üniversitenin ilk yılı gece yurttan kaçıp otogara gittim ve ardından en yakın kalkan otobüse bindim.
edirne ye gittim sabahtan akşama kadar tek başıma dolaştım.
cebimde de çok az bi para vardı.
sonra tekrar otobüse atlayıp geri dönmüştüm.
güzel bir macera olmuştu ve ardından bu bağımlılık yapmıştı.
son param kaldığı halde, parayı bir kova dondurmaya yatırıp hepsini 10 dakikada yedim.
bu biz fakirler için çok büyük çılgınlıktır, o gün aç uyudum. üstelik mideyi bozdum, 12 yaşında falandım. o günden sonra çılgınlık yapmamaya özen gösteriyom *
geçen yıl. o zaman saçlarım erkek tipiydi yani kısacik. sevgilim özel bir yurtta kalıyordu, özel dediğim güvenliği falan olmayan öylesine evden bozma bir yurttu. akşam dokuzdan sonra sahipleri falan giderdi girişte sadece yurdun bi çalışanı beklerdi. o saatten sonra sevgilimin uzun paltosunu giyer, beresini takar kapusolu da kafama çeker köşede o adamın bi anlık uzaklaşmasını beklerdim. biri görse onu öyle bekleyip uzaklasinca iceri daldigimi, direkt hırsız falan zannederdi tipim de garipti zaten. adam bir anlik ayrılınca gizlice yurda girerdim, sevgilim birinci katta kalıyordu zaten koşarak yanına çıkardım, beni içeri alırdı, beraber uyurduk. yakalansak agzimiza ederlerdi. yurdun sahipleri manyak tiplerdi. gündüz falan çıkmamız gerektiğinde yaşadığımız adrenalin de cabasi. ama hiç yakalanmadim. seviyordum be sözlük. onun için yapabileceğim şeylerden sadece biriydi bu.
Bir yaz günü.. kısacık mavi şortumla mahalledeki tek boş arazide misket oynuyorum. yaş: 12. mahalledeki bütün kadınlar bizim evde altın günü için toplanmış. eve gidip kısır istiyorum sonra gel diyor annem.
2 nci gidiş yine sonra gel.
3 yine aynı.
arkadaş evde çılgınca kısır yiyorlar ben yiyemiyorum. çıldırdım. Serap vardı sınıf arkadaşım. onun cama tıklayıp oyuncak yılanını ödünç istedim. Zemin katta bulunan evimizin salon penceresine gelip perdeyi araladım. çoğunluk yerde oturmuş oya mı ne bi boka bakıyorlar. yılanı tam kadınların ortasına atıp -anneeeaaaa bu ne yaa diye bağırdım.
Sanki el bombası attım amk. içeriden dışarıya kaçışmalar, çığlıklar..
ben gülüyorum ama kısa sürdü bu gülüş. içeriden bi ses duyuldu:
Aşık olduğum sıfatsızın nikahında şahitlik etmem olmuştur. Şimdi olsa yapar mıyım? Evet sanırım yine olsa yine yaparım ama tavsiye etmem unutmak için başka yollar seçin kendinize. Yapacaksanızda sakın nikahta ümit besen söylemeye kalkmayın. *
Arkadaşlarla kafa dağıtmak için bir mekanda bir güzel içtikten sonra hayatı boyunca neredeyse sosyofobik sayılabilecek kadar utangaç bir insan olmama rağmen hiç tanımadığım bilmediğim birinin düğününe gidip oynamıştım arkadaşlarla birlikte.
düğündekilerin bunlar kim la bakışlarıyla oradan uzaklaşmıştık.ama hiç bu kadar eğlenmemiştim. *
11 yaşında iken 15 yaşındaki kuzenim hoşlandığı kıza yazlığın bahçesinde yürürken pandik atmamı ben ise ondan bir magnum istemiştim. uzun lafın kısası ilk magnumumu bu sayede yedimdi.
hoşlandığı kıza pandik attırmak daha çılgın geldi gerçi düşününce de neyse.
