yeni başlayanlar için aşk acısı
yepyeni bir kurs bu
ücreti hayatınız
not almadan
iliklere işleyerek anlayacaksınız
bu dersin ilk konusu yalnızlık
geceler boyu hissettirmeden ağlayacaksınız
sonra bir umursamazlık
kendinizi dünyanın merkezinde
sanacaksınız
sonra daha da kötü olacak her şey
anılar öyle bir geçecek ki gözlerinizden
ıslanmadan kirpikleriniz
hıçkırıklar tutmadan ağlamadan
gün geçirmeyecek
aşka darılacaksınız.
yalnız kalacaksınız
sızlayarak iliklerinize işleyerek yalnızlık
"neden ben" diyeceksiniz ya bir gece
yalnızlık diplomasını almaya
hak kazanacaksınız.
öncelikle sakinleşin. hemen telefona ve alkole saldırmayın. beyninizin içinde iki ses duyacaksınız. biri aşk diğeri de gururun sesidir. bu nedenle birbirine zıt iki ses arasında kaybolabilirsiniz. sesleri daha çok karıştırmamak için alkolden uzak durun. olayları mümkün olduğunca gerçekçi görmeye çalışın. kendinizi "aslında seviyor ama bu, şu, o nedenlerle böyle yapıyor" gibi düşünceler ile tatmin etmeye çalışmayın. bu şekilde düşünürseniz aşık olduğunuz kişi bir süre sonra bir obsesyona dönüşür. gerçeği kabul edin. sizi artık sevmediği gerçeğini kabul edin. kızgınlığınızı yenin. mağduriyet hissiyatından ve kendinize acımaktan kesinlikle uzak durun.
şimdi olaylara daha olumlu bir şekilde bakın. artık özgürsünüz. artık uzun zamandır planladığınız ama zaman ayıramadığınız faaliyetlere zaman ayırabilirsiniz. spora başlayın, bir yabancı dil öğrenin, yeni insanlar ile tanışın. hemen birisi ile çıkmak için acele etmeyin. özgürlüğün tadını çıkarın. ayrılık sonrası yaşadınız eksiklik duygusu bittikten sonra, kendinizi tek başınıza tam olarak hissettiğiniz zaman yeni bir ilişkiye hazırsınız demektir. bu hissiyata ulaştığınız zaman zaten birileri ile kendiliğinden yakınlaşmaya başlıyorsunuz.
kendinize bir tokat atın yeni hatun arayışına girin veya da bekar ve Dırdırsız hayatın keyfine varın.
Neymiş efendim yeni ilişkiye başlamak için hazır olmak lazımmış, yok böyle bir şey, takılın, eğlenin aşk meşk gibi derinliği olduğu sanılan ancak bir basit bir duygusal iluzyona kendinizi kaptırmayın.
Erkek adam aşık olur olur da o da evleneceği hatuna olur ne işiniz var yaklaşık 16 yaşından 26 yaşına kadar aşık olmaya manyak mısınız?
bırakın hatun milleti düşünsün ne yapacağını.
Gerçi dediklerimi dinlemeyeceksiniz.
O yüzden gurur denilen şeyin de O beni sevmiyor ben onu seviyorum durumundan farklı bir durum içerdiğini biliniz. O sizi sevmese veya da sizin için fedakarlık yapmayı göze alamasa bile sizin delikanlıca sevginiz ve fedakarlığınız sizin en büyük gururunuz olsun. Bu mantıkla burnunuzu çok sürtersiniz ama ilerleyen zamanlarda duygusuzlaşınca ulan ben delikanlı adammışım aşık olmuşum birilerine çabalamışım diyebilecek ve gururlanacaksınız.
ask acisi, toyluk isidir.ama yasanmalidir. aslinda cok aci cekildiginde bos gururu bir yere kaldirip hemen derdin dermanina ulasilmalidir. bir kere daha denenmelidir. ama karsi taraf israrla acidan gebersende sana donmuycem diyorsa isin daha da kolaylasir.az hasarla unutmaya baslarsin.
çekmemenin en garanti 2. yolu vaktiyle babam tarafından keşfedilmiş lakin fazla sallanmamıştır. erkekler için tasarlanmış bu teoriye göre ilişkideki ilk sıkıntıda taraflardan 'sen' olanı ilişkiye esrarcengiz bir şekilde son vermelidir. söz konusu aşk acı verecek anatomiye sahip değilse, karşı taraftan gelen 'neden' sorusuyla tekrar filizlenecektir. eğer gelmesi muhtemel 'neden' sorusu yine de acı doğuracaksa babam der ki 'senden akıllı ya da o an daha akıllı davranan sadist kadını durduramazsın.'
henüz olup olmadığımı bilmediğim için, bu acının bu satüye girip giremeyeceğinden pek de emin olmadığım acıdır. madem yeni başladınız alışmadan kurtulun bundan. aman aman uzak durun. tü kaka pis...
sürekli uyumak ve unutmak istersin,sana verilen hiçbir tavsiye ilaç olmaz içindeki yaraya. çözümü unutmakdır,akabinde yeni bir ilişkiye başlayarak karşı tarafın hayatını zehir etmekten kaçınılmalıdır.
tek bildiğim, yaşınız kadar aşık olsanızda her aşk acısı kendi çapında bir ilktir. alışılmaz bu illete. tekrar tekrar ölürsünüz giden her sevgilinin ardından. tek ilacı zamandır. sürünürsünüz, ama asla alışamazsınız.
