vizede 95 aldığın halde sınıf ortalaması 97 olduğu için 95 ile seni bırakabilen sistem. sistem sana sanki "daha iyisini yapabilirdin" diyor resmen.
arz ile talebin ne olduğunu bilmeyen adamlara deli gibi ders çalıştıran sistem ama bişey öğrenerek çalıştıklarını sanmıyorum. başkalarının ders çalışıp çalışmamasının beni ilgilendiriyor olmasına deli oluyorum. eskiden 60'ı alır geçerdik, kimin ne yaptığı bizi ilgilendirmezdi. şimdi öyle değil, çalışan adama da çalışma diyecek hali yok ya kimsenin.
genelde üniversitelerde kullanılan sınıf geçme sistemidir. bir çok avantajı ve dezavantajı olmasıyla birlikte sınıfında ortalamasının üzerinde olan öğrencilerin geçip diğerlerinin kaldığı sistem.
birilerinin mutlaka kalması gerektiğini düşünenlerin getirdiği sistemdir. arkadaş herkes pek güzel öğrenip geçemyecekk mi bir sınıfta illa büte mi kalsın insanlar. 3.50 ortalamaya sahip biri olarak hiç adaletli bulmadığım sistemdir. yakın çevreme ders çalıştırmaktan başka bir şey gelmiyor maalesef elden.
sınıf içindeyken normal ancak aynı hocadan aynı sınavlarla başka sınıftakilerin senden daha düşük puan alıp senden daha iyi notlarla geçmesini saılayan uygulama. çan eğrisini severim ama bu bahsettiğim durumu tüm hocalaron göz önünde bulundurması gerekir.
doğru sistem olmasına doğru sistemdir de on beş altı puan getirenlerin ortalamaya katılamaması gibi bir saçmalık var. işte o zaman bu işin pek çan eğrisine benzer yanı kalmıyor.
hadi sınava girmeyenleri ortalamaya katmazsın bunu anlarım amma velakin okududuğun bölüm üniversitenin en ağır bölümüyse ve hele ki sınıfın yarısının not ortalaması on beş ve altında kalıyorsa sen bu sınıfın yarısını adam yerine koymamış oluyorsun güzel kardeşim. zaten sınıfın yüzde on on-on beş lik bir kısmının sosyal hayatı yoktur ve sınav dönemleri haricinde bile gece gündüz nefes almadan ders çalışmaktadırlar. ve işte bu üç beş adam sınıfın ortalamasını uçurur, geri kalan kısmın çoğunluğu da on beşin altında kaldığından dolayı işte bu bahsettiğim ders çalışmaktan kafayı uçurmuş beş on kişi senin geçme notunu belirlemiş olur.
genelde hocalar da daha çok öğrenciyi bağlayan konularla pek alakadar olmadıklarından sanırlar ki, zaten sınıfın yarısı kalıyor, yarısı geçiyor. o zaman ben de geçireyim bir güzel onlara diyerek, bizim yüksek lisans öğrencilerine sorup da onların bile yapamadığı soruları sınavda önümüze koyarlar.
bu bahsettiğim adaletsizliği esas alarak normal ortalaması 21 olan bir dersin çan eğrisi sistemi ortalamasına göre 42 çıkması bunun en güzel örneklerindendir. çan eğrisi sistemi bazı bölümlerde sanıldığı gibi yarısı kalır yarısı geçer değil, aksine alayı kalır sistemidir.