Heyacan. Herkesin karakteri farklıdır elbette ama ben yaşlandıkça insanlardan uzaklaşıyorum. Eskiden özellikle hafta sonları eve girmezdim artık evden çıkmak istemiyorum. Yeni yerler keşfetmeyi severdim, artık sessiz sakin bir yer bulduğumda hep orada takılmak istiyorum.
Artık merak duygumu yitirmeye başlıyormuşum gibi geliyor, allah sonumu hayır etsin.
Anlayış kesinlikle. insanlar yaşlandıkça daha huysuz ve geçimsiz oluyor. Her şeye daha çabuk sinirleniyorlar bir de almış oldukları yaşları kullanarak ben sizden büyüğüm böyle davranmak hakkım moduna giriyorlar.
Yaş arttıkça tahammülleri azalıyor. Bizler onlar daha sakin yaşayabilsin diye tüm engelleri düzeltmeye çalışıyoruz. Çünkü biliyoruz ki tahammülleri yok. Peki bizim suçumuz ne? Neden dünyayı bize dar ediyorlar? Aman öyle olmasın kızar, aman şunu görmeden düzeltelim diyerek girdiğimiz stresin haddi hesabı yok. Karşıdan çok masum görünebilir, dizilere komedi unsuru da olabilir. Ama bunları ciddi anlamda yaşayanlar var.
Allah yaşatanlara akıl ve sakinlik, yaşayanlara sabır versin. Ne demek olduğunu iyi bilirim.
küçük şeylere takılmak. görmemeyi, insanlarla, hayatla didişmemeyi, uzaklaşabilmeyi, sadece sevdiğiniz insanlarla, hobilerle uğraşmayı , hayatınızdaki insanları değiştirmeye çalışmak yerine olduğu gibi kabullenmeyi öğreniyorsunuz.