--spoiler--
beyoğlu'nda aziz nesin'e kitap imzalatmıştım o yaz.
(ertesi sene kadıköy'de yine imza günü vardı. sıraya girdim ve kitabı uzattım. adımı sordu, ben de "geçen sene de imzalatmıştım unuttunuz mu?" diye espri yaptım.
üstad "nasıl hatırlayayım, yüzlerce kişiye kitap imzalıyorum her sene?!!?" cevabıyla esprimi anlamadığını göstermişti. sanırım türkler'in %60'ının aptal olduğuna bu olay üzerine karar vermişti :// )
--spoiler--
edit: bazı aziz nesin müritleri kızmış sanırım. entry sahibi ben değildim ama olsun üzülen siz olun da ehehe.
entry: dünyanın belkide en yavşakça tribidir.
içten içe çocuğa ana avrat düz giderken dıştan hafif bi tebessümle karşılık verme tribidir.
-oğlum gel otur şuraya bak şimdi bişeyi kırıp döküceksin.
*aman hayriye hanım bırakın oynasın çocukcağız.
-öyle deme nebahat evdeki bütün takımların *mına koydu vallahi.
*amaaan çocuktur ayol. kıra kıra büyücek.
=löpsfoşşş
-bak sana dedim nebahatcim gördünmü gitti güzelim biblo.
*önemi yok canım canı sağolsun.(*mına koduumun piçi. *rospu çocuğu.)
-aaa olurmu öyle şey vallahi kabul etmem alıcam sana bir biblo.
*aaa önemi yok dedimya *mına koduumun hayriyesi. hayriyeysen hayriyeliğini bil ulan. s.gidin ulan evimden.al *içinide defol evimden.
-terbiyesiz.(çocuğun kulağı 15 cm uzatılarak çekilir ve akabinde şu muhteşem sözle komşu evinden ayrılınır. yürü *iç kurusu eve gidince ağzına.