Taksimde cafe-bar tarzı bir yerde, benim doğum günümden 1 gün önceydi. Akşam üzeri olmuştu, hafiften yağmur yağıyordu. Biz yarı açık kısımda oturmuştuk, birbirimizin ellerini ısıtıyorduk. Hiç bir şey planlamadan, düşünmeden kendiliğinden olmuştu.
4-5 yaşlarında bişeydim. annem komşuya götürmüştü. komşunun azgın iki ergen kızı beni odalarına götürdü. dudaklarımdan öptü ikisi. ben ağlamaya başlayınca ikisi de panik olup beni susturmaya çalışmıştı.ilk cinsel tacize uğradığım andır o
oyun için prova yapılırken arkada voleybolcu sevgilimle öpüşmüştük. ne tatlı şeydin sen aslı. şimdi kim bilir ne yapıyorsun? çoluk çocuğa karışmıştır kesin.
taksim burger king önündeki tramvay durağı. bir arkadaşı bekliyordum. sonra, o direkler, kıvrımlar; asorti-nostaljik çatısı, metal koltukları pek hoşuma gitti. dudaklarım yapıştı biraz ama, soğuktu. iyi ki french yapmadım. insanlar uzaklaştı biraz.