Bazen hata değildir bunlar çevirmen nükteli göndermeler yapar.Bir American gençlik dizisinin (adını hatırlayamadım)TNT'de yayınından bir kesit.Gençler barda takılıyorlar.Van Minut Kate,biraz daha kalalım yoksa daha da gelmem yanına.(Türkçe dublajda yayında söylendi bunlar!)
Kızılderililer kurak bir yerde yürüyorlar.Oğul oku çıkarıp hazırlık yapıyor reis elini yavaşça oğlunun omzuna koyarak;
-Dereyi görmeden paçayı sıvama oğul! diyor.Adaptenin böylesi görülmedi.
evet türkçe çeviri yarmıyor, ama eleman bu kadar komik bir cümle kurmuşken bu çeviri yapılır mı arkadaş! repliklerin yarısını yediniz çevirecem derken...
the closer'da sorgu odasındayken sorgulanan adam dizinin ana karakteri olan sarışın kadına sinirlenir ve siyahi olan dedektif sinirle;
-if i were you,i put my ass in chair.
-eğer senin yerinde olsaydım, kaidemi sandalyeye koyardım.
alexis zorba - zorba the greek ten geliyor sizler için:
alexis zorba - mutfaktan gelen bu sıradışı koku da ne?
madame hortense - kocaman bir türk! (it is a big fat turkish.)
(tabii turkish means hindi in turkish.)
alien seyretmediyseniz spoiler:
--spoiler--
ilk alien filminde uzay gemisinde mürettabatla birlikte bir kedi vardı. kedi gidiyordu, peşine birisi kediyi bulmaya çıkıyordu. kedi dönüyordu adam/kadın yok. kediyi takip eden bir daha geri gelmiyordu. bir, iki derken bu böyle devam etti. en son kedi yine kaçtı, peşine bir takıldı. şöyle bir dialog vardı, altyazı hazırlayanın yorumuna çok gülmüştüm :
- gel pisi pisi, kedicik nerdesin? (yeter a.k. kedi yüzünden bütün mürettebat öldü. akılanmadınız mı? kediye birşey olmaz) *
--spoiler--
stv'nin gemisine balina atlayan kanadalı çift hakkındaki haberinde röportaj vermekte olan david adlı vatandaşın konuşmasını çevirişidir. çeviri 'allahtan gemi çelikti.' şeklindeydi, etkilendim süpannallah ibretlik bi paylaşım david kardeş dedim.