her gün belirli periyodik aralıklarla ağladığın ve önüne gelen herkese durumu tüm detaylarıyla anlatıp, "ben haklıyım demi?" diye çektiğin acıyı ve gözyaşlarını meşrulaştırmaya çalıştığın, berbat bir dönemdir.
dur diyemezsin gidene, gidemezsin ardından...üzülürsün, üzmekten korkarsın..zindan olmuşsa hayat perde aralansın istersin bir ışık sızsın istersin içeri..ama hep karanlıktasındır..
dur oğlum dur biraz dur. hemen üzüntüye acıya boğulma. şimdi sen bu dediğime inanmayacaksın ama; bir gün sana o kızdan çok daha fazla değer verecek birini tanıyacaksın. şimdi sen yalnız kalma korkusu ile tekrar o kızla yaşadığına benzer mutlu anlar yaşayamama korkusu içinde, o kızdan başka bir çıkış yolun olmadığına inanıyorsun. bırak bu düşünceleri. almış başını gitmiş işte; geri dönse ne olacak bu noktadan sonra.
sadece aptalların veya acemilerin çektiği bir acıdır. iradesizlik belirtisidir. aştığınızı anlayacağınız an ise postayı koyduktan 10 dakika sonra uyumaya rahatlıkla devam edebildiğiniz andır.
p.s: yanlış anlaşılmasın, buradaki posta koymak şuursuzca göndermek değildir. ilişkinin bitmesi gerektiğine delalet bir hareket gördüğünüzde yapılan hamledir.
öncelikle tadını çıkartın. eğer gerçek bir aşk acısı çekiyorsanız, bu her zaman tadabileceğiniz bir duygu değildir kıymetini bilin. daha önce size çok da bir şey ifade etmeyen ayrılık temalı şiirlerin, romanların, şarkıların tadına varın. içip sarhoş olun, dostlarınızı canından bezdirin, yağmurda melenkolik yürüyüşler yapın, bol bol küfredin.
tüm bunları yaptıktan sonra, dönüp çevrenize bakın. daha önce hayatta aşk konusunda sizin için bir kişi varken şimdi özgür olduğunuzu ve çevrenizdeki potansiyel güzelliklere ulaşma imkanınız olduğunu farkedin. kendinizi sevin.
'zaman herşeyin ilacıdır' cümlesini asla anlayamayacak olduğunuz acı ötesi durum. Sizi anlıyorum. Tamam hadi üzülme, bir sürü gurursuzluk ve hatta kendinden beklemeyeceğin adına salaklık dediğin şeyleri yapmış olabilirsin. Korkma bu hep böyle gitmeyecek. Sen yine o eski sen olacaksın, bahardan yine etkilenecek yüreğin , yine coşacaksın. O yapmayı çok sevdiğin ne varsa, hepsi yine haz verecek sana merak etme. Tamam , tamam, susuyorum. Yaşamadan öğrenemeyeceksin nasılsa, söylediklerim sadece aklının bir köşesinde kalsın istedim. ihtiyacın olduğunda ,şaha kalktığında, ezbere söyleyeceksin bunları nasılsa sen de. Zaman siler herşeyi, üzül üzülebildiğince şimdi , ama mükafatını vermeyi unutma zamanın, bir dahakine kollamaz yoksa.
ilk aşksa, çok daha fazla koyacaktır. bir kere şu bilinmelidir, asla unutamayacaksınız. bunu sindirin. sevgiliniz başkası yüzünden mi terk etti, aldattı mı? fark etmez, ölene kadar düşünüp gülümseyeceksiniz, belki ağlarsınız; "vay anasını, şöyle bir kız vardı" diyeceksiniz. diğerleri de öyle olur elbette, ama ilki kadar asla olmaz.
tadını çıkarın. evet aşk acısının. kitaplara verin kendinizi, kendinizce edebiyat yapın. gözlerinizin altına kömür sürüp sokaklarda gezin, kimseyi iplemeyin; kırmızı ışıkta yola atlayın, ama ezilmek için değil. minibüste yaşlılara yer vermeyin. hatta oturmayın. boş minibüste ayakta gidin, kendinize gülün; size gülenlere bakın, daha da fazla gülün.
sinirinizden güleceksiniz. yavaş yavaş sakinleşecek; ikinci dalganın ardından kurtulacaksınız. ama asla geçmeyecek. "olmuyor" demeyiniz, sadece alışmanız gerekecek. "keşke hep çocuk kalsaydım" diyeceksiniz. güzellikleri keşfetmeniz, bahsi geçenin sadece duygu yoğunluğu; karşınızdakinin bir kız/erkek olduğunu idrak etmeniz gerekecek.
hazırlıklı olun, 1 yıl geçtiği halde neden terk edildim diyip ağlıyor olabilirsiniz. anormal değilsiniz, ağlayıp zırlamayın; bu olmadan olmaz demeyin.
ben durduysam siz ortalığı bile sikersiniz. o derece. sevinin, sevişin.
Unutmak için kendini zorlamaman gereken bir acıdır.Çünkü bilemezsın kendini ondan uzaklaştırmaya çalıştığın her dakika en küçük şeyler dahi seni ona taşır yani anlayacağın ilk başladığın yere geri dönersin.Kendini asla soyutlama yaşantıdan hayat sana ne kadar acı veren bir yermiş gibi görünsede...