hep ağacın tepesine kadar tırmanan çocuklara imrenerek baktığınız ve bir gün sizin de denemeye kalktığınız anda ağaç dallarının sağınızı solunuzu yaralaması,ağaç dalına takılan kıyafetinizin yırtılması ve en kötüsü de ağaca tırmanma konusunda uzmanlaşmış birinin "ne işin var senin orada" deyip alttan ayağınızı çekip sizi yere düşürmeye çalışması.
toplu saklambaç oynarken arabanın çarpması ardından ambulans sesi ve gözleri hastanede açma.
- anne! ben neredeyim?
- yok bi şey oğlum hastahanedeyiz..
güzelce yıkanılmış, giyinilmiş sokağa çıkılmıştır. bahçenin kenrındaki çit benzeri tahtalara yaslanılımış bahçe gübreleyen dede izlenmektedir. Bi anda dedenin yanında gübrelerin içinde yüzerken boğulmaktan kurtulmak.
dışarda bisiklete binerken tam evin köşesinden dönerken birden zincirin atması ve bu olayın gerilimiyle evin köşesine toslamak.tırnağın kırılması da ayrı bir korku yaratmıştı çocuk bünyesinde.
- sağnak yağmurlu bir günde arkadaşla balkondan fazla şişman ve daracık etek giymiş teyzenin üstüne bir kase su dökmek ve teyzenin hiç üşenmeden o daracık eteği ile 4 kat çıkıp anneye şikayet etmesi.
- amcamın düğünüydü sahneye çıkan şarkıcının başından çiçek dökmek fikriyle heycanlanıp bir avuç gül yaprağıyla sahneye fırladım tabii küçük olduğumdan şarkıcıyla benim boy farkımı düşünmeden elimdekileri şarkıcıya doğru attım. hesabı tuturamadığım için gül yaprakları şarkıcının gözüne denk geldi ve bütün gece ovuşturup kan çanağına dönen gözüyle bana ters ters bakması talihsiz ama bugün tebessüm ettiren olaylardır.
ıslak fayans yüzünden ayağım kaymış yüzüstü düşmüştüm,sonrasını hatırlamıyorum.gözümü açtığımda çenemde bir sargı,koltukta yatıyordum,bir iki saat boyunca küçük çaplı bir hafıza kaybım olmuştu.
balkondan aşağıya bakarken kafanın demirlerin arasına sıkışması, eve itfaiye gelip demiri kesmesi, o sırada aşağıda kalabalık bir grubun sizi izlemesi hadisesidir. artık herkes tanımıştır sizi. bir hafta sokağa, iki yıl balkona çıkamazsınız.
pikniğe gittiğimiz komşu arkadaşlarımla uçurumdan en hızlı kim inecek yarışı yaparken yuvarlanıp, bileğimi incitmek.*
parkta yuvarlak kaydıraktan kayarken* kulağımın ters gelerek kaymama engel olup, beni tepetaklak etmesi.
nasıl lan demeyin, oluyor. eğilmiş kumdan kaleler yaparken 21 vites bir bisiklette durmayı başaramayan ergenus, olduğu gibi tepenize düşürüyor bisikleti. sonra benim gibi arıza insanlar yetişiyor.
Arkadaşlar arasında yakalamaç oynarken kimse beni yakalayamazdı ta ki bizden 3-4 yaş büyük olan birinin gruba katılmasına dek. Sonra ne mi oldu? Bir gün gene oynuyoruz bunu işte ben koşuyorum bu çocukta beni tam yakalayacakken ben kaldırıma bir düştüm ama çok kötü düştüm yani.. Kaşım yarılmıştı hastaneye gidip dikiş attırmıştık, çok korkmuştum ama ya.
