bu sene dördüncü senem bu sözlükte. bu kadar zaman hiç çaylak olmayan ben, ilginçtir ki, iki ay içerisinde iki defa çaylak oldum, tahammül çok zorlaşıyor artık buraya.
sözlük yazarlığına soyunmamdan mütevellit bu aralar sık sık karşılaştığım bir ikaz. çok usandırıcı ve acımasız bir süreç, insanı çileden çıkaran ''ne zaman bitecek acaba'' sorusu her geçen gün zihninde daha fazla yer etmeye başlıyor. ayrıca rencide edici de bir üslup be sözlük. insanı eziyor. bunun yerine ''yeni üyemiz'' yada ''aramıza yeni katılan sevgi pıtırcığı, neşe pınarı insan'' falan deseniz daha iyi olmaz mı be sözlük?
şimdiye kadar şahsıma söylenmiş bir hitap şekli olmamasından ötürü nedir bu çaylak deyip çaylak kelimesinin tüm manalarını öğrenme aşkıyla tdk'nın büyük türkçe sözlüğünde aradım, anlamlarından bir taneside "bacaklarının arası açık olan at" demekmiş. yani korumasız! hani bacağı falanda açmış, artık buna ne yaparsan yap gibi bir anlam çıkıyor. bunuda öğrendikten sonra rüyalarıma girmeye başlayan yaşlı ve yarı çıplak ak sakallı bir dede tarafındanda şahsıma karşı her gece söylenmeye başlanan(iğrenç bir teklif anlamı da taşıdığına inandığım)bir uyarı belkide bir davet oldu. sabah uyandığımda dudağımda uçuklarla, kan ter içinde, harap ve bitap düşmüş bir vaziyette uyanıyorum, nolur beni bu çaylaklıktan kurtarın, artık dayanamıyorum be sözlük...*
yazara, sözlüğe yeni girmiş olduğu için yakıştırılan lakaptır. ama belki de içindeki cevher sayesinde kendisine çaylak diyenleri utandıracaktır. kızdırmaz isek daha iyidir diyorum. ne olur ne olmaz.
Yazdığı entrylerin okunmayacağını bildiği halde inatla yazan eli öpülesi insandır. Çaylaklar arasından sıyrılıp yazar olma ihtimalini babasının spermleri arasından sıyrılıp dünyaya gelme ihtimali kadar olmasınıda zerre umursamaz.
hele bir de yazarlıga kabul edıldınız mesajı geldıyse. çaylağın kıç bölgesinde hafif bi yükselme görülür. bu tip bulgulara rastlarsanız bılın ki çaylak.
(bkz: ben)
20 adet entry girmem durumunda son bulucağını zannettiğim halde öyle olmadığını fark ettim, ama uludağ sözlük 20 entry sınırlaması yapmadığı için rahatça yazabiliyorum.
gerçek anlamda sözlüğe katkı koyacak yazarlar olması bekleniyorsa girmesi gereken entry sayısının en az 50 olmasını gerektiren statüdür.
ancak çaylakların kendim yazıp kendim oynuyorum algısından sıyrılmaları için de bir çare düşünmek gerekir. örneğin çaylakların xxx uludagsozluk com gibi bir çaylak sözlüğünde kısık ateşte pişirilmeleri ve yazılarının oylanmasının sağlanması ve akabinde yazar olduklarında da entrylerinin oylarıyla birlikte uludağ sözlük'e taşınması gibi.