antipatik hareketleri yüzünden hiç bir yere gelememiş ve gelemeyecek türkiye nin yetiştirdiği iyi hocalardan bir tanesi.
bu adam teknik direktörlükten anlıyor amma ve lakin adam antipatik. hiç bir büyük klup bu adamı takımın başına getirmeye cesaret edemiyor. çünkü büyük takımlar da hocalıktan önce imaj önemlidir.
yani bu adam konya nın başındayken yaptıklarını büyük takımın başında yaparsa yüz yılın fiyaskosu olur ve bu yüzden hiç bir yönetici kendisini takımın başına geçirmeye cesaret edemiyor. edemez...
Yılmaz vural'ın bu seneki fikstürü: yarı döneme gelmeden başka takıma geçer, yarı dönemde başka bir takıma daha geçer sezon sonunda da en son geçtiği takımla birlikte bank asyaya düşer. böylece düşen üç takımda da yer alarak yeni bir rekora imza atar.
kendisini frank rijkaard'la kıyaslarken nasıl bir psikoloji içerisindeydi merak ettim, sanırım arsene wenger'e meydan okuyan bülent uygun'u bile geçti. ha bir de 21 eylül 2009 kasımpaşa galatasaray maçı sonrasında kapısında yatması gereken o hakemi şikayet etme başarısı göstermiştir, frank rijkaard ise hakem hakkında tek laf etmemiş, oldukça ılımlı yaklaşmıştır. işte bizim futbolumuz, işte onların futbolu. işte yılmaz vural, işte frank rijkaard. aradaki farkın yorumu da sizin...
kasımpaşaspor'un attığı gole, beni hayretlere düşürerek sevinmemiş teknik traktördür kendisi. yedek kulübesindekiler hoplayıp zıplarken o ''tamam oturun, yok birşey'' tarzında yatıştırmıştır oyuncularını. sanırım olacakları önceden görmüş ve ''nasıl olsa koyacak galatasaray'' diye düşünmüştür.
herhangi bir saat firmasının başında olsam futbol dünyasında sponsor olup reklamlarımda oynatacağım ilk adam olur.
son anlarında takımının skor avantajına sahip olduğu tüm maçlarda hakemlere saatini göstermekten çekinmez. hatta bazen abartır, kolundaki saati çıkarıp deli gibi sallayarak hakeme göstermeye çalışır.
büyük takımlarda iş yapamayacak hocadır. çünkü soğukkanlılık sıfır adamda. bu kadar telaşlı insan mantıklı düşünemez bi yerden sonra.
o yüzden de takımları 80.dakikaya kadar dayanabiliyorlar. ondan sonra yılmaz hoca'da da sigortalar atıyor. bir yere kadar tabi.
sanılanın aksine iyi bir teknik adamdır.
nice takımları 2.ligden 1.lige taşımıştır. nice takımları düşme potasından alıp ligde tutmuştur. her takımı da ligde tutacak diye bir şey yoktur. arada düşenlerde olacaktır doğal olarak.
veteran maclarin da bile basinda bulundugu takimin son dakikalarda gol yemesine, maglubiyete engel olamayan sanssiz teknik direktor. hocanin kaderinde var son dakika golleri.
yerli milli takım hocalığı için kendisinin de göreve hazır olduğunu yabancı hoca istiyorlarsa da kendisinin aynı zamanda alman vatandaşı olduğunu söylemiş kişilik.*