- iki ekmek bir permatik lütfen...
+ hey neye benziyorum ben? bakkala mı?
- değil misiniz?
+ evet ama. al paçiro' ya benziyorum ben..
- al paçino diyecektiniz heralde..
+ biliyorum dostum. neyim ben ha? salak mı?
- değil misiniz?
+ evet ama çok salağım ben.. şimdi ellerini görebileceğim bir yere koy ya da gözlerini elleyebileceğim bir yere bak..
- haydaa..
bu haftaki sayısıyla beraber gülmekten yerlere yatırmış esprilerdir. trende kahkaha atmamak için kendimi kastığımdan eve geldiğimde dağıldım gittim.
zekisin arkadaşım!
+ alo suat.
- efendim irfan abi.
+ şimdi beni iyi dinle. yengen ararsa ben sendeymişim. sonra seninle birlikte rızanın kaynanasının cenazesine gitmişiz. rızayıda alıp dışarı çıkmışız. 1-2 bira içip kafayı dağıtmışız. sonra senin eve dönmüşüz hep beraber. ben senle tartışıp kapıyı dannn diye vurup çıkmışım. tamam mı aslanım aynen böle söle.
+ tamam abi.
15 dakika sonra...
+ alo suat
- efendim yenge.
+ irfan ordamı?
- hayır yenge
+ ozaman ne diye bekliyorsun hayvan. azdım kudurdum burda gelsene hemen.
- 5 dakikaya ordayım yenge
kelime oyunlarına bağlı esprilerdir genellikle. çok akıllıcadır. ve okurken kesinlikle sıkmaz. hatta öyle ki karikatürlere gülümsemeyen bir insana bile kahkahalar attırabilir.
--spoiler--
-evet sayın seyirciler, şimdi de televizyonunu yeni açanlar için haber bültenini tekrar sunuyoruz.
- a-aa!
- şaka lan şaka. sokayım televizyonunu yeni açanlara..
- oha..
- hele televizyonu hala kapalı olanlara iyice kafam girsin!
- yuha!
--spoiler--
+ bilemiyorum suat... bir yanım bırak herşeyi , terket bu şehri diyor... öbür yanım emoğa goyim heheloy naber y.rraaam diyor...
- ikinci yanın ne fenaymış...
adım tahsin yolbeyli, 23 yaşındayım. bu yaz tatilinde komşumuz ayfer
ablayla yaşadığım macerayı sizinle paylaşmak istiyorum. ayfer abla iki
yıl önce kocasıyla birlikte apartmanımıza taşınmıştı. ve ben, o
günden beri onun için çıldırıyordum. ayfer abla 32 yaşında 1.65
boylarında beyaz tenli enfes bir kadındı.
kocası ümran abi 39 yaşında, 1.85 boyunda, atletik yapılı, yanık tenli,
nefis bir adamdı. ama konumuz o değil, konumuz ayfer abla.
ayfer abla sürekli giydiği askılı bluz ve mini etekle aklımı başımdan
alıyordu. bir gün dayanamayıp kendisine açıldım;
-ayfer abla sürekli niye aynı şeyleri giyiyon? insan kokar yav.
-yıkıyoruz herhalde.
aradan günler geçti. o gün başıma geleceklerden habersiz, semtimizin
bakkalı ismet abiyle sohbet ediyordum. ismet abi 43 yaşında 1.50
boylarında buğday tenli, buğday gibi bi adamdı. oldukça atletik bi
gülümsemesi vardı. konumuz ayfer abla olduğu için onu da es
geçiyoruz.
ben bakkaldayken içeri ayfer abla girdi. üzerinde vücut hatlarını belli
eden bir tişört vardı. nereye gittiğini sorunca köpeği muffy'yi
gezmeye çıkarttığını söyledi.
muffy 1,5 yaşında, 40-45 santim boylarında, enfes bir köpekti. ipek
gibi tüyleri... amaan, ayfer ablaya geçiyorum...
ayfer abla beş on dakika muffy'ye göz kulak olabilir miyim diye sordu.
hemen kabul ettim tabi. eğilip köpeğinin tasmasını takarken gözlerime
inanamadım. sütyen giymemişti!!!
aklımı kaybedecek gibi oldum. elim ayağım birbirine dolanmıştı.
sonra ayfer abla muffy'yi bırakıp gitti. o gidince hayvan
huysuzlandı. havlamaya başladı. sakinleştireyim diye kucağıma alınca
gözlerime inanamadım. sütyen giymemişti!!!
hemen ismet abiyi kontrol ettim. o da sütyen giymemişti!!! peki kimdi bu
sütyeni giyen?! tanrım yoksa...
aman allahım ben giymiştim! hem de annemin sütyenini giymiştim!
hatırlıyorum annem bu sütyeni tuhafiyeci erhan'dan almıştı.
tuhafiyeci erhan 1.75 boylarında, kumral... lan ben bu sütyeni nasıl
giydim lan?!
hemen sütyeni çıkarıp muffy'ye taktım. muffy çıkarıp, ismet abiye
attı. ismet abi de dolgun kalçalarını sergileyerek sütyeni tezgahın
altına sakladı.
o esnada ayfer abla içeri girdi! üzerinde vücut hatlarını gösteren bi
gömlek vardı. hani tişört vardı, gömleği ne zaman giydin diye
sorduk. tuhafiyeci erhan'a uğradım ondan aldım dedi.
tuhafiyeci erhan 1.75 boylarında, kumral. bi dakka noluyo lan orda? vay
şerefsizler!
-git lan! git!
işte böyle. artık muffy, ben ve ismet abi her gün buluşup
sevişiyoruz. hayat bizim için çok daha renkli oldu. öyle değil mi ismet
abi?
-alo, kuntik döner mi? bizim bi tavuk şiş bi kola vardı nolduu
-yav, o değil de bi ilhan irem vardı hani o nooldu?
-ne bileyim lan
-tavuk şişi biliyosun ama
-hasta mısın kardeşim
-yav , kusura bakmayın adresinizi kaybetmişiz arkadaşlar yerinizi tespit edecek de sizi telefonda tutmaya çalışıyorum.
- Oğlumun nesi var doktor?
+ Hmm... Oniki parmak bağırsağında iltihap var.
- Aman doktor... Biz nerden buluruz o kadar parmağı?
+ Yanlış anladınız... Antibiyotikle tedavi edeceğiz.
- Bravo bravo... Fakiriz diye antin-kuntinle tedavi edin bizi.
+ Antibiyotik diyorum.
- Kes yeterice dinledim!
+ Eeh! Yürü git be adam...
- O parmakları bulacağım doktor. Ne pahasına olursa olsun!
- Yusuf usta bize kabak dolmasını anlatacak... Seni dinliyoruz Yusuf usta
+ Ne kabaklar gördüm içinde kıyma yok, ne kıymalar gördüm üstünde kabak yok.
- Lan yedin mi hepsini?
- Üstüme gelmeyinnn...