ilkokul'daki hocamın arabasının camını kırmıştım, parçaları çantama doldurup eve yollamıştı. kendisi iyi dövememiş olacak ki babamın yardımına ihtiyaç duydu heralde.
hayatımdaki tek dayağımı acı bir şekilde tanımadığım bir öğretmenden yedim. ilkokul 2. sınıftaydım. çabuk terlediğimden hasta olmamam için her sabah annem tembihlerdi okulda koşma diye. neyse bir gün tenefüsteyiz koridorda yaklaşık 20-25 çocuk meyve suyu şişesini top yapmış oynuyorlardı. ben ise terlememek için sadece izliyordum. ama o kadar çok oynamak istiyorum ki... çocukluk işte o dönemde kim istemez meyve suyu şişesinden de olsa top oynamayı. neyse tenefüsün bitme üzeri beni de çağırdılar. hayır olmaz dediysem de ayaklarım o yöne doğru gitmişti. bir anda kendimi maçın ortasında buldum. sıkı bir şekilde koşup mücadele ederken sinirli bir öğretmenin yaklaştığını fark etmemişim. nihayetinde bir kafamı kaldırdım hiçbir arkadaşım orada yoktu sonuncu da kaçmaya başlamıştı. öğretmen beni yakalamış ve okkalı bir tokat atmıştı. o günlerde utancımdan bu olayı hiç kimseye söyleyememiştim. yanağım kızarmıştı fakat eve gidene kadar soğuk su sürerek kızarıklığı geçirmeye çalıştım. akşam ise bu olaydan hiç bahsetmedim. hala bu sır bende saklıdır sözlük.
küçük kardeşime onun üvey olduğunu söyler dururdum, kendi kendine üzülürdü. bir gün o minik elleriyle hayatım boyunca o kadar canımın yanmayacağı dayağı yedim,
10 yıl geçti, hala içine kapanıklığı konusunda parmağım varsa diye pişmanım.
yerli malı haftasına hocanın kafasına büyük bir portakal fırlatmıştım ve portakal hocanın kafasında patlamıştı. bunun için hem babamdan hemde hocadan iyi bir dayak yemiştim
ağaca tırmanıp inememek,
uzun elektrik hortumlarına iğneli küllah yapıp kızların bacaklarına üflemek,
eve geç gitmek,
komşunun camını kırmak,
mahalledeki oğlanları dövmek,
araba lastiği patlatmak,
eti puf kutularıyla sinek yakalyıp oynamak,
bunlar dayak yame nedenlerimdi dahasıda var da bana bile yetti. ellirine sağşlık annem.
valla başkalarını bilmem ama düştüğünde dizi kanadığı için, salak mısın sen niye düşüyorsun diye bir de anneden dayak yiyen tek çocuk ben miydim arkadaş ya..
karşı komşunun oğlu üzerimize su attı diye evire çevire dövüp üzerine hırsımı alamayıp kafasını çakıl taşı ile deldiğim için annemden şamarı yemiştim. pişman değilim yine yaparım.