okumakta olduğum kitapta bir yer var ve kendime yaptığımın farkına varmamı sağladı. aslında o kadar aptal değilim, yine de anlamamışım. anlamamak kolayıma gelmiş.
diyor ki; mutluluk tepenizde dolaşıyordu, ama siz onu çekip aşağı almayı başaramadınız.
olmamışlara tutunup sıkı sıkıya sarılanların öyküsü bu kısacık cümle..
herkesin bi örneği illa ki vardır. bırakamadığı. bırakıldığı. bırakmayacakları ittiği. şans vermek gerek hayata. sadece bir şansla da yetinmemek, ölünceye kadar şans vermek gerek hayata.
Dün tv de deprem haberlerini seyrediyorum ilkokul ya bir ya ikiye giden minik bir yavru konuşuyor. Deprem oldu öğretmenimiz aileniz gelecek sizi alacak dedi bizde bekledik diyor. Başka bir görüntüde panikle yola fırlayan yurdum insanı. Deprem eğitimi hak getire. Toplanma bölgesi desen mezarlık var görüntüde. ilginç bir ülkeyiz vesselam tam akdeniz toplumu. Allah yardım etsin. Cb. Konuşuyor onbinlerce toplanma bölgesi var diyorlar.
Bir iliski yasayacak olsaydim muhtemelen albert einstein'in esine koydugu kurallarin bir benzerini koyardim. Hicbir kadinla seks disinda uzun sureli bir iliskiye girmememin sebebi bir bakima bu. Bu benim dusunceli biri oldugumu gosteriyor. Zira birlikte olmayarak kimseye zarar vermemis oluyorum. Ayrica kimseye ayiracak zamanim ve tutkum da yok. Ozetle kadinlarla uzun sureli iliskilerimde berbat ve boktan bir adamim. Benimle ya eglenilir ya da eglenilir. Albert'in bu konuda sahsimdan farki mileva ile eglenmek yerine onunla birlikte olup ona cehennemi yasatmasidir.