mürsel nazan' a hamile olup olmadığını soracak;
-mürsel: bizim bi çocuk vardı nazan usta çıkmadı mı daha !
-nazan : sıkboğaz etme bu kadar çabuk belli olmaz.
-mürsel: iyi yapmadım demek ki!
karakterin adını bilmiyorum ama sanırım başrol delikanlısı, kendini izbe bir otele kadar takip eden uzun saçlı adama aynen şöyle dedi;
- kaba etimin fanı mısın nesin? ayrılmıyorsun peşimden.
mürsel: - "nazan, ev buldum. bir oda hiç salon..."
cevahir hastanededir.
cevahir: - "hocam, benim bu flash diskime bağlı semptomlarımda bakursal kıpırdamalar var ama hayırlısı."
doktor: - "anlamadım."
cevahir: ya ben şimdi bunu halk dilinde nasıl anlatayım ki?
ulvi: abi ne oldu?
cevahir: ya iki bilimsel lafın belini kıralım dedik, kaçtı gitti çıban. sahte doktor mudur nedir?
cevahir: - "çabuk beni hastaneye kaldır Bilal."
bilal: - "yoğun baktım ya, daha ne lan?"
camide absesti kaçınca hiçbirşey olmamış gibi namaza devam eden ulvi!
cevo dan şüküfe'ye: gelişen çağına ayak uydurduğum.
zekai den pırıl a: davşanım bize gelde ders çalışalım sana üslü sayıların altında yatan gerçeği anlatayım.
--spoiler--
Mürsel nazan'ı görmeye eve gelir, konuşurlar tam gidecekken,
- o zaman ben Sıra dağlar yerinden sökülmeden
nehirler denize dökülmeden gidiyim
espriyi kesss mürsel hop.
--spoiler--