askeri açıdan mustafa kemal atatürk'le enver paşa arasındaki farkı açık ve net ortaya koyan savaştır. biri 50 bin kişilik orduyu hiç savaşmadan sarıkamış'ta heder etmiştir diğeri 150 bin şehitle çanakkale'yi geçilmez yapmıştır.
Allah ın sadece Türk milletine bahşettiği mucizedir. Zira dünyanın süper güçlerinin birlikte saldırıp, savaşı kazanamadığı başka bir ulus yeryüzünde mevcut değildir.
tamam dünya tarihinde emperyalizme karşı kazanılan en büyük zaferlerden biridir. tamam itilaf devletlerine karşı kahramanca savaşılarak bu devletlerin istanbul'a ulaşmaları engellenmiştir falan ama 1915 yılında yüzbinlerce şehit verilerek kazanılan zaferin 3 yıl sonrasında ingiltere istanbul'u işgal etmiştir.
eşsiz, benzerine rastlanılmayacak derecede büyük bir zaferdir. Bu zaferle sömürge altındaki tüm devletlerde bir hareketlenme olmuş, büyük devletler ellerindeki bazı sömürgeleri kaybetmişlerdir. Çanakkale Savaşı hem Türk hem de dünya tarihi açısından çok büyük bir zaferdir. Yenilmez armada diye nitelenen ingiliz donanması, Marmara'nın sularının dibini boylamıştır.
tüm yollar tıkanınca diplomatlar müttefik ararken bol keseden atarken, genelkurmaylar da açılacak cepheler arıyorlardı. işte çanakkale bu tıkanıklığı gidermek için düşünülmüştür. gelgelelim gerçek bir tokat suretini alıp suratlarında patlamıştır.
birinci dunya savasindaki diger cephelerle karsilastirildiginda ufak capli savasdir.
osmanli devleti acisindan savasin daha fazla uzamasina kanal ve filistin cepherlerinde yuzbinlerce askerin olmesine sebeb olmustur.
1. dünya savaşı sırasında 1915-1916 yılları arasında osmanlı devleti ve itilaf devletleri arasında yapılan kara ve deniz savaşlarını kapsamaktadır. osmanlı devleti'nin başkenti olan istanbul'u ele geçirmek ve rusya ile askeri ve tarımsal ticareti kolaylaştırmak amacıyla itilaf devletleri çanakkale boğazına girmişlerdir. ancak saldırıları başarısız olmuş her iki tarafta ağır kayıplar vermişlerdir.
türk tarihinin dönüm noktalarından birisidir.
içerisinde koca seyyid onbaşılar, yahya çavuşlar ve nicelerini barındırır.
içerisinde 253.000 şehid barındırır, içerisinde meçhul askerler barındırır.
içerisinden mustafa kemal atatürk' ü çıkartır.
içerisinden bir destanı çıkartır.
ve mesajı verir...
"çanakkale geçilmez."
ve uyarıyı da...
"dur yolcu bilmeden gelip bastığın bu toprak bir devrin battığı yerdir."
sürekli kürdü, türk'ü, çerkezi bir arada savaştı diye yutturulan savaştır, tıpkı istiklal savaşı gibi. tam anlamı ile kurtuluş savaşı gibi türk ırkının zaferi olmasa da yine ihanetler olmuştur.
(bkz: çanakkale savaşı ndan firar eden 60 bin asker)
dünya'nın en destansı savaşlarından biridir. centilmenler savaşı olarak da bilinir. dünya tarihini ve türkiye tarihini derinden etkilemiştir.
etin ve kemiğin metale karşı kazandığı bir destandır. emperyalistlerin ve özellikle de o zamanların en büyük emperyal devleti yenilmez ingilterenin (ki kendileri dünyanın büyük bir kısmını işgal edip sömürmüştür) bozgunuyla sonuçlanmıştır. uğruna birçok şeyler yazılmış, çizilmiş ve anlatılmıştır. bence en etkilisi mehmet akif ersoyun çanakkale şiiridir.
her savaş kötüdür tabi ama olumlu yanları da olmuştur bu savaşın. uzun zamandan beri savaşları kaybeden osmanlının savaş kazanmayı hatırlaması, bize karşı savaşan avustralyalıların sonradan bizle dost olması hatta ilk işçi talebini bizden yapmaları, yeni kurulacak türkiye için inanç ve güç aşılaması, atatürk gibi bir dehanın dünya ve bizler tarafından tanınması gibi bir çok önemli ve güzel sonuçları olmuştur. aynı zamanda da çok yıkıcı olmuştur. türkler inanılmaz kayıplar vermiş, eğitimli kesiminin bir çok kısmını kaybetmiştir. savaş uzamış fazladan bir çok insan ölmüştür. dolaylı yoldan da olsa rusya kendisine yardım ulaştıramayan avrupaya düşman olmuş ve kominizm ile beraber avrupanın ve bizim üzerimize kara bulut gibi çökmüştür. bu sebeple türkiye amerka ve avrupaa kaymış ve bu sebeple kurulan natoya dahil olmuştur. iyi ve kötü yanları saymakla bitmez. o sebeple durayım.
