asker, polis falan olmak isterdim. ama bordo bereli, özel harekat falan. şöyle helikopterle düşmanın ortasına atacaklar beni, savaşacaktım. sonra baktım ki askerliğin %70i yürümekle geçiyor, vazgeçtim. helikopter mevzusunu hiç teklif de etmedim tsk'ya.
şimdi, ticaret yapıyoruz. bu da kendi çapında bir savaş.
nasada çalışmak istiyordum, ne iş yapılır bilmeden. arada da astronot olmak istiyordum.
şimdilerde çalışmıyorum çok şükür.
bununla ilgili bir anımı anlatmazsam çatlarım:
istanbuldan mersine giderken molada yedek şoförle sohbet ediyoruz, öğrenci misin falan.
amca ben küçükken başbakan olmak istiyordum bak şimdi şoför oldum dedi.
ee dedim ne yapayım, hayallerini yüksek tut, bak ben şoför olmak istesem ne olurdu kim bilir dedi.
iyi dedim amca öyle yaparım.
senin hiç öyle yüksek hedeflerin varmış gibi durmuyor, yüksek hedeflerin olsa uçağa binerdin, ama mersinde havaalanı yok dedi.
dedim amca gidiyorum ben, üşüdüm.
genelde büyüyünce "niye öyle düşünmüşüm lan" diye de düşündürür insana, küçükken olunmak istenen meslek. mesela ben nerden duyduysam "pilot ya da bilgisayar mühendisi olacağım" diye geziniyodum ortada ibiş gibi. pilot ne bilgisayar mühendisi ne, biliyor musun sen bunları acaba a gerizekalı. duymuş birinden, "pilöt ölcim biygişayay müyendişi ölcim" diye dolaşıyor ortalıkta.