sigara içmiyordum ama arkadaşın tavsiyesi ile köydeki mahmut amca' nın bakkalından devamlı sigara çalışıyorduk. parlamente artık parlakmahmut sigarası bile demeye başlamıştık.
ne malmışım harbi, hatırladıkça mahmut amcayı bularak çaldıklarımızın kat be kat fazla parasını geri verme hissi uyanıyor ancak şu an yaşadığını bile bilmememden ve köye gittiğim de unuttuğumdan adamın parasını veremiyorum. yaşlı bi amca idi amk insan deilmişim ben, o adamı veya oğlunu gerçekten bulmam lazım vicdan azabı çekmeye başladım bak gene.
anaokulundayken en yakın arkadaşınla bahçeden çim, toprak, çiçek, ne varsa alıp diğer arkadaşlarının montlarının, hırkalarının kapüşonlarına doldurmak.
edit: imla.
bizim köyde bi trt hasan vardı. haberleri devamlı takıp ettıgınden dolayı ve o dönemde sadece trt 1 olduğundan dolayı eskile o lakabı uygun görmüşler ona.
trt hasa'ın bi can eriği vardı.kımseye vermezdı. bizde cocukluk ,şte 6-7 tane velet hasan'ı bağlayıp eriğini toplamıştık. hangi akla hizmet yaptıysak artık. akabinde yenilen dayakları anlatma gereği duymuyorum.
elinde kahve tepsisiyle gelen anneye motorla çarpmak. bu biraz salaklığa da giriyor galiba. te allahım nasıl bir çocukmuşum. üstelik bir iki kez daha olmuş tekrar bunun üstüne...
evlerin balkonlarıan torpil atmak mı dersin
sapanlarla başka mahallenin çocuklarına saldırmak mı dersin.
top atan tabancalarla akşamları karşı binaları taramak mı dersin
gıcık kaptığım esnafların dükkanına uzaktan havai fişek atmak mı dersin
küçük çocukları pis işlerimde kullanıp sonra yakalanmalarını izlemek mi dersin
sprey boyayla duvarları boyamak mı dersin güyya grafiti yapıyozzz.
bütün bir sınıfın kıyafetlerine beden dersin sırasında cam elyafı** parçaları dökmek mi dersin
bunlar sıkça yaptıklarım bir de özel işler vardı tabi zarar ziyan bir adamdım.
maça beni almayan piçlerin topu kaçar.. bende almak için koşarım. sonrada topun üstüne işerim ve önleride atarım. beyler aşşağıda su varmış ona düştü derim. piçlerden biri topu t-shirtüne siler çamur olması diye ve topla oynamaya devam ederler. ben ise piç gibi gülmekteyimdir.
kardeşin çikiletasını yemesini bekleyip, o bitirince ona gösterte gösterte yiyerek; ııımmmmhh, oooohh, mis, çok güzel tadı, yapmak.
bi de gelip sizden istemesin diye ilk başta tedbir amaçlı çikiletanın her tarafını yalamak var ki; bu artık şerefsizliğin ötesinde bir şey.
ilkokul 1. sınıftayken elimi tahtadaki tebeşir tozlarına sürüp arkadaşımın sırtına 'koçum bee' diyerek vururdum. Oda çok sessiz bir çocuktu. Yapma ya deyip üzülürdü. Hala pişmanım. Bulsam bugün özür dilerim. Helallik isterim.
Nuri, kardeşim eğer beni duyuyorsan affet. Çok pişmanım.
hacı muratın tekerleklerine çakıl doldurmak. şöyle ki; dayımın yeni dogan bebeği sarılık olmuş hastahanede yatıyo.
cümbür cemaat gidilmiş ama cocukları içeri almıyolar. teyzemde kendi cocuklarını ve beni dışarda oyalıyo. tabi biz sıkıldık hastahane
bahçesindeki hacı muratın delikli jantları dikkatimizi çekti. çakıl taşlarını avuç avuç doldurduk. bi 10-15 dk geçmedi ki arabaya kalabalık bir aile
doluştu, araç hareket etti vee takır tukur gitmeye başladı. sonradan çok üzülmüştüm ama artık çok geçti.
