ben küçükken 5 yaşında filan ineğe halley yedirmeye çalışıyordum, sinirlendi boynuzladı. göğsümde hilal, sırtımda demir telli çitin izi vardı. ama artık yok geçti.
Ayagımın tabanında kırılmış bardagın üzerine basmamla acılan yara izi, kafamda taş düşmesi nedeniyle açılan yarıgın izi, dizimde bisikletle takla açılan yaranın izi, parmagımda ve elimin üzerinde sakar mutfak deneyimlerimin yara izleri hala duruyor.
sağ bileğimin iç tarafında sigara yanığı. eski bir sevgilimin hatırası. hayvanlar gibi seviştiktikten sonra orgazm sigaralarını yaktık. ben yatağın duvar tarafında sigara külünü küllüğe bırakmak için kolumu uzatırken sevgilimin ucu yukarıya bakan sigarasına böyle sert bir şekilde bastırmam sonucu oluşan yanık izi. gördükçe hatırlatır maziyi bana.
Deyyy ortaokul yılları sene bilmem kaç. Okula ek bina yapılıyor. Bahçeye gelişigüzel atılmış Demir yığınları. Oyun körebe. O Demir yığınlarının üzerine düşmek suretiyle sol dizime giren inşaat Demir'i, ardından atılan dikiş ve meraktan dikişlerin yarısını sökmem. Acıdığı için hepsini sökememiştim hatırlıyorum. Dizimde yarısı dikiş yarısı delik görünümünde bir iz. Seviyorum bu izi çocukluğumu ve mutlu olduğum günleri hatırlatıyor.
yoldaki merdivenlerden hızlıca hoplayarak inerken yuvarlanıp tepetaklak olmuştum ve sağ omzumda hala görebildiğim bir iz var. 12 yaşlarındayken olmuştu.
Çenemde sadece ışıkta belli olan nike işareti var ve ne gariptir ki aynı işaret parmağımda da var. Aile ortamında annemlerin, biz yaptık mı kaliteli yaparız dedikleri de doğrudur.