yaz tatilinde kuran kursunda imamın gözüne ayna tutardım. ha birde babamın o zamanlar gazete küpürüyle biriktirip aldığı Motorola cd960 marka telefonu kursa götürüp tam elif cüzü okuma sırası bana geldiğinde birisine çağrı bıraktıarak imamın kızına hava atardım. ama en önemlisi dersi kaynatır imamı çıldırtırdım. adam benden çektiği kadar tesbih çekmemiştir. allah günahlarımızı affeylesin. *
annelerimiz biz çocukken kuzenlerle oturunca muz verirdi. bense herkesin yemeği bitirmesini bekleyip, sonra başlardım yemeye. böyle aheeste aheeste, yavvaş yavvaş; ki canları çeksin ayol!
Lider ruhumla orgutledigim mahalle arkadaslarimi ,acilisi yaparak fanta sisesine isemeye davet ettim ve yan mahalledeki salak muharreme fanta diye icirdim . Cocuk 6 7 yudum aldiktan sonra durumu farkederek kusmaya basladi ve annesi kapiya dayanip cingar cikardi. Aksama kadar yedigim dayak beni pekte rahatsiz etmemisti.
eli yüzünden büyük olanlar aptal oluyormuş zırvasını kullanarak, kişinin elini yüzüne yapıştırmasını sağladıktan sonra var gücü ile el ve yüzü tek uzuv haline getirmek bunlardan yalnızca biridir.
Pamuk isimli kuşa durmadan çubukla işkence yapardım.
Hayır zaten kafeste kuş, o da canım benim nasıl korkardı varya. Keşke annem ben olsaydım da suratıma bir tane unutulmayacak cinsten çarpsaydım. Ama tabi öyle tuhaf bir tonda ötmeye başladığında devam etmedim ama o 2-3 dakika bile vicdan azabı sebebi.
O kuşu bile özledim sözlük, yeşil vardı bir de ama o bana çıkmak istediğini söyledi diye serbest bırakmıştım. Herkes kendi kaçtı sanıyor hâlâ.
Platonik olduğum çocuğun msn (dikkat çekiyorum o kadar eski) şifresini bulup sevgilisi dahil bütün kızlara küfürler yağdırmıştım. Nasıl serseri aşıksam işte...
2 gece sonra da polis ip adresimden buldu. Yine bana hüsran.
Gemlikteki ananemlerin evinin balkonundan karşı evlere zeytin atmak.
Akşam ise lazer tutmak.
Zevkli gelirdi birinin çıkıp çikmayacagini gözlemek filan.
camide ayakkabıların yerini değiştirmek, zile basıp kaçmak, camlara yumurta atmak, tekerlerin havasını indirmek, oyuncağını komşu çocuğuna ağlatasıya kadar vermemektir.
çok küfür yemişimdir sanırım.
bütün mahallenin çocuklarını toplar örgütlerdim ve arabaların dizili olduğu uzun yollara dağılarak elimizdeki taşlarla arabaların sinyal lambalarını ve farlarını kırardık. hiç abartısız söylüyorum sadece ben tek başıma minimum 200 arabaya girmişimdir.
yaklaşık 6-7 saat dinlene dinlene böyle kırdık akşam olduğunda polis evimize gelecek muhabbeti olmuştu. işte ilk göt korkumda burada başlar. nedense kimse gelmemişti.
özet: şerefsizliktir.
edit: galiba farlarını kırdığım arabanın sahibinin çocuğu burada. özür dilerim panpa ya.