yaklaşık yüz sene önce ortadoğuda kalan osmanlı topraklarını korumak için yitip gitmiş türk evlatlarıdır.
osmanlı, buraların elinden çıkacağını bilmesine ve itilaf kuvvetlerinin nihai amacının istanbul ve çevresi olduğunu da bilmesine rağmen türk evlatlarını arap çöllerini kurtarmak adına feda etmiştir. eğer o yığınak yemen, kudüs ve basra üçgeni yerine akıllıca davranılıp halep, musul ve kerkük eksenine yapılsaydı bugün her şey çok daha farklı olabilirdi.
osmanlı, birinci dünya savaşında savunulacak alanı çok geniş tuttu. oysa ki bütün alanı savunacak gücü yoktu. türk topraklarının ağırlıkta olduğu ve merkeze yakın yerleri savunup gücünü buralara kaydırsa belki de osmanlı devleti yıkılmayacak ve türkiye cumhuriyetine geçiş zamanla ve savaş görmeden olacaktı.
birinci dünya savaşından yenilmeden çıksa bile o saatten sonra osmanlı'nın kendisini cumhuriyet'e devretmeyeceğine ise ihtimal vermiyorum. osmanlı'nın son dönemki fikir adamları da yenileşme ve sadece türk topraklarını içine alan bir devletin kurulmasından yanaydı. türk devleti zaten eninde sonunda kurulacaktı. özellikle ordu içerisinde yenileşme ve türk toprakları üzerinde bir milli devlet kurma istenci hat safhadaydı. bu nedenle birinci dünya savaşından osmanlı kazançlı çıksaydı türkiye cumhuriyeti kurulmazdı gibi klişeleri geçelim. osmanlı birinci dünya savaşını kazansaydı bile bu türk topraklarına, anadolu'ya ve trakya'ya yığınak yapıp daha en başından ortadoğu topraklarını gözden çıkarmasıyla mümkün olabilirdi.