her sene abd temsilciler meclisinde aman ermeni tasarısı oylanması korkusuyla hop oturup hop kalkan bir ülke, sırf yunanistan tekrar natoya üye olsun diye binlerce insanın olgunlaşan darbe sonrası yunanistanın natoya üyeliğine okey veren bir ülke, fransada ermeni tasarısı oylanmasın diye bas bas bağıran bir başbakan, oylanıp kabullendiğinde boş çığlıklarla ülkemde tribüne oynayan bir başbakan, avrupa birliği dayatmalarına içeride diklenen, dışarıda olmayacak tavizler veren dış politikamız. yahu biz ne zaman bir ülkeyi köşeye sıkıştırabilecek kıvama gelecek kişilerin de olduğunu göreceğimiz bir dışişlerine sahip olacağız. Şimdi kalkıp bazıları türkiyenin tarihiyle yüzleşmesi gerekmeli diyecektir. peki bir abd nin bir almanyanın , bir fransa nın, bir rusya nın, bir italya nın, tarihi çok mu temiz. açın tarih kitaplarını bir çırpıda bulursunuz, vietkongları, nazizmi, cezayir ile birlikte emperyalizm kıskacına alınmış kuzey afrika topraklarını. evet toplamada sıfır, çarpmada bir etkili bbir dış işlerine sahip olmaktan utanan bir yazarın söylemidir bu.
