izmirin rum ve ticaret için gelip yerleşmiş yunan vatandaşlarından oluşan ahalisidir o çiçeklerle karşılayanlar.o günleri anlatan türk ve yunan kaynaklarına baktığımızda bunun doğru olduğunu görürsünüz.zira herhangi bir rum/yunan taşkınlığına karşı türkler toplu olarak ve kendi mahallelerinde bulunmuşlar veya evlerine kapanmışlardır.
izmirli rumlardır. kurtuluş savaşı sonrası paket edilip yunan ordusu ile beraber geri gönderilmişlerdir.
bunun dışında annemin büyük dedesinin de içinde bulunduğu çok sayıda insan yunan ordusu tarafından şehit edilmiştir.
bunun dışında bazıları hiç direniş yaşanmadı falan demiş. bilginiz olsun ege de direniş olmuştur ama yunan ile fransız işgali farklıdır. maraş ve antep fransızlar için koloni topraklarıydı. fakat ege bölgesi yunanlar için ana toprak sayılmıştır. fransızlar 3-5 isyancı kontrol ederiz diye yaklaşıp kayıplar fazla olunca çekilmiştir ama yunanlar vatan haini bin yıllık rum topraklarında olmasın demiş ve bölgeye takviye göndermekten çekinmemiştir.
sonuç olarak kuvay-ı milliye gibi düzensiz birlikler balıkesir'den başlayarak bütün ege de organize olmuş ve tsk'nın temelini atmıştır.
izmirli rumlardır. parasız olanlar mübadele ile karşı kıyıya geçirilmiş olup, zengin kesim (şuan hala kordon civarında oturular) isimlerini değiştirerek izmirde ticaret yapmaya devam ettiler.
yani şundan emin olabilirsiniz; ikinci bir yunan işgalinde bayrak sallayacak yine bir çok insan göreceksiniz.
O dönem izmir'de yunanların da olduğunu, izmir'in kurtuşulundan sonra yunanistan'a gönderildiklerini bilmeyen sefil beyanı.
kendi soydaşınızı düşmanla işbirliği yapmakla suçlayacak kadar hainseniz söyleyin, bilelim.
biz yedi göbek izmirliyiz. benim 103 yaşında vefat eden büyük anneannem yunanlar almasın diye terliğini koynunda saklamış biridir. babası menemen katliamı'nda yunan askerler tarafından öldürülmüştür.