yıldız teknigin köpekli kampusudur.
bugün son anda derse girmekten vazgecip, yagmur nedeniyle binamın önünde 500esi beklemeye koyulmusken salak köpegin teki pesime takıldı. bir sürü ögrenci varken iyiler hoşlar da, yalnız basına kalmıs savunmasız * beni görünce degişti havyanlar. bi yandan otobüse küfrederken bi yandan da allahım sen koru diye sölendim bi süre. binanın önündeki taksi soforü ne kadar yardımıma kostuysa da köpek gitmedi. sonunda 41at ile asagı kadar inip 500esi beklemeye basladım fakat daha kötüsü gelmişti basıma asagıdaki sürü halindeki köpekler üstüme dogru gelmeye basladı, yoldan gecen cocugun teki korkma bişe yapmaz diyerekten gecti fakat rahatlayamadım tabi. o arada da 500es göründü.
ben, senin kadar küfrettigim bir seyi böyle özlememiştim 500esim dedim ve güvenli güvenli evimin yolunu tuttum.
Yıldız kampüsünde bölümleri olan mühendislik öğrencilerinin kesinlikle ve kesinlikle servis derslerini 1.sınıfta verip geçmeleri gereken üniversitedir.
Ben 1.sınıfta vermedim servis derslerinin birisi hariç, nerden baksanız mat 1den 4x3 12 kredi, mat2den 4x3 12 kredi, fizik2den 4x2 8 kredi, kimyadan 4x2 8 kredime mal oldu. bir dönemde 27 kredi alabildiğiniz okulda nerden yaklaşık 1 yıllık süreçtir.
oysaki anasını sattımın dersleri yıldızda olsa, nasıl yıldızda derse giriyorsak daha doğrusu arada bir de uğrasak dersleri geçiyorsak gitsek uğrayabilip geçsek ne güzel olurdu.
Nerdee. 2.sınıfa bıraktığınız an bu derslerden birini yıldız, davutpaşa arasında otobüslerde, servislerde heba olursunuz ki büyük ihtimal ders aralarında en fazla 1 saat boşluk olur bu yüzden de siz 2. öğretimden alırsınız bu dersi ve sabah 9 da başlayan okul serüveniniz saat 22ye kadar sürer haliyle gitmezsiniz derslere falan. üstüste de 50 kere alırsınız dersleri.
ömür törpüsüdür başka bir şey değil. inşaat, kimya-metalurji ve fen-edebiyat fakülteleri ile yabancı dil yüksekokulu burda bulunur. fen-edebiyat fakültesinde bir koridorlar vardır ki bir ucundan bakınca diğer ucu görünmez.
topkapı sanayiinin yanıbaşında, esenler-güngören-bayrampaşa ekseninde, yani bir şehir planlama cinnetinin orta yerinde, giriş kapısının önündeki trafik keşmekeşliğine, etrafta bacaları görünen çirkin fabrika binalarına rağmen kendini sevdirmiş ilim yuvası. papatyaların, türlü kuşların, yüzyıllık ağaçların ortasında yükselen modern binanların içinde güzel günlerin yaşandığı ve yaşanmakta olduğu görkemli kampüs.
adını aldığı davutpaşa semtinden daha büyük olan kampüs. orta vaadede ytü beşiktaş kampüsü'nün tamamı buraya geçiş yapacaktır, zira inşaatlar sürmekte. elektrik-elektronik fakültesi bitti sayılır mesela.
Değerlendirilmesi gereken çok büyük bir alana sahip kampüs. 1 yıla kadar bilgisayar mühendisliği, elektronik ve haberleşme mühendisliği ve elektrik mühendisliği bölümlerini içinde barındıran elektrik-elektronik fakültesinin de taşınmasıyla daha bir canlanacaktır. Bütün yıldız teknik üniversitesi fakültelerinin de buraya taşınması da söz konusu. Bu taşınma sebebiyle bir çok öğrenci, davutpaşa civarında ev tutacak ya da buradaki yurtlara kayıt yaptıracaklardır, aman diyim dikkat edin. Hele ki; marjinal bir hava takınmaktaysanız gece sokağa çıkmadan düşünün, zira güngören gençliği rahatsızlık duyabilir. Bir de o kampüs yokuşunu tırmanmak, içinizden "birşey yapmazlar olm" diye söylenerek yanından geçtiğiniz köpeklerin korkusunu yaşamak, davutpaşa sakinlerinin tuhaf bakışlarına maruz kalmak yıllar sonra özlenecek şeyler olup çıkıverir karşınıza. o yüzden okurken fazla küfretmeyin. ben ediyorum, siz etmeyin.
