akülü arabaya hep heves etmişimdir ailem pahalı olduğu için alamamışlardı. hep içimde kaldı şu an alıcak param var ama işte büyüdük hevesim halen var aslında bunu ilerde çocuklarım olduğunda onlara aldığımda geçicek.
Pazarda satılan bebeklerden alma hakkım vardı onuda evde bir tane varsa ikincyi alma hakkım yoktu dururumuz iyiydi i. Oyuncağa verilen para boşunadır düsturuyla hareket ettikleri için.
Sonra kardeşim canının istediği herseyi aldırdı acaba hangi dustür bu onu anlamadım.
Çocukken odam yoktu ve hep odam olsun istemiştim 18 yaşıma gelene kadar olmadı 18 yaşımda iken taşındık ve mutlu son odam olmuştu hemde hep hayal ettiğim gibi balkonlu falan ama koltukta yatmak o kadar alışkanlık olmuş ki 4 senedir 15 20 kez anca odamda uyumuşumdur.
dürbün be ulan ne heves ederdim. ama nerde o yıllarda dürbün alacak para. biraz büyüyünce oyuncak dürdün vardı küçük plastik, onlardan almıştım. yanındaki düğmeyi çevirince çıplak kadın resimleri geçiyordu ekranından. ne günlerdi be.
Bisiklet. Bütün arkadaşlarımın bisikleti vardı. Benim yoktu. Bisiklet binenleri görünce içim tuhaf olurdu. Onları izlerken ne hayaller kurardım, ne duygular yaşardım anlatılmaz. Arkadaşlarımın bisikletine binerdim ama öyle bir iki dakikalık binmeyle hevesi geçmezdi insanın. Nasıl geçsin ki?
Bisiklet binmek çok farklı. Ayaklarınız yerden kesiliyor, adeta bir kuş gibi kanatlanıyormuş gibi hissediyorsunuz. Ve o an hiç dert tasa aklınızın ucundan bile geçmiyor. Çocukluğum bir bisiklet hayaliyle geçti gitti. Sonra lisede kendi harçlıklarımla biriktirdiğim bir bisiklet aldım. iki ay binip kenara attım. O çocukken aldığım hazın zerresini bile alamadım. Her şey zamanında, her şey vaktinde, her şey yerli yerinde daha bir anlam kazanıyor.
Siz siz olun çocuklarınızın içinde ukte kalacak, daha sonra imkanınız olsa da telafi edemeyeceğiniz istek ve heveslerini geri çevirmemeye bakın. Bisikletten düşer, bir tarafı kanar endişeniz olmasın. Düşersin dizlerin soyulur kanar, iki gün sonra geçer. Ama yüreğin kanadı mı bir ömür boyu geçmez.
yoktur. hiç birşeyimiz yoktu hemen hemen. belki de istanbul da ki en kötü evlerde oturduk, babam düzenli çalışmaz eve gelmezdi ama yanımızda dayılarım, anneannem, dedem vardı. annem de sarıp sarmalayan, her koşulda sahip çıkan , varı yoğu biz olan bir kadındı. o yüzden her şeyim vardı benim. hala da öyle. dünya malına tamah etmem. isteklerim hep makul ölçülerdedir. böyle mutluyum ben. ailem, dostlarım yeter bana.
Barbi evi. Aslında şimdi istediğim zaman alabilirim ve hâlâ istiyorum ama ne zaman almaya kalksam yanımdaki kişi sen çocuk musun diyor. Oysa kimse bilmiyor benim içimde hâlâ küçük kırılgan bir kız çocuğu var ve o onun o barbi evine ihtiyacı var.