kapı önünde oturan büyük abilerin seni kaçırıp öldürme planları yaptığını düşünmek.
ya da evdeki abinin de katkılarıyla boğaz köprüsüne yıldırım çarpıp ikiye bölüneceğini zannetmek....
karşı apartmanın arka bahçesinde bir dev olduğuna inanırdım.
küçükken yaptığım yaramazlıkların bedelini ilerde annemin ve babamın ödeyeceğini çocukluk aklı işte!
ilkokul öğretmenlerinin klasik lafları sonucu (bkz: kuşlar söylüyor) annemin geceleri kuş olup öğretmenin evinin penceresine gittiğine...
ikitelli semtini sağında ve solunda teller olan bir cadde zannetmek ki bir keresinde aile ikitelli ye gitme kararı almışken o yoldan geçince 'aa ikitelli ye geldik' demek.
üniversiteye başlayınca ders çalışmayacağını sanmak. nedense üniversite okumuş abilerimiz bize hep şöyle derdi: "hadi hadi dişini sık biraz daha. üniversiteye girdikten sonra hep yatacaksın."