geceleri bir saatten sonra otobüs olmadığından, o saatte ringe de rastlanmadığından aşağı yürünmesi zorunlu olan kampüs. ormandaki vahşi ve yırtıcı hayvanlara karşı okul yönetiminin bu saatlerde çıkan öğrenciler için önlem alması gereken yerleşkedir.
güngörende olanının bir yokuş yolu var eşşek kadar ulan git git bitmiyor mübarek. yürürken bir yalnızlık hissi çöker şırnağın bir sınır köyünde dolansanız en azından bir rüzgarın sesini duyarsınız. istanbulun göbeğinde ıssızlığı hissetmek isterseniz oraya gidin (1 kilometre yürürürsünüz ama. iett kampüs nizamiyesinin önüne hat koydurmuş düşünün yani)
bir diğeri de esenlerde bulunur. bu da kışladan bozma yerdir ama bu düzlüktür. bu arsayı ne koçlar ne sabancılar istemişte devlet vermemiş
yaklaşık 3 yıldır yıldız teknik üniversitesi beşiktaş kampüsünde okuduktan sonra elektrik elektronik fakültesinin önümüzdeki yıl taşınacak olması sebebiyle zorunlu geçiş yapacağımız yer.
2 yıldır gitmiyordum, yarın alttan aldığım dersin sınavı için küçük bir ziyarette bulunacağım kendilerine.
okul yolu düz gider ezgisiyle çıktığımız yokuşu kan-ter içerisinde ancak sonlandırabildiğimiz kampüs,ama yine de son zamanlarda yapılanmasında ki umut verici çalışmalarda mevcuttur.okulumdur,sevilir,sayılır.
güzelleşmeye başlamış ytü kampüsüdür. inşaat fakültesi kantinin hem pis hem de çok pahallı olması sebebiyle defalarca boykot edilmesinden sonra dün arkadaşlarımızla kantinde otururken (diğer kantinler uzak olunca mecburiyet oluyor) bir an da rektör ve inşaat dekan yardımcısı bizim masaya gelip oturabilir miyiz gençler deyince bizi şaşırtmış, rektörü normalde hiiç sevmezken, ilginç gelip birebir sorunları öğrencilere soruyor demesiyle sempati kazandırmıştır. ayrıca masada duran tabakta patatesleri de gençler çaldım diyerekten bizi ayrıca dumur etmiştir.
kampüs böyle devam ederse 2-3 seneye muhteşem bir yer olur. biz tozlu yollarından geçtik ama gelecek gençler şanslı.
seneye fakültemin taşınacağı yıldız teknik üniversitesi kampüsüdür. yıldız'ın aksine kedileriyle değil, köpekleriyle meşhurdur. kaldığım yerden ulaşım biraz zor olduğundan, seneye taşınacak olmam kesin gibidir.
bugün bir seminer dolayısıyla uğrama şanssızlığına eriştiğim kampüs.
biz bu tip işlerde hep yıldız'ın beşiktaş kampüsünü kullanırdık hacı. derlerdi bize ''davutpaşa var, ebemiz belleniyor'' diye. gittim. otobüs bildiğin şehir içi seferi yapıyor. duraklarda fakülte adı yazıyor. böyle otobüste basıyorsun düğmeye hop iniyorsun.
yalnız süper ortam var. yeşillikler filan. baharda iyi mangal partisi verilir burada.
köpekler iyi, hoş. bir zararları yok fakat gece bunlar kurta dönüşebilir. köpek milleti ne yapacağı belli olmaz.
aslında yokuşu olmasa güzel yer. şu harabeleri filan kaldırılınca değerlenir oralar.
ana giriş kapısının bir proje yarışması sonucuna göre tasarlanacağını sezmekteyim, mimarlık fakültesinde keşif yaparken, panonun birinde ufak bir yazıda denk gelmiştim.