Kimseye değerinden fazla değer verme,sonuç yanlış çıkar
Hiç bir zaman karşındaki ne düşünür diye hareket etme.Bırak sen hareket et kaşındaki düşünsün acaba neden böyle yaptı diye.
Sandığın şeyler aslında dogru şeyler olmayabilir.Kuşkulu ve az birazda önyargılı davranabilirsin
Bazen çok zor zamanların olacak.Üzülme, kendine neden doğdum neden yaşıyorum sorularını sorma.Mutlaka bir sebebin vardır.
Karşına gelecek doğru insan için işte bu doğrudur deme.Mutlaka bir yerden, birşeyler onun senin için dogru insan olduğunu farkettirir.
hayatın sana öğrettiği her dersi her yeni hatanda unutursun tıpkı sınavdan çıktıktan sonra unuttuğun ders notları gibi.
dostum dediğin insanlar aslında hiç dostun olmamış olabilir, bırak çabalama: zorla güzellik olmaz.
her aşk acısından sonra bir daha asla aşık olamam gibi beylik lafları etme çünkü bir önceki aşık olduğun insanı unutturacak biri çıkar karşına lakin atalarımız gelen gideni aratır demişler bunu da aklının bir köşesinde bulunduracaksın.
her dibe vurduğunu sandığın anlarda intihar eğiliminde olduğunu düşünebilirsin ama geride bırakacağın olası güzel günleri yaşama şansından feragat edeceğini sadece bir anlığına bile olsa hatırla.
seni anne ve babandan daha fazla ve karşılıksız sevecek birinin daha olmadığını unutma; insanları severken karşılığını bekleyerek sev yoksa çok üzülürsün.
çocuklar nasıl ki düşe kalka büyürler hayat da insanı düşe kalka olgunlaştırıyor; düştüğün zamanların aslında senin en değerli anlarındır.
biriyle konuşmak istiyorsan ya kendinle konuş ya da yazmayı dene çünkü asla sır çıkmaz.
hayatta kazanmak istiyorsan, asla kendin olma. rol yap, iki yüzlü ol, yalan söyle, yüzsüz ve yırtık ol. senin kulağına ve gözüne bile çok utanç verici gelmiştir bu sözler ama merak etme, çünkü çevrendeki çoğu insanın böyle olduğunu göreceksin. utanmazlardan sakın utanma.
dusundugun hic birseyi sonra yaparım diye erteleme, sonra cok gec olabilir.
kimseye hakettigin fazla deger verip sevme, hic kimse icin bana bunu yapmaz deme.
hayattan aldığın dersi sık sık tekrar et..
tekrar edilmeyen bilgi öğrenildiğinden itibaren %25 i
bir gün sonra %50 si
bir ay sonra hiç sorma baya bir % sini kaybedermiş...
hiç kimseye güvenme.
her zaman, her açıdan kendine yeter ol.
öğrenebildiğin her şeyi öğren.
kendini başkaları ile kıyaslama.
insanlarla ilgili beklentilerini hep sıfırın altında tut.
hayattan ders çıkarabilmek eylemini hayatta uygulamaya koymuş yazarların derin ve engin tecrübeleri...
a : hayattan ders alıyon mu ?
b : manyak mısın olum . onun dersinden geçilir mi ?
a : ben de seneye başkasından alcam .
b : iyi yaparsın valla...
a : sözlükte de kimse kalmamış zati hayattan ders alan...
b : çok zor hayat çoook...
ödevine çalışmayan, "elektrikler kesikti" demeye bile uğraşmadan hissettiğini yapanlar için, kendim için, yaşadıklarım için; uğraşlarla geçtiğim derslerdir.
bir an gelir, "sus, otur, sıfır" derler. ben gördüm. dediler.
bilinçli olduğum, gerçek hissiyatı yaşadığım andan beri duramadım ben. hep bir yerlere koşturdum. yorulmak vız geldi, vücut ebatlarımdan bin kat fazlasını hissettim hep. neden böyle bilmiyorum, içimde bağıran bir sürü ses duydum, hepsiyle çok iyi anlaştım. acayip mutlu olurdum, yüz kişinin önünde kahkaha patlatırdım, utanmadım pek, ruhum el vermedi. karşılarında zıplayıp güldüklerimin, önünde ağladım da. kibar kibar gözlerimden tek tek yaş dökerek ağlayamam, hıçkırarak ağladım. ağlamayı sevdim, coşkuyu sevdiğimden.
ilk büyük hatam, sevdiklerimi de kendim gibi sanmam oldu. ağzıma kadar tutkularımla doluydum, çok tuhaf gözlüklerim vardı. hepsi, herkesi, her şeyi istediğim gibi gösterirdi.
sonra ortaya çıktı hayat mıdır nedir, uyandım;
"insan bu" dedi. "bencildir. aklıyla yaşar."
ama ben kendimi çok sevmiştim? bu hiç olmadı. planlarım alt üst, hayal kırıklığım odamdan büyük. birileri çıkmış; tam kalbimin ortasında hissettiklerimi abartı buluyor(hissiyatın abartısı mı olurmuş?), çocuk gibi seviniyorum, evet hoplayıp zıplıyorum, "çocuk gibisin" diyorlar. (?). içimdeki böyle yoğun umuda, sevince, hüzne tuhaf bakıyorlar. sonra çok düşündüm. hayatta sevimsiz dengeler var. yakınının, sevdiğinin sevincine çok az kişi mutlu gözyaşlarıyla eşlik edebiliyor; üzüntüye, kalpten üzüntüyle katılabiliyor.
insanların dertleri kendileriyle. paçayı sıyırıyim mantığı hani. milyonlarca çıkarları var, kendileri için yaşıyorlar. ama sadece kendileri için.
insan kendi kendine nasıl mutlu olur açıkçası çok bilemiyorum.
bunların hepsini öğrendim, bizzat öğretildi.
sonra azıcık sustum. ilk defa sessiz ağladım. gülerken bir şeyler eksikti, dudağımın tek yanı isteksizdi. büyüdüm. büyüdüğümü durulmamdan anladım. oturup kenarda sessizce bekledim. beklerken çok iyi insanlar çat kapı geldiler. beni anladılar, kalplerimizle anlaştık, ben kendimle anlaştım. artık hissettiklerimi yaşamak için o kadar cesur değilim, tutkunun kontrolünü keşfettim. buz gibi duvar olabilirdim, kendime küsebilirdim, hayatımdaki en önemli şey mesleğim olabilirdi. orta yolu buldum. hem onlar gösterdiler, hem ben kendimi duydum.
şimdi daha iyiyim. kalp çıplaklığı kırıcıdır, biliyorum.
şimdi iyiyim.