bugün

telefonda konuşa konuşa iş yaparak,su ısıtıcına suyu doldurup yerine koymak yerine ocağa koyup altını ateşe verdikten sonra onun yavaş yavaş erimesini gördüğü halde görme duyusuyla algılamayıp plastik kokusu çıkınca farkedenlere selam ederim...
-sabah lens takmak için banyoya gidildiğinde eli göze atıp gözden lens çıkarmaya çalışmak, çıkartamayınca da şaşırıp inatla denemeye devam etmek ve bütün gün acısını çekmek.
-telefonla yemek siparişi verdikten sonra adama görüşürüz demek.
-bir elde kumanda bir elde salatalık koltukta televizyon seyrederken hıyar yerine kumandayı ağza götürüp ısırmaya çalışmak.
bir gece önce kullanılmış prezervatiflerin yırtık kaplarını babamın benden önce bulması ve eve gelince bana yüzündeki nike işaretiyle gülmesine yol açacak olay.
Demliğe çay suyunu koyduktan sonra ocağa koyup, altını yakmadan kıçını devirip bir kenara yatıp uyumak.... kalkıncada yahu niye ısınmamış diye şaşkın şaşkın düşünmek ((benm basıma gelen bir durum)
kafanızı duvarlara vurmanıza sebep olabilecek dalgınlıktır.
bir şirkette çalışmaya başlanır. şirketin tercümanı mısır'a bir fuara gider. şirkette de ingilizce bilen bir kişi daha vardır. şirketin ağır toplarından birisi, o kişiyi çağırmaya depo bölümüne iner. işte sana ihtiyacımız var gelebilir misin gibi laflardan sonra teklif kabul edilir ve bilgisayar başına geçilir ve gelecek telefonlar beklenmeye başlanır. ilk iki gün gayet sakin geçer. 3. gün ise işin son dakikasında tam bilgisayarı kapatacakken geri dönüşüm kutusundaki dosyalar bir anda evdeki alışkanlıktan dolayı silinir. son dakkika golü yemiş kadar üzülünür. ertesi gün ise, silinen dosyaları geri getirmek için internette programlar aranır. programlar bulunur fakat aranan dosyalar bulunamaz. tercüman mısır'dan gelince ise dosyaların gereksiz olduğunu söyler ve rahatlanır.
sürgülü klavye bölümünün üstüne yeni kaynamış kahveyi koyup, ani bir şekilde kalmak için sürgülü bölümü ittirmek, akabinde kahvenin afedersiniz daşmiklere** dökülmesi...***
evde yalnız başına ve anahtarsız otururken, hiç kimseyi tanımadığın apartmandan evin kapısını açık bırakıp, yakındaki bakkala sigara almaya giderken, apartman kapısını da yavaşça bırakıp açık bırakmayı akıl edememek.
beden eğtimi dersinden sonra elini yüzünü yıkadıktan sonra, kurulanacak bişey bulamamanın akabinde, bir parça gazete parçasıyla yüzünü kurulamak. ardından yüzündeki mürekkepten bir haber olarak koridorlarda insanlı gülme krizine sokmak, o yaşa kadar topladıgın bütün karizmanı bir anda resetlemektir.
su içip parfüm sıkacakken eldeki parfümü alıp ağza sıkıp suyun yarısını üstüme dökmek.
bütün gün amerikalı misafirlerle takılıp, tercüman görevi gördükten sonra eve gidince babaya;
do you wanna sth to eat ? demek ve söyledikten sonra 'napıyorum lan ben?' duygusuna kapılmak...
dün gece. saat 02. işten yeni gelinmiş. yorgunluk hat safhada. * kafada ertesi gün işle ilgili yapılacak operasyonun detayları var. kendimi zar zor banyoya atıp dişlerimi fırçalamayı ve gerekirse oracıkta uyumayı düşünüyorum bir yandan da. diş fırçasını elime alıp diş macununa bulamam gerekirken, üzerine lavabonun yanındaki sıvı sabunu sıkıp afiyetle yiyorum.
sonrası sabun tadından kurtulabilmek için dolapta ziyah zeytin avına çıkmamla ilgili.
