Pismanlik, onunla ilgili olan anilar =film seridi gibi gecer ama zaman gecmez vakit diz dovme vakitidir ayak serce parmagni koselere vurma vaktidir vaki telefon yerine utuyu kullanmaktir ve en onelisi vakit firindaki tepsiye deyen el vakit cayi ustune dokme vakitidir.
zekasını kimseyi kırmadan ortaya koyduğu andır. burada bahsetmek istediğim fiziki bir güzellik değildir. eğer konuştuğunuz kız fiziken güzel değilse (ki bu bir ayıp değil, yaradılıştır) veyahut normal diye adlandırabileceğimiz kadar da iyi bir dış görünüşü yoksa ona karşı ön yargılı olmamalıyız. saygı sevgi çerçevesinde oturup iki çift laf ettiğiniz zaman size bir şeyler katıyorsa ya da sohbeti sizi sizden alıyorsan asıl olan odur. elbette ki bir erkek kızın güzel olmasını ister; lakin zeka, ikili ilişkiler ve bir konu hakkında en azından bir iki çift sözü olabilecek insanlar size ancak bir şeyler katabilir.
bu yüzden çirkin bir insanla konuştuğunuz zaman eğer onun sohbetinde güzel bir şeyler görüyorsanız, bir daha onunla görüşmek hissiyatı oluyorsa sizde, o zaman size güzel görünmeye başlayacaktır o insan. bu hayatta her şey cinsel objelerden ibaret değildir. bazı insanlar size yirmi dakikalık bir zevkten öte bir ömür boyu sürecek sıcak ve samimi sohbetler kurulabilecek dostluklar verebilir.
çirkin kız yoktur, bakımsız kız vardır. dünyanın en çok beğenilen, kadınlarının çoğu makyaj güzeli. makyajsız halini görün suratına bile bakmaz insanlar. saçına yüzüne giyimine sağına soluna bakmayan kızlar genelde çirkin görünüyor, fakat bakımlı oldukları zaman genelde kadın kız takımının çirkini yoktur.
--spoiler--
yillar once internette bir kizla tanistim, aylar gecti bulusulmaya karar verildi. besiktas'ta oturuyormus. ben ve bir arkadasim besiktas'a gittik. daha onceden cok basimiz yandigi icin gecerken ugrayalim havasi verdik bulusmaya. cirkin cikarsa kacicaz, yas daha kemale ermemis, bildigin serefsizin onde gideniyiz.
cep telefonu ile aradik "geliyorum surada bekleyin uzerimde pembe bir kazak var tanirsiniz" dedi. oldu dedik taniriz.
aradan 3-4 dakika gecti baktim karsidan bir sey geliyor ama ne oldugu belli degil. arkadas da aydi durumu "senin allah belani versin" diyor. dedim "olm sakin ol geciyorduk ugradik unutma"
rezalet giyimli, uzerinde pembe mi ne oldugu belli degil igrenc bir kazak, tayt, insaatci cizmesi gibi cizmeler, saclar elektriklenmenin otesine gecmis etrafa kivilcimlar saciyor, aman allahim bir garabet yaklasiyor, son 10 metre. arkadas "babaanneme gidicez" diye taktik veriyor. yalanimiz yok, babaanne besiktas'ta ikamet ediyor. kapisina kadar gideriz, hatta kiza elini bile optururuz. hazirlikli geldik.
kiz kaldirimdan indi, iyice yaklasiyor, aklimdan bin tane sey geciyor. ulan yine tutmadi, ne zaman donecek sansimiz diyorum icimden. arkadasla son taktikleri gozden gecirip sahte gulumseyi yuze oturtuyorum. kizi izmir marsiyla karsilayip mehter marsiyla hemen ugurlicaz. yapicak bir sey yok.
aramizda 2 metre mesafe var, kiz adim attikca bir seyler olmaya basladi, cozunurlugu degisti kizin. bir adim daha atti... o 10 metre ilerde gordugum kiz yok, baska biri? hemen arkasina baktim, gozden kacirinca karistirdim, baskasina bakiyoruz diye ama hayir, kiz o kiz. pembe kazak, tayt, cizmeler... ama kiyatfetler bile farkli oldu yaklasinca.
merhaba dedi, el frenini cekti kiz. yani cekmis olmali cunku bir sey carpti bize. lan ben diyeyim huri sen de afet oldu kiz, hani 10 adimda guzellesme formulleri var ya, dogru onlar, 10 adimda guzellesti kiz.
"aaaa merhaba" filan toparlanmaya calisiyorum ama kiz eblehligimizi anladi tabii. "lan ne igrenc tiplermissiniz siz" diye asagiladi bizi, sarildik birbirimize agliyoruz arkadasla besiktas'ta.
yok yok, yani yapsa hak etmistik, dedim ya o donem oldukca serefsiz bi donemimiz, toptan hak ediyoruz ama yapmadi.
napiyosunuz filan gibi sorulara cevap vermek istiyorum ama kiza dalmisim, inceliyorum, "inanilmaz degisim" dedikleri bu olsa gerek. kiyafetler harika, saclar buklum buklum, yuz bebek gibi, gozler bal rengi ama nasil bir bal, sari kizin gozleri bildigin. lan ama nasil olur? anlam veremiyorum. sag beynim kizin her seyini nasil yanlis yorumlayip amigdalama kac veya savas sinyalleri gonderir.
"eee napiyoruz gencler" dedi kiz, dedim hava soguk bi taksi cevirelim surdan. baaak! az once kaciyodun picin evladi? one attim arkadasi, arkada yanyana, ince ince parfumu yayiliyor. eee anlat diyor. taksi de sicak mi ne.
dedim arkadasi az ilerde birakicaz biz devam edicez usta...
yok yok, gulduk eglendik, yedik ictik. oyle iste. olur yani normal hep bunlar.
bu konuda söylenecek pek çok şey varken şunu eklemek isterim ki; bir kızın (genlerini ister liv tyler dan almış olsun ister ajdar dan) en güzel olduğu an kendine en çok güvendiği andır. bunu bilir bunu söylerim. saygılar sevgiler.