*dinlediğiniz şarkılara dikkat edin.
*facebook, twitter gibi göz önündeki sosyal ağlarda samimiyetiniz olan veya olmayan karşı cinslerinizle olan konuşmalarınıza dikkat edin. zira kıskançlık en üst boyutta.
*yapabiliyorsanız ayda bir de olsa görüşün. senede birlik durumlar var ki insanı ebesiyle tanıştırır; allah korusun.
*uyumayın, uykusuzluğa alışın, kahveyi sevin.
*en yakın arkadaşınızın sabrını çok zorlayacağınız için knendisinden en başta bir özür dileyin.
*zaten bunların çoğunu yaşayacağınıı bile bile başlamışsanız çok seviyosunuzdur bunun tavsiyesine gerek yok. ama hepsinden önemlisi çok sevdğiniz halde eğer kendinize hakim olabiliyorsanız başlamayın, emin olun daha kolay atlatırsınız. yada diğer durumlara göre gitmesine izin vermeyin.
ihtiyacın olduğu anda yanında olamıyorsan, birlikte paylaşımlar ve yaşanmışlıklar biriktiremiyorsan bunun adı ilişki olmuyor, gözden ırak gönülden ırak bütün direnmelere rağmen anlamını buluyor.
Yol yakinke vazgec, bile bile atese atilmanin hic bi faydasi olmiyor.
Yok asla vazgecmem diyorsan da en ihtiyacin oldugu zamanda yaninda olamayacagini bil.
aslında en temiz ilişkidir çünkü karşınızdaki kişi aslında kafanızda yarattığınız o mükemmel harika insandır her gün ona kavuşma hayali ile yanıp tutuşur, saatlerce telefonda anlamsız konuşmalar yaparak geçirebilirsiniz.
göz görmeyince gönül katlanıyor denemeyecek tek durumdur. başlanmaması şiddetle önerilir. ha, lise çağındasındır sağdan soldan netten düşürürsün o ayrı. uğraş birader işinin adı ne, gelişim çağında meşguliyet iyidir sorumluluk duygusunu kamçılar ve geliştirir. lan neyse saçmalamaya başladık, uzun mesafe ilişkisi kötüdür özünde. ne çiftler gördüm aşklarını dağlara yazacak kadar rahatlardı, üniversiteye başladılar hepsi göt oldu. abimde bunlardan biri. koskoca genç oturdu hüngür hüngür ağladı lan. çok komikti lan. başlayacaksanızda benim görebileceğim yerde başlayın sonradan gülmek keyif veriyor.