evet evet yanlış duymadınız. yılbaşı kutlamak ve çam süslemek bir türk geleneğiymiş aslında ve avrupa bizden görmüş bunu. ilmiye çığ böyle diyor. başkası söylese inanmazdım da bu kadına güvenim tamdır. son sümer kraliçesi ünvanını da almış. niye güvenmiyim ki. bu ünvan yeter * kaynağımı da dini bütün müminlerin haber sitesinden aldım ki birileri üşüşmesinler üstüme.
evet efenim katılıyorum. noel baba benim büyük büyük dedemdir. asla bacadan girmez, zira kimsenin evine destursuz girmez. kapıyı çalar, "selamunaleyküm" der, ailenin ihtiyacı neyse ona göre erzagını kumanyasını bırakır, çıkar. kızağı çeken hayvanlar geyik değil, kangaldır. yılbaşı aslında 1 ocak değil, 18 şubatta, saat 18.48'de kutlanmaktadır. kırmızı don değil, beyaz şeriat donu giyilir. bunlar hep avrupalılar tarafından çarpıtılmıştır, oyuna gelmeyelim, birlik olalım,hakkımızı arıyalım lütfen.
islam inancına muhalif olma amacıyla Gerçeği yansıtmayan şovenist bir yaklaşımdır. Eski türklerde ağaç kusaldır ama kesmek değildir; ağaç yaşamın anlamını ifade eder. şöyle; kökleri toprağa salsın dalları göğe erişsin diye dikilir. saçma bir amaç için asla kesilmez.
doğru bir önermedir. hala sibiryadaki bazı türk kabilelerinde bu gelenek devam ettirilmektedir. ama işte kendi kültürünü arap kültürü olaak bellemiş, müslüman olmayı araplaşmak sanmış beyinler bunu anlamaz.
beni eleştirselerde evimde yılbaşı ağacını süslemeyi çok severim. ve bunun için bana sen gavur musun diyenleri ikna edebilmek için artık bir sebebim var. ben türksem türk geleneğiyse uygulamak hakkımdır.
yeni yılın gelişini fırsat bilerek biraz neşelenmenin, sıkıntıları bir günlüğüne unutmanın, hayatta bir akşamı da vur patlasın çal oynasın şeklinde geçirmenin illa ki bir dinin gereği ya da ülkenin geleneği olarak algılanması mı gerekiyor diye düşündüren tartışmalar dizisinin son parçasıdır.
gerizekalıların diğer gerizekalı safdilleri kandırmaya ve "bizim öz be öz orta asyadan getirdiğimiz miladi takvim kutlamasıdır be ya" demesini sağlayarak, son 3-5 senedir gittikçe azalan yılbaşı kutlaması maymunluğunu hortlatma çabasıdır,
cadılar bayramı da bizden çıktı diye sürecektir emin olun, zira trollük sadece sözlüklerde değil, gazete köşelerinde de çok sık rastlanılan bir şey.