-ahmet kaya' nın elimde değil susamıyorum türküsünden şairin, su içmek istemediğini anlamak. içten içe meyve suyu iç o zaman, annen hoşaf suyunu bardağa koysun diye öğüt vermek.
-kolanın uzak bir ülkede kuyudan çıkarıldığına inanmak.
-kışın kar yağdığı zaman denizin üzerine naylon çekildiğine inanmak. (çünkü denizin bozulacağına inanmak)
-biri kolunu çektiği zaman diğerini de aynı şiddette çekmezsen iki kolun farklı ölçüde uzayacağına inanmak.
-okulun arkasında, müstakil bir evde yaşayan yaşlı kadının gerçekten cadı olduğuna inanmak. kadının evini grupça taşa tutmak. korkudan ertesi gün okula gitmemek.
-yalan yere " anam babam ölsün " diye yemin edip bütün akşamı ana babanın ölmesini bekleyerek geçirmek.
-canavarların, karabasanların ve bilumum yaratığın bir evi ve telefonu olduğuna inanmak. doğru numara kombinasyonu yakalamaya çalışmak.
-kurban edildikten sonra kanı alnıma sürülen koça sempati duymak. koçun gece gelip etinden yiyenleri dolaşacağına inanmak. alna sürülmüş, yıkansa da çıkmayan kanı görüp " hmmm, bu çocuk yesin bir şey olmaz, alnına kanımı sürmüş " deyip gideceğine inanmak.
birde şu var ki:
-hiç yoktan nasıl iyi oluyor diye düşünüp durmak.
bunu hala anlayabilmiş değilim.
maranmar 23 yaşında. arkadaşları ona acıyan gözlerle bakıyor.
Yastığımın altına çıkan dişimi koyardim.sabah uyandığımda ya şeker ya da para beni karşılardı.onu uzun bir süre melekler getiriyor sanıyordum ta ki bir gün annemi yastığımın altına elini attığını farkettigim ana kadar.
ben küçükken insanların ben görmediğim zamanlar canavara dönüştüklerini ben gördüğüm zamansa insan olduğunu düşünürdüm. Ayrıca öz annenin çocuklarını kaçırabileceğini kötü davranabileceğini ama başka annelerin yanında güvende olduğumu düşünürdüm.
Bi keresinde anne sen canavar mısın? dedim. Tokat atmıştı bende daha hayal kurmadım.
piç mahalle arkadaşım yaşı benden bi kaç yıl büyüktü camii minarelerinin allah olduğunu söylemişti bende inanmış her ezan okunduğunda suç işliyorsam korkuyordum.
Yatağın altındaki kanlı el, annenin babanın 18 yaşına gelince kapının önüne koyacakları korkusu. Bir de, çok saçma ama, kendime hedefler koyar, bu hedefleri gerçekleştiremezsem annemin öleceği korkusuyla yaşardım. Örn: buradan şu taşın oraya atlayamazsam, gbi gbi..