geçen gün çok muhterem bir din büyüğümüzün verdiği vaazda sanki kendisine nasihatler gönderildiğini düşündüğüm zat. dinlerken öyle şok oldum ki bilemezsiniz. resmen bu adama özel hazırlanmış. noktasına virgülüne dokunmadan olduğu gibi aktarıyorum;
"her kim ki bir internet sitesi kurarsa, bu haber sitesi olabilir, forum olabilir, sözlük olabilir ve bu kurduğu site ileride büyüyüp ülkenin ileri gelen firmalarından tam boy reklam alırsa, o reklamdan elde edilen gelirin bir kısmı sitenin ilk kullanıcılarına verilmelidir. çünkü sitenin büyümesinde onların payı büyüktür. eğer verilmezse kul hakkına girilmiş olur. ahiretteki cezası kelimelerle ifade edilemeyecek kadar büyüktür."
başlık açmayı üç adımda açıklamıştır.
hele o üçüncü adımı söylemesi çok iyi olmuş. uzun zamandır merak içindeydim, her şeyi yaptım ama başlığı açamıyorum. meğer ekle ye basmam lazımmış iyi ki varsin zall
entry ve başlıkların birbirine karıştırılması gibi bir sorun mevcut sözlükte. yani örnekle anlatmak gerekirse; normal bir sözlük kullanıcısı tencerelerin tutacak 2 yeri olduğunu söylemek istiyorsa gider "tencere" başlığının altına "iki tutacağı olan hede, hüde yazar" ama bizde bol bulunan acaip sözlük kullanıcıları "iki tutacağı olan hede" diye başlık açıp altına tanım olarak tencere yazmakta... gelişmeler kısmında ki son duyurudan anlaşılacağı üzere kullanıcılar başlık kirliliğini tavan yaptırınca kendisi buna dur deme kararı aldı takdir ettik kendisini.
amma velakin bunu gammazlamak için gammaz aparatınada şöyle güzel bir madde koysa çok daha makbule geçerdi o ayrı.
yaptığı uyarıda "normalde başlık silme diye bir şey yok ama bir süreliğine uygulanacaktır" diye yazmış ancak kendisi silinen entrylerin çoğu başlık silindiği için entryniz de silindi şeklinde olduğundan bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diye soru sormama neden olmuştur.
gelişmeler bölümünde okuduğumuz kadarıyla sözlüğün ırzına geçen entryler ve saçma sapan peşi sıra açılan başlıklara tepkisini ortaya koymuştur. bu tepki geç bile geldi diyebiliriz aslında. zira bahsi geçen durum son 6 aylık ve özellikle de son 1-2 aydır alıp başını gitmiş bir durumdur. evet tepkiyi ortaya koyup uyarıda bulunmak güzeldir fakat yaptırım da en az bunun kadar önemlidir. artık sözlüğün bir dönüm noktasını yakalaması gerekli. her gün birilerinin kahraman, birilerinin faşist, birilerinin ise bilmem ne ilan edildiği bir sözlükte yazmak gerçekten sıkıcı ve kaliteyi yerlerde gezdiren bir durum. daha okunası ve içi dolu entryler içindir bu yaptırımlar. eskiden olduğu gibi fazla yazar olsun, binlerce başlık açılsın, polemiklerle sözlük canlı kalsın mantığından artık vazgeçmelidir kanaatimce. zira artık kaliteyi yakalamak ve yazarları dinlemek gerekmektedir diye düşünüyorum.
peki bunca alternatif varken neden israrla dil döküyor bu yazarlar gerek farklı başlıklarda, gerek moderasyona ya da zall'a özel mesajlarla gerekse de başka yollarla? tek bir cevabı var bu ortama değer vermeleri ve sevmeleri. e o zaman bunca yazar hatrına bile kalite adına bir şeyler yapılır, gereksiz kişi ve entryler uçurulur, sapla saman bir birinden ayrılır.
tüm kalbimizle mutluluklar dilediğimiz sözlük adminimiz.
umarız bu durumu ona sağlıklı koç gibi bir erkek evlat nasib eder, oğlunun sünnetini görür, akabinde oğlunu askere gönderir de şayet o zaman uludağ sözlük devam ederse sözlükteki bölücü örgüt destekçilerine geçit vermez diye ütopik bir düşünceye de kapılmadım desem yalan olur.
mutluluklar kardeş...
bastım faka bastım
seni fazla hafife aldım
sustum diye yuttum diye
oh be uyuttum sandın (artik gozumu actim ama)
edit: oha lan oha be, ben zall'a ne yazsam eksi manyagi yapardiniz. adam beni faka bastirinca mi arti veriyosunuz? dost gorunen dusmanlarsiniz hepiniz. kustum hepinize.
