık böylemi olur ben bi teyze olıym sana gosterırım nasıl teyze olundugunu!
yıgenım erkek ve altı yaşında...
ben: sen niye teyze dedin bana aşkolsun, hiç teyzeye benzer halim var mı?
çocuk: annemin aykadaşsın.
ben: hayır , teyzenin arkadaşıyım.
çocuk: ???
ben: olmadı di mi?
teyze: neyim kötü ki?
8 yaşındaki alt komsumuz kızla aramda geçen muhabbet:
-sevgilin var mı senin bakalım?
-evet var. en büyük hayalim onunla suyun altında öpüşmek.
(bkz: wtf)
öğrencilerimden birinin başka bir öğrencimle olan konuşma ve kıkırdaşmamızı üstüne alınması sonucu gelişen diyalogdur efenim.
+öğretmenim siz az önce tuğçenaz'la bana mı güldünüz? sanki benden bahsediyorsunuz gibi geldi de.
-yok canım benim, sana neden gülelim. bir şey söyledi tuğçenaz ona güldük.
+hımmmm.* sormak istedim, çünkü eğer sizden değil başka birinden böyle bir şey olduğunu duysaydım size küsmek zorunda kalırdım samimiyetsiz davrandığınız için.
-hımm evet tabii.*
6. sınıf öğrencilerimden birinin yine aynı sınıftaki berkay'la olan aşkının ciddiyeti(!) artık herkesçe malum olduğundan tüm gelişmeleri takip edebilmekteyizdir. yaptıkları bir tartışmadan sonra üzülme durumunu fazla abartmaması konusunda kendisiyle konuşmaya karar vermemden sonra;
+canım tabii ki hissettiklerine saygı duyuyorum ama sanki biraz fazla ciddiye almıyor musun?
-biz evleniceeeezzzz.
+efendim?
-evleniceez biz.
+hımm tabi evet kesin evlenirsiniz ama yine de bir gün ayrılırsanız şimdi bu kadar üzüldüğün için pişman olabilirsin belki. daha sonrasında bunlara güleceksin.
-(diz sallanmakta, parmaklar dizde pıtır pıtır, sinirlenme belirtileri* ) siz şimdiye kadar gerçek bir şey yaşamamış olabilirsiniz öğretmenim, beni anlamanızı beklemiyorum ama fikirlerinize saygım var.
+hımmmmmm.
ibretlik diyaloglardır.
karadenizin şirin ilçelerinden ünye' de kuzenimle birlikte ünye kalesini geziyorduk, kalenin zirvesine çıktığımızda 8-9 yaşlarında iki velet gülüşüyorlardı. sıcak havanın etkisiyle biraz serinlemek için içlerinde yağmur suyu birikmiş yalak benzeri taşa doğru yöneldik ve aşağıdaki şekilde bir muhabbet gelişti.
bb: ben
k: kuzen
ç1: çocuk bir
ç2: çocuk iki
k: abicim bak burda su var, elimizi yüzümüzü bi ıslatalım.
bb: olur kuzen, ter sırtımdan çıktı a.q.
ç1: abii! siz buralı mısınız?
bb: evet buralıyız aslanım.
ç1: hangi köyden.
k: kale köyündeniz, şu evler görünüyor ya oralıyız biz.
ç1: biz de oralıyız ama sizi ilk kez görüyoruz.
k: biz istanbul' da yaşıyoruz, ziyarete geldik.
ç2: aa abi siz turist misiniz?
bb: (hala suya el sürememiş olmanın verdiği sıkıntıyla) evet koçum öylede denebilir, yerli turist.
ç1: abii bu kalede iki mağara var siz onlara girdiniz mi?
k: (tövbe yarebbim) girdik aslanım, sizin yaşlarınızdayken buralarda cirit atardık biz.
ç2: abii!..
bb: (haa abinin anunaa!) yine ne var?
ç2: abii o suya elinizi değecek misiniz?
bb: müsaade ederseniz evet, ne olm bu soru bombardımanına tuttunuz. ilk kez mi insan görüyosunuz?
ç1: yok abii. şeyy dicektik, biz az evvel o suya işedikte. elinizi dokanmayın dicektik. hihihii...
k: abii, bu ikisini aşağı atsak bizim yaptığımız anlaşılır mı?
bb: abii deme lan bana!..
ç1: abii görüşürüz...
k: sittirin lenn!..
çok sevdiğim kardeşimle aramda geçen bir diyalogtur .kardeşim yemekten az önce markete gidip ekmek almıştır .
ve yemek yerken kardeşimin ekmekten başka hiçbir şey yemediğini farkettim .
-ya olum kuru kuru ekmek yemesene .
+ne kurusu daha yeni aldım yupyumuşak ekmek .
lafa bak yupyumuşak ,yumuşacık demeye çalışıyor heralde .
iş çıkışı eve giderken nefsine hakim olamamak sonucu markette çikolatalara saldırılır, dönüşte köşe başında platonik aşık olunan kişi görülür ve aynı sokakta onun yeğeni kendi kendine oyun oynamaktadır, şirin gözükmek amaçlı ufaklığa yönelinir ve:
+ berkecaaannn! naber napıyosun bakalım böle tek başına?
- ne var be amcık!
+ hı ?!?!?
- ne var dedik ne istiyosun?
+ ımm şey ben çikolata almıştım da belki sen de istersin hani beraber yeriz falan diye vs...
- ha iyi tamam ver ben yerim onları, hem sen yeme zaten iyice şişmişsin hahhaha
+ (ufacık piç tarafından feci ayar yiyen bünye sinirden ağlamamak için zor tutar kendini ama gıkı çıkmaz, yaa olamaz böle birşey hem de onun yeğeni allah bilir evde de anlatır şimdi bu velet) afiyet olsun sana...
- tamam tamam ağlama hadi al şunu
+ ühühhühühüü
- ... hahhaha koca kız ağlattım ya ben neymişim be!! dayıı! dayııı!
+ allahım sana geliyorumm!..