Yürüyorum, ellerim ceplerimde, ıssız adam triplerinde. Önümde bir hayat akıyor, tutamıyorum. Kimse duymuyor, görmüyor belki ama sessiz sessiz ölüyorum. Yavaşça çürüyor bedenim, acıların en büyüğü, yalnız yapayalnızım...
Kimsesiz, öyle sahipsiz, ölsem cenazemi kaldıran yok. Ölmüşüm bedenimi gömen yok. Ha, bilemem belki duyar birileri kokumu rahatsız olur sonra acır bana bakar acıyarak. Bilemem.
Öyle kalabalık ki yalnızlığım, yüksek sesle konuşmaya korkar oldum. Öyle ya duyulmayacak sesim, hissedilmeyecek nefesim.
isterdim ki bir ağaç olayım, savrulayım rüzgarda sonra bir kuş konsun kollarıma, bir tırtıl yürüsün bedenimde, gölgemde büyüsün çiçekler sonra ben mutlu olurdum mesela.
Yada bir balık olmak mesela, sonsuz mavide gezen, oradan oraya savrulan, sonra bir balıkçı bulurdu belki de beni, belki bir rakı sofrasında meze olurdum belki, görürdüm göz yaşlarını, kahkahaları, ben yine mutlu olurdum belki...
Kıpkırmızı bir gül ya da, sevgi belirtisi bilirsin. Ben en çok kırmızıyı severim çünkü. Çocukken çiçek toplardım ilk önce kırmızı güller süslerdi sepetimi. Sonra bir çiçekçi bulurdu beni, ve bir masayı süslerdim sonra. Belki romantik bir akşam yemeğine eşlik ederdim hissettirmeden ve solardım yavaş yavaş.
yapraklarım savrulurken rüzgarda, ben yine mutlu olurdum belki. kim bilir...
ne yazilar yazmistim, nasil guzel hissederdim yagmur yagarken,
Hiç çekinmeden çikardim karsilamaya...
hava buz gibi olsa bile, saçim fönlü olsa bile.
Ama artik yagmur bile kirli yagiyor,
yagmur yagarken disariya çikasim bile gelmiyor,
ustume çamur yagiyormus gibi hissediyorum, sinir oluyorum.
ama iste bugun yine yagmur yagiyor...
Sessizliği de beraberinde getirir. Kafa dinlemek için güzel bir ortam yaratır. Toprağı canlandırır ve ağaçlara bir can daha katar. Yağmur, yüreğinize soğuk soğuk boşaldığında yalnızlığın farkına varırsınız.
tuhaf bir kız.. iyi mi kötü mü yoksa numaramı yapıyor anlamadım bugün oturduk dertlerini anlattı arkadaşı sevgiliye tercih eden nadir insanlardan belki ama arkadaştan arkadaşa çok farkediyor bunu bilmelisin ki küçük hanım o son anlattığını keşke hiç anlatmayaydın yakışmadı dünyalık şeyler toprak üstünde kalır sense altında unutma !
Güzel şehrimin bulutlarından damla damla üzerime yağandır. Tüm dünyayı dolaşan bu bulutlar, oraların toprak kokusunu da getirmiştir kim bilir; yani en azından ben ona inanmak istiyorum. Buralar toprak kokmaz çünkü!
Yok...
Yağmıyor...
istanbul'a bir türlü yağmıyor...
Mavi saçlı kız seni bekliyor...
Sevgililere bu dünyanın en büyük hediyesisin yağmur... Sevgilim de yanımda, sen yoksun...
Sen olmayınca toprak kokusu yok.
Sevgiliye sarılıp toprak kokusuyla birleşmiş ten kokusunu ciğerlere çekmek yok.
Gökkuşağı yok yağmur, sen olmayınca o da uğramıyor istanbul'a, senin uğramadığın yerleri sevmiyor, gelmiyor... belki o da toprak kokusuna aşıktır. Ne dersin?
yağmur yalnızlıktır. kıyasıya ıslanıp bir anda kurumak. gözleri de yeşildir hatta. öyle güzel bakar ki, içinden bir şeylerin kopup gittiğini sanırsın. o kopup giden parçayı bulmak için uzun uğraşlar verir insan. hatta bazen gözyaşını onunla harmanlar. kimi zaman kayıp bir çocuk gibi telaşlı; kimi zaman soğuk bir aralık ayı, kız kulesi' nde yanyana olursun onunla; kimi zaman da galata kulesi' nden şehri seyreylersin. haşinliğini gösterir tüm hışmıyla. dinginleşir sonra. istemezsin. sonra bir ilkbahar günü tutar elinden, seni bir çocuk parkına götürür. dünyanın en güzel müziğiyle mutluluk diyarlarında gezdirir. o şehirden o şehire. ıslanmaya devam edersin. dinsin istemezsin; çünkü o kadar güzel yağar ki, orada onunla yaşlanıp beraber ölmeyi istersin. diner en nihayetinde. öylece kalakalırsın. sonra bir bakmışsın güneş açmış. hiç okumadığın kadar lanet okursun güneşe. "ah yağmur! keşke hiç yağmasaydın."
içinde yağmur geçen şarkılar dinleyip, uykunun gözlerime yakın olduğu zamanları düşünüyorum. "Bir zamanlar" diye başlaması masalların, hep bu yüzden. Çünkü bir zamanlar mutlu sonlar için umut vardı içimizde. Masal dediğin şey seni uyuturdu. Şimdi mutsuz masalların uyutamadığı kırgın çocuklarız hepimiz. Yüreğimiz yara içinde. Yaralarını iyileştirmeye çalışma telaşından hiç büyüyememiş çocuklarız. Ve hiç iyileşmeyen yaralarımız, hep yağmurlu bir hüzün içinde. *
bir yağış şeklidir .yağmurun olması yoğunlaşmayla ilgilidir . ayrıca eğer havada bulut var ise yapay olarak yağmur yağdırmak mümkündür .
başka bir tanım olarak yağmur , hoş bir isimdir . genellikle kızlara verilse bile , erkeklere de bu isim verilebilir . örnek manga grubu gitaristi erkek ve adı yağmurdur . yağmur sarıgül