metrekareye 6 bin merminin düştüğü hatta bunların bazılarınının birbirleriyle çarpıştığı ve iki tarafın yarım milyon kayıp yaşadığı, batınınn şerefsizliğinin ve yüzsüzlüğünün bir kez daha korkunçluğunu gösterdiği eşi benzeri olmayan bu savaş dünya tarihine geçmiştir ve akıllardan (tabi yeni salak ve cahil neslimiz bunlara dahil değildir) çıkmamıştır. umarım bir gün şehitlerimiz için çok güzel serler yazılır, filmler yapılır. ama tabii ki onlar için ne yapsak yetmez tıpkı mehmet akif ersoyun da o müthiş şiirinde dediği gibi ;
sana dar gelmiyecek makberi kimler kazsın?
'gömelim gel seni tarihe' desem, sığmazsın.
herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...
seni ancak ebediyyetler eder istiâb.
'bu, taşındır' diyerek kâ'be'yi diksem başına;
ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;
sonra gök kubbeyi alsam da, ridâ namıyle,
kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmıyle;
mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan,
yedi kandilli süreyyâ'yı uzatsam oradan;
sen bu âvizenin altında, bürünmüş kanına,
uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına,
türbedârın gibi tâ fecre kadar bekletsem;
gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem;
tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
yine bir şey yapabildim diyemem hâtırana.
sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
şarkın en sevgili sultânı salâhaddin'i,
kılıç arslan gibi iclâline ettin hayran...
sen ki, islam'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
o demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın;
sen ki, rûhunla beraber gezer ecrâmı adın;
sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın...heyhât,
sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...
ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
sana âğûşunu açmış duruyor peygamber.
ha bir de ; "Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın
Bu toprak,bir devrin battığı yerdir.
Eğil de kulak ver bu sessiz yığın
Bir vatan kalbinin attığı yerdir.
Bu ıssız, gölgesiz yolun sonunda,
Gördüğün bu tümsek, Anadolu'nda
istiklal uğruna, namus yolunda,
Can veren Mehmet'in yattığı yerdir.
Bu tümsek, koparken büyük zelzele
Son vatan parçası geçerken ele
Mehmet'in düşmanı boğduğu sele
Mübarek kanını kattığı yerdir.
Düşün ki haşrolan kan, kemik, etin
Yaptığı bu tümsek amansız çetin
Bir harbin sonunda bütün milletin
Hürriyet zevkini tattığı yerdir"
tüm dünya savaşında verilen şehit sayımız 750.000 dir. askerlerimizin üçte biri çanakkale'de öldüğüne bakılırsa ne büyük savaş ve kayıp olduğu anlaşılır. sarıkamış'ı saymayayım...
"Çekiyorum tetiği ...çekiyorum, çekiyorum, tüfek patlamıyor. 'Tüfek bozuldu herhalde' dedim yanımdaki arkadaşa ..;Bak benim tüfek bozulmuş ateşlemiyor; dedim. Arkadaş bana baktı; Ne bozulmuşu, senin parmak gitmiş ; dedi. Ben o zaman acısını duydum işte. Bir kurşun gelmiş tetiği çektiğim parmağı alıp götürmüş orta yerinden;
Halil HelvacI (1892 doğumlu)
bizler böyle bir ecdadın torunlarıyız işte sözlük.
turk askerinin dusman siperlere uzerinde fransizca olarak "afiyetle icin kahraman dusmanimiz." yazan 2 paket sigara attigi, buna karsilik dusmanin da konserve et atarak karsilik verdigi,
bunun disinda iki dusman askerin bir gece yaralilari tedavi etmek icin beraber calistigi, sabaha dogru el sıkısıp vedalastigi, canakkale'yi gecemeyecegini anlayan dusmanlarin geri cekilirken uzerlerinde "türk, bunlar zehirli degildir, afiyetle ye!" yazili konserve kutulari biraktigi, insanin tuylerini diken diken eden bir kahramanlik oykusu.
dusman komutani, kendi askerlerinin canla basla savastigi ve oldugu savas alanindan uzakta zirhli gemisinin guvencesinde savasi komuta edip kahvesini icerken, mustafa kemal ataturk'un bizzat cephede bulunarak mucadele ettigi ve yakininda patlayan bir top mermisinden firlayan sarapnelin gogusune isabet ettigi ancak sarapnelin gogusunde bulunan saate isabet etmesi sonucu hayatta kaldigi buyuk savas.