tükürük. bizim ilkokulda süt bebeler her tenefüs koridorda düşman sınıflarla tükürük savaşı yaparlardı. balgamların havada uçuştuğu ve kesinlikle fiziksel temasa girilmeyen bu 'savaş' dünyanın en iğrenç şeyi olsa gerekti. tabi ben de sınıfın pısırığı olmamak adına kapıdan bir kere tükürüp köşeme çekilirdim. daha sonra o okuldan ayrılıp yiğidin delikanlının harman olduğu mahalle okuluna geçince bir ufak afalladım. mahalle okulunda "dayak nedir? neden atılır?" gibisinden hususlara daha derinden hakim olmaya başlayınca, kavgada tüküren tiplere bir vuracaksam on vurur oldum. velhasıl o süt bebeler yüzünden tükürükten hala üstüme bulaşmasın diye kapının arkasından zoraki tükürdüğüm günlerdeki gibi tiksinir, kıl olurum. uyuz olurum.
Kibir ve sahtelik. Kendini bir bok sanan insanlardan tiksinmekle beraber bu hariç herhangi bir konuda kendini saklayan insanlardan iki katı nefret ederim. Yapmacık insan farkında olmasa da ben buradayım diyor zaten. Doğal ol da istersen puşt ol yani.
şarjın %70 den %20 ye ani olarak inmesi.
şarjı biten telefonu şarja taktığın an %34 göstermesi.
dünyanın en iyi telefonunu üreten firmanın kıçı kırık bir şarj aletini çin malı gibi üretmesi.
Arkamdan konuşmaları, oğlum gel yüzüme söyle hem onuda geçtim bari beni görüncede yüzüme Gülme, zaten benim hakkında dedikodu Yaptığın kişilerde bir zaman sonra senin çifter yüzlere sahip olduğunu anlayacaklar ama iş işten geçmiş olacak.