yağmur hafifse hazzı güzeldir, hele yağmur yeni dinmişse, memleketiniz olan şehre girilmişse ya da az kalmışsa, fettah can'ın kalbe işleyen mısraları aracın içinde tatlı tatlı şırıldıyorsa, derinden derinden o nefis yağmur sonrası toprak kokusu klimadan yüze esiyorsa...
hayatımda yaptığım en büyük hatalardan birisidir.
silecekler çalışmıyorken ankara gecelerinde eve gitmeye çalışıyordum.
koç burcu sabırsızlığı böyle bir şey.
Onunuz de ki araclarin isiklari islak caminizda ciddi anlamda kirilarak, gozlerinizi bir sure sonra rahatsiz eder. Ayni olay arkanizdan gelen arac farlarinin dikiz aynasindan yansimasi ile de gerceklesir.
Hadi dikiz aynaniz colormatik olsun da, on cam bayagi rahatsiz ediyor.
Ancak filmlerde hoş ve doyumsuz olan aktivitedir.
Işık kırılması, hunharca parlayan ve gözünüzü alan farlar, allah ne verdiyse gelen ağır vasıtalar ve daha nice olumsuzluk yüzünden romantizm, arınma gibi hoşluklar filan yaşayamazsınız.
Bildiğiniz, gerilir ve yorulursunuz.