elinde usb veri kablosuyla tuvalete girip, bir kabloya bir de vücudun açıkta kalan yerlerine bakmak.
sevgilinin başını kesip gitar kutusuna koyup çöpe atarken gitar kutusunun kilidini kapamamak.
sabah okula gelinmiştir. uykusuz bir gece geçirilmiş ve gözlerden uyku damlamaktadır.ilk ders ingilizce dir. hoca sınıfa girmiş ders anlatmaktadır. 3 gündür mastürbasyon yapmamanın etkisiyle gözler hocanın göğüslerine dikilmiş ve ingilizce öğretmeni fantezileri kurulmaktadır. o anda dünya hocanın göğüslerinin etrafında dönmektedir. her şey anlamsızdır o an göğüsler hariç.yataktasınızdır... birden bir ses duyulur:
- oğlum nereye bakıyorsun sen öyle !?
hoca farketmiştir , bok yenmiştir.bundan sonra yapılacak davranış güzel bi bahaneyle olayı geçiştirmek ve monoton ingilizce dersi dinlenimine geri dönmektir.
- hocam 2 saatlik uykuyla duruyorum, nereye baktığımın bile farkında değilim. bu arada ghost aklıma gelmedi geçenki parçada da çıkmıştı sorcaktım size ama sözlükten bakarım ded..........diye devam eder gider.
(bkz: hayalet)
(bkz: hayal et)
son zamanlarda yaptığım herşeydir. bulaşık tencereleri buzdolabına, kaşık ve çatalları çekmeceye koymak ve saatler sonra fark etmek,birde evdekilere bunları buraya kim koydu diye çemkirmek.oturma odasındaki halıya çay döküp salondaki halıyı silmek, iş yeride bir alt kattaki odaya girip "lan kim değiştirdi masamın yerini" diye düşünmek. *
konuşurken dalıp elini sobaya dayamak ve elin sobaya yapışması.
Otobandan karşıya geçerken sağına soluna bakmayı unutup saatte 100 km hız ile giden bir kamyonun çarpmasıyla sonuçlanan olay. geri dönüşü yoktur.
sabah sabah saçlara illaki inek yalamış havası verilcektir ya, bu yüzden ele bir parmak dolusu jöle alınır. jöle ele güzelce yayılır ve saça sürülmesi gerekirken dalgınlıkla surata sabun niyetine sürülür.
ido iskeleye yanaşırken ''müsait bi yerde inebilir miyim?'' demek.
(bkz: rezil olmak için elinden geleni yapmak)
çay içerken uyuya kalmak. akabinde acıyla uyanmak.
arkadaşla msn'den konuşurken , arkadaş bir porno site linki ister, linki adres satırından aynen kopyalayıp yapıştırıp göndermenizle linki aslında kız arkadaşınıza yolladığınızı farketmeniz bir olur. o dakikadan sonra kıvıracam diye binbir türlü şekle girersiniz.
otomasyon dersinde yanyana oturan arkadaşlardan biri yanlışlıkla diğer arkadaşın bilgisayarına geçmiştir ama farkında değildir. geçtiği bilgisayardan işinin olduğu siteyi açmıştır ve incelemeye koyulmuştur. kendi bilgisayarında başkasının oturduğunu gören arkadaş diğer arkadaştan kalkmasını rica etmiştir. bu sırada o bilgisayara yanlışlıkla oturan arkadaş sitenin adresini ctrl+c ile kopayalayıp kendi bilgisayarına geçip adres çubuğuna ctrl+v ile yapıştırmaya kalkışmış ve koca sınıfın gülme krizine girmesine neden olmuştur.
mastürbasyon yaparken elinize krem yerine yapıştırıcı sıkmak.*
tarih sınavına gittiğini zannederek fizik sınavına girmek.
'erkekler kalem gibidirler. ne kadar narin olurlarsa olsunlar ham maddesi odundur.' mesajını aldıktan iki dakika sonra telefonuma mesajı gönderen kız arkadaş arayıp dalgınlıkla rehberdeki herkese gönderdim demesi. telefonu kapattıktan sonra arkadaşın rehberinde kayıtlı olan falanca belediye başkanı arayıp 'noluyoruz kızım' demesi. yaşanmıştır.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar