Sol kanattan giderken iki kişiyi çalımladıktan sonra kaleyi karşıma aldım ve muhteşem sağ ayağımla ceza sahasının dışından enfes bir falso vererek vurduğum topun 90 a girmesi ile olan goldür. Bunun gibi güzel 4 tane golüm var ama onu anlatamam uzun olur.
kaleciyken kendi kaleme attığım aşırtma goldür. enfes tekniğimi konuşturduğum şahane bir vuruşla kendi üzerimden * ağlarla buluşturduğum gol. hala konuşur ibne arkadaşlarım sağolsunlar.
tabi o zamanlar dincim kuvvetliyim.
karşı takımın defansı geri pas attı ama top yavaş ilerliyor.
kalecinin lakabıda kumbara idi.
ben yerimden fırladığım gibi topa koşmaya başladım. kumbarada başladı koşmaya.
derken ben yetişemeyeceğimi anlayınca kaydım topa oda ayak uzattı ama yere yatmadı.
baktı top havalandı kaleye gidiyor.
dönerken kalesine aşıttırma girdi top.
kumbarada havada asılı kaldı ama golü yedi.
teknik direktörümüz o zaman beni ayakta alkışlamıştı.
çok güzel bir gündü hiç unutamadım.
4 e falan gidiyordum o sıralar.
Orta son sınıftayım, 2-0 yeniğiz ikinci yarı girdim oyuna özgüven çok olduğundan hoca ilk yarı almıyor beni oyuna cıvıtıyormuşum, neyse girdim ikinci yarı iki tane salladı bizim takım maçta denge var derken son üç dakikada geri pas kısa düştü ama top kaleye çapraz akıyor koştum kaptım topu, o ara piç kaleci de açılmış saniye farkıyla sağ ayağımın içiyle bıraktım plaseyi, tabi o arada biçti beni piç kaleci.
3 yıl profesyonel 9 yılda amatör futbol oynadım. arkadaşlarla yaptığımız halısahalar, okuldaki turnuvalar falanda cabası. mevkimde forvetti zaten, bu yüzden bir çok gol attım ama sanırım en çok hoşuma giden gol okul turnuvasının finalinde - oraya kadar resmen tek başıma getirmiştim takımı - eski futbolculardan oluşan hocalar takımına karşı tüm takımı geçerek attığım ve skoru eşitlediğim goldü. ondan sonra bir de asist yaptım ve maçı 2-1 kazandık ve şampiyon olduk. daha lise 1 im o zamanlar. o saatten sonra okuldaki lakabım messi oldu. tabi maç bitiminde lise 4 teki abiler havaya atıyorlardı